‘Uzun eşek’i gösterip örgütümüzü sordular

ODTÜ’de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı protesto nedeniyle yaşanan olaylarda 21 Aralık Cuma günü gözaltına alınan ve önceki gece geç saatlerde serbest bırakılan Hacettepe Üniversitesi Uluslararası İlişkiler 4. sınıf öğrencisi Can Kaya, yaşadıklarını Milliyet’e anlattı. Hopa davası kapsamında 6,5 ay tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılan Kaya, 18 Aralık günü Erdoğan’ı protesto etmek amacıyla TÜBİTAK binasına gitmeye çalıştıklarını ancak yaklaşık 600 kişiden oluşan öğrenci grubunun, TÜBİTAK binasına inen yokuşa 80 metre kala emniyetin biber gazlı ve tazyikli sulu saldırısıyla karşılaştığını anlattı.
Kaya, cuma günü saat 08.00’de polisin eve geldiğini ve kendisini gözaltına aldığını ifade ederken, “Bana yönelik bir arama kararı yoktu. Ancak diğer arkadaşlara ev araması yapılmış. Bir arkadaşın babasına ait av malzemelerine bile örgütsel malzeme denilerek el konmuş” diye konuştu.

Açık alan yapılanması
Saat 10.00’da Ankara Emniyeti’nde kendisinin “Devrimci Yol Devrimci Gençlik adlı terör örgütünün açık alan yapılanması olan Kolektifler üyesi” olmakla suçlandığını belirten Kaya, “Gözaltıların herhangi bir hukuki altyapısı yoktu. Herhangi bir örgütle suçlanmadık. Gözaltına alınan herkese farklı örgüt isimleri sayılarak hangisine üye oldukları soruldu” dedi.

HDK terör örgütü sayıldı
Kaya, bu örgütler arasında THKP/C, DHKP/C, MLKP, MKP, DSİH ve HDK’nin de bulunduğu anlattı. Aralarında BDP’nin de bulunduğu ve bileşenleri arasında çok sayıda sol parti ile örgütün bulunduğu ve HDP adıyla partileşen HDK’nın da örgüt isimleri arasında sayılması dikkati çekti.
Farklı örgütlerin kendilerine sorulmasını “örgütsel bir kolaj yapıldı” diyerek tanımlayan Kaya, 15 Aralık 2010’da yine Erdoğan’ı protesto etmek amacıyla ODTÜ’de düzenledikleri eylemdeki “uzun eşek” ve “birdirbir” görüntülerinin kendilerine gösterildiğini söyledi. Kaya, “Üniversitelere yönelik topyekun bir saldırı var. Birileri ‘ben üniversiteye giderim, gerekirse ezer geçerim’ diyor. Birileri de ‘Üniversiteye girmek o kadar kolay değil’ diyor. Üniversitelerin tüm bileşenleri ile topyekun bir direniş başlatacağız” dedi.
Kaya, bugün ODTÜ U3 Amfisi’ni terk etmeme eylemi yapacaklarını, yarın Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi önünde bir açıklama yapılacağını belirtti.

Ankara Üniversitesi’nden destek bildirisi
Ankara Üniversitesi öğretim üyeleri adına 93 imza ile yaşananları protesto etmek ve öğrencilere destek olmak amacıyla bir bildiri yayımlandı. Bildiride, “Öğrencilerimize yönelik daha önceki dönemlerde de tanık olduğumuz tahammülsüzlüğü kaygıyla izlediğimizi, öğrencilerin en ufak tepkilerini terörizmle ilişkilendirerek kriminalize etme çabalarını demokratik bir ülkede yaşanmaması gereken durumlar olduğunu kamuoyuyla paylaşırız” denildi.

Bakan Ergin ‘ifade özgürlüğü’ demişti
ODTÜ’de 18 Aralık’ta yaşanan protesto gösterileri nedeniyle gözaltına alınan 10 öğrencinin evlerinde bulunan Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan ve Mahir Çayan’ın posterlerine ve kitaplarına “delil” olarak el konulması yeni bir tartışma yarattı. Adalet Bakanı Sadullah Ergin, bir soru önergesine verdiği yanıtta, Deniz Gezmiş’in pankartı ya da fotoğrafını taşımanın “suçu ve suçluyu övmek” anlamına gelmeyeceğini, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında bulunduğunu bildirdi. Ergin, AİHS ve AİHM yorumları ile Yargıtay içtihatlarını anımsatarak, Deniz Gezmiş pankartlarının “ifade özgürlüğü” kapsamında bulunduğunu belirtti.