Uçurtmayı kurtarırken can vermişti! Sön sözleri yürek yaktı

Olay, 30 Nisan günü, Adana Seyhan ilçesine bağlı İsmetpaşa Mahallesi’nde yaşandı. Dilara Ünal’ın  (12) evlerinin damında uçurduğu uçurtma, yüksek gerilim hattına takıldı. Demir çubukla uçurtmasını kurtarmaya çalışan Dilara, akıma kapıldı. Küçük kız, ihbar üzerine gelen sağlık ekiplerince ağır yaralı olarak Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırdı.

Vücudunun yüzde 75’inde yanık oluşan Dilara, 14 Mayıs günü hayatını kaybetti. Dilara'nın cenazesi gözyaşları içinde Kabasakal Mezarlığı’nda toprağa verildi. 

'DOKTORLAR ELLERİNDEN GELENİ YAPTI'

Evlat acısı yaşayan anne Zahide Ünal, Dilara’nın akıma kapıldıktan sonra vücudunun büyük bir bölümünde yanık oluştuğunu, doktorların kızını hayatta tutabilmek için çok mücadele ettiğini söyledi. Anne Ünal, "Yanma sonrası vücudundaki enfeksiyon iyice yayılıp böbreklerini çökertti. Kızıma böbreğimi veririm kurtulur, diyordum. Ama beklediğim gibi olmadı. Kızım elini tutarken hayatını kaybetti" dedi.

‘O TELLERİN KALDIRILMASINI İSTİYORUM’

Acılı anne, daha önce de kızı gibi akıma kapılarak hayatlarını kaybedenler olduğunu belirterek, önlem alınmasını istedi. Kızının ölümünün son olmayacağını söyleyen anne Ünal, "Nitekim geçtiğimiz günlerde bir evin damında boya yapan bir işçinin fırçası tellere değmiş ve akıma kapılıp, ölmüş. Çünkü teller o kadar yakın geçiyor ki evlerin üstünden. Rüzgarlı havalarda tellere bir şey takılınca ya da aşağıya sarktığında bile birinin o tellere yanlışlıkla değip akıma kapılması an meselesi. Bu konu hakkında mücadelem sürecek. Hukuki süreç henüz başlamadı. Ben kızımın öldüğü yerde oturmak istemedim. Evimi değiştirmek istedim ama yaşam şartları buna el vermedi" diye konuştu.

'YARIN ÖLECEĞİM' DEMİŞ

Kızının hastanede yaşam mücadelesi verdiği günlerde kendisinden sürekli özür dilediğini ve şarkılar söylediğini anlatan Zahide Ünal, Dilara'nın hayvanları çok sevdiği için veteriner hekim olma hayali olduğunu anlatan acılı anne, "Hayalleri yarım kaldı. Başka hayaller yarım kalmasın. Benim kızım ölmeden bir gün önce kendisiyle ilgilenen hemşirelere 'niye bu kadar uğraşıyorsunuz, yarın öleceğim uğraşmayın artık' demiş. Biz bu acıyı yaşadık. O telleri oradan kaldırsınlar ki başka canlar gitmesin" ifadelerini kullandı.