Gündem...Ve Ağca canlı yayında

...Ve Ağca canlı yayında

09.11.2010 - 23:01 | Son Güncellenme:

Miliyet gazetesi Genel Yayın Müdürü Abdi İpekçi'nin katili Mehmet Ali Ağca, serbest bırakıldıktan sonra ilk kez bir TV programına çıktı...

...Ve Ağca canlı yayında

TRT'de Rıdvan Memi'nin hazırlayıp sunduğu Kozmik Oda'ya konuk olan Ağca cezaevinden çıktıktan hemen sonra özel röportaj isteyen televizyon kanallarından 2 milyon dolar talep etmişti.

VE CANLI YAYIN BAŞLADI

Haberin Devamı

* Rıdvan Memi, programın açılış sunuşunu yapıyor...
* Rıdvan Memi, Ağca'nın kendisinden asla para talep etmediğini söyledi.

MEMİ: Siz cezaevinden kaçtıktan sonra Milliyet Gazetesi'ne bir mektup yolladınız. İçinde, Papa'yı vurmak için kaçtım yazıyordu. O gün hapisaneden kaçtığınızda Papa suikastını planlamış mıydınız?
AĞCA: Doğrudur. Ama ben o mektubu blöf olarak yazmıştım. Papa'yı vurmak gibi bir planım ve niyetim yoktu. Ama bu mektup daha sonra bin yıllık bir tarihin uzantısı olarak ortaya çıktı.
Mekke Baskını isimli kitabın yazarı ile Fehmi Koru görüşmüş. O diyor ki, "Ağca en önemli figürlerden biriydi. O mektubun ne kadar değerli olduğunu tahmin edemezsiniz"
MEMİ: Bu bir tesadüf müydü?
AĞCA: Vatikan'ın ilahi plan anlayışı çerçevesinde İstanbul'dan Vatikan'a kadar değerlendirirseniz ortaya daha farklı sonuç çıkar.
MEMİ: Suikastla ilgili 3 temel teori ortaya sürüldü.
1- Aslan Polonyalı olan Papa, bütün katolik dünyasında anti-sovyet politika yöneltiyordu. Bu nedenle mi yaşandı bu suikast? Doğru mu?
AĞCA: Bunlar Batılı istihbarat teşkilatlarının değerlendirmeleri. Ya da medyanın. Kimisi samimi olarak böyle düşündü. Kimi de istihbarat teşkilatlarının merkezindeyse öyle düşündü. Sovyetleri dünya gözünde küçük düşürmek için bir takım masallar anlatıldı. Denildi ki, "Papa suikastının ardından Kremlin var." Bunlar masaldır. Bunları dayandıracak bazı kanıtlar lazımdır. Papa'nın seçilmesinden sonra Kremlin'de bir çok isim Gorbaçov da dahil olmak üzere polit büroda toplandılar. Papa'nın nasıl olursa olsun durdurulması gerektiğini konuştular. İstihbaratçılar da bunu Kremlin'in suikast kararı olarak yorumladı. Şimdi bu karar Kremlin'in kararı. Daha sonra KGB'ye verildi bu görev . Yuro Andopov bu görevi uygulayacak denildi ancak daha sonra Kremlin'in başına geçti.
MEMİ: Rus-Bulgar tezleri bu anlattıklarınızın üzerine mi kuruluyor?
AĞCA: Bu sayede böyl bir tez oluşturuldu. Kimi çeteler de vardı. Bunları söyledir akla mantığa uygun olduğu için.
MEMİ: Kendi el yazınızla ortaya çıkan bir mektup var. Sabina Castel Franco'ya bir mektup gönderdiniz. İsimler zikrederek suikastı Bulgaristan Gizli Servisi ile işbirliği içinde yaptığınızı söylediniz. Bunu neden yaptınız?
AĞCA: Onlar masal işte... Ben 4 tane İmparatorluk kullandım. Hedef tahtası olarak Sovyet İmparatorluğu'nu kullandım. Ardından Avrupa'yı ve Vatikan İmparatorluğu'nu kullandım. Bunlar benim kuklam oldu.
MEMİ: 1981-2001... Bunca zaman sonra Bulgar-Rus tezine destek olacak bir şey söylüyorsunuz...

BEN ANTİKOMÜNİSTİM
AĞCA: Ben anti-komünistim. Satanist canavar Stalin yüz binlerce insanı katletmiştir. Komünizmi tarihin çöplüğüne attık. Ben-Vatikan-ABD..
MEMİ: Sadece eğlence için miydi?
AĞCA: Evet sadece öyleydi.
MEMİ: 2 isim öne çıktı. Suikastın arkasında Bulgar-Rus tezi olmasına dair... İki tane ajanın ismiydi. Paul Heinz Claire Starling...
AĞCA: Bunlar basit bir tetikçi. Düşünün bunlar büyük olay... Sovyet İmparatorluğu Papa'yı kurşunluyor.. Biliyorsunuz Stalin, Troçki'yi öldürttü.
MEMİ: Washington'un bu masaldan çıkarı neydi?
AĞCA: Washington Sovyetleri bu tezle çok zor duruma düşürdü. Bir Papa'yı vurmak, Hıristiyan dünyasının manevi liderini Kremlin öldürtmeye çalışıyor. Bu sayede bütün dünya Sovyetler'e düşman oldu. Bir çok insan Papa suikastını Sovyet İmparatorluğu'nun yıkılışıdır dediler.
MEMİ: Washişngton bu suikastı Sovyet İmparatorluğu'nu yıkmak için Bulgar-Rus tezini işledi.
AĞCA: Ama bahsedilen isimler değil. Asıl mesele nedir biliyor musunuz? Vatikan'da Papa bu teze inandı.
MEMİ: Papa ve Vatikan'ın çıkarı nedir?
AĞCA: Sen suç işleyince bir başkasının sırtına yıkacaksın ki rahat olacaksın.

PAPA-REAGEN İLE GÖRÜŞTÜ
AĞCA: Esas karar ne zaman alındı biliyor musunuz? 5 Eylül 1981'de mektup yazdı. Suikastın ardında Sovyet İmparatorluğu var. ABD, dünyanın jandarması ya...
Vatikan, Sovyet İmparatorluğu'nu dünyanın jandarması Beyaz Saray'a şikayet etti. Haziran 1982'de Papa ile Reagan 6 saat görüştüler. Orada tarihi bir karar alındı. Vatikan-Avrupa-Amerika, soğuk savaşın son safhasını başlattılar. Tüm muhalifleri desteklediler. Her türlü ekonomik tedbirleri aldılar. Sovyet İmparatorluğu'nu dize getirdiler.
MEMİ: Vatikan'da bu görüşmede bu kararın alındığını nereden biliyorsunuz?
AĞCA: Ben biliyorum. Üst düzey insanlarla da görüştüm. İtalyan istihbarat elemenları ile. Bakın Papa şikayet etmiş. Papa zaten Sovyetleri böyle tanımlıyor. Bunu barışçıl bir şekilde yaptılar. Sovyetler çok zor durumda kaldı. Bütün Hıristiyan kesim düşman oldu. Adım adım Sovyetler'in yıkılışına gitti.
MEMİ: Altını çizelim. Papa inandı ve şikayet etti.
MEMİ: Anthonov'un ismini neden verdiniz?
AĞCA: Bunlar sadece masal işte... Birini tutuklatman lazım. Olay çok basit.
MEMİ: Anthonov ile aynı apartmanda yaşayan Papaz Molyon var. Bilindiği kadarı ile CIA'nın Roma ajanı.
AĞCA: Onlardan birisi..
MEMİ: Siz papaz Molyon ile tanıştınız mı?
AĞCA: Hayır, ben kendisi ile hiç tanışmadım.
MEMİ: Siz o duruşmadaki ifadeleriniz sırasında Anthonov'un evini tarif ederken bir kapı tarif ettiniz ama onun evinde yoktu, Molyon'un evinde vardı.
AĞCA: Yok olay çok basit. Bunlar bir çete...
MEMİ: Tanışmadıysanız nasıl biliyorsunuz evi?
AĞCA: Bilgi geliyor. İtalyan istihbaratı ve savcısı getiriyor. Dedim ya bu Batı medeniyetinin yaptığı bir şey.

MEMİ: Size bu bilgileri iletenler arasında Pasienza var mıydı?
AĞCA: Yok Pasienza yoktu.
MEMİ: Lugarrezzi bunlardan birisi miydi?
AĞCA: Evet o vardı. Askeri İstihbarat'ın Başkanı...
MEMİ: Sanırım Sontovito ve Lugarezzi sizinle muhattap oldu, doğru mu?
AĞCA: Lugarrezzi ile görüştüm Sontovito ile görüşmedim.
MEMİ: Neydi amaçları? Görüşmenin içeriği neydi?
AĞCA: Vatikan'ın vaatlerini sözlerini getirdiler.
MEMİ: Neydi mesela onlar?
AĞCA: Gerçeği söylemeyeceksin, suçlayacaksın dediler.
MEMİ: 3. teoriyi de konuşalım. Müthiş teori. Sindona-Gelli ve Kalvi... Çok ayrıntıya giremeyeceğiz. Bir ucu Amerika'ya kadar dayanan Vatikan'ın kara para aklama trafiği.
ABD'de Nickson'a yardıma kadar bahsedilen para... Narko-para olarak anılıyor.
Teori şu: Papa 2. Jean Paul bunu fark etmiş ve bunlarla ilgili şeyler yapmaya başlayacaktı o sırasa suikast oldu ve konu kapandı.
AĞCA: Hayır asla böyle bir şey yok. Vatikan isteseydi bir daha öldürürdü. 33 günlük Papa'dan sonra da olsa... Vatikan en büyük suç örgütüdür. Ben insanları değil, oradaki görevlileri söylüyorum. Kara para aklamadan tutun çocuklara karşı en kötü suçları işlemek gibi. Vatikan birçok suçun sahibidir. Ama Papa suiakstının Vatikan'daki kara para aklama ile alakası yok.
MEMİ: Suikasttan sonra Papa 2. Jean Paul'ün bu olayları devam ettirmememsi tesadüf mü?
AĞCA: Mason Locası'nın Papa suikastında bir sorumluluğu yok. Ama İtalyan Mason Locası, planı değil. Bu olayın arında Vatikan var. Vatikan'ın içinde de bir sürü mason var.
MEMİ: Bu üçlüden, Gelvi ki, Mason Locası'nın şefiydi. kaçmayı da başardı. Kalvi, sözüm ona intihar etti.
AĞCA: Öldürdüler...
MEMİ: Sindona ABD'de yargılandı ve İtalya'ya iade edildi. Orada garip bir şey oldu. Siz Rebibia Cezaevi'nde kalıyordunuz. Bir anda apar topar nakledildiniz. Sizin kaldığınız hücreye Sindona getirildi. Sanırım bir tesadüf değildi. Bu kadar hücre varken Sindona'nın sizin hücrenize yerleştirilmesini nasıl izah edeceğiz?
AĞCA: Bir kaç ay sonra öldürüldü.
MEMİ: Tamam da neden sizin hücrenize?
AĞCA: Bunlar basit ayrıntılar. Celli dediğiniz adam basit bir tetikçidir.
MEMİ: Az önce rollerle ilgili söylenenler bunlar... İlk konuda dediniz ki Vatikan kendi suçunu kapatmak istiyorsa her şeyi yapar...
AĞCA: Artık özgür bir insanım. Hapisanede söylesem pek anlaşılmazdı. Bu basit bir olay, evrensel istikbali düşünüyorum. Papa suikastının ardından kesinlikle Vatikan Hükümeti var. Planladılar ve organize ettiler. Papa'yı vurduran adam en yakınındaki adam. Papa'nın 2. adamı. Agustino Cazaroli...
MEMİ: Yani temeldeki isim Kardinal Agustino Cazaroli'dir.
AĞCA: Evet. Kardinal Agustino Cazaroli Papa'yı vur emrini veren adamdır.
MEMİ: Siz birebir muhatap oldunuz mu?
AĞCA: Hayır istemedim.
MEMİ: Teması kim sağladı?
AĞCA: Padre Mikele. Papaz demek padre. Vatikan istihbaratının adamıdır.
MEMİ: Yani o görüşme ile başladı.
AĞCA: Evet aynen öyle başladı.
MEMİ: Padre Mikele ile kaç kez görüştünüz?
AĞCA: Çok görüştük. Vatikan Meydanı'na bile gittik. Zurih'te başladı. Nisan'da planladık, Mayıs'ta da suikastı yaptık.
MEMİ: Neden? Vatikan neden Papa'yı vurdu?
AĞCA: Seküler akıl ve mantık ile izah etmeye çalışırsanız sıradan insanlar anlayamaz. Bu Vatikan'ın en büyük mucizesi olan Fatima mucizesinde bildirilen sırların gerçekleşmesi için yapıldı.
MEMİ: Mistik bir mucize miydi?
AĞCA: Sadece mistik değil. Papa vurulacak, Sovyetler İmparatorluğu silinecek diyordu Fatima mucizesi. Herkes inanıyordu buna.
MEMİ: Bunları sonradan mı fark ettiniz? Yoksa anlatıldı mı?
AĞCA: Çok şey önce anlatıldı, çok şey sonra anlatıldı, ortaya çıktı.
MEMİ: O gün çok yakındınız. Herkes biliyor ki aslında siz o tabancayla Browning de olsa o mesefade öldürmek istediğiniz birini ıskalamanız mümkün değil. Siz öldürmek üzere değil yaralamak için mi anlaşma yaptınız?
AĞCA: Vatikan bana dedi ki, öldürmeyecek, yaralayacaksınız.
MEMİ: 3 kurşundan 2'si...
AĞCA: 3 değil 2. O da yanlış. 2 el ateş ettim. Vatikan Papa'yı öldürmeyeceksin dedi. Bunu şiddetle tavsiye ettiler. Papa Reagen ile birlikte bir Haçlı seferi yürüttü. Fatima mucizesinde dendiği gibi Sovyetler silindi.
MEMİ: Deniliyor ki, o gün kaçabilirdiniz. Büyük bir hengame yaşandı. Ağca o karışıklıktan faydalanabilir ve kaçardı. Doğru mu?
AĞCA: Hayır plan böyleydi. Kaçmayacaktım ve teslim olacaktım. 2 yılda serbest kalacaktım.
MEMİ: Ne değişti de süre bu kadar uzadı?
AĞCA: Bunlar karmaşık olaylar. Kitapta anlattım.
MEMİ: Piyasaya çıkacak kitabınızda... Peki süre uzaması da mistik mesele miydi?
AĞCA: Bir takım talepler oldu ben oyunu tam olarak oynamayınca...
MEMİ: Mesela ne dendi?
AĞCA: Denildi ki, Hıristiyan ol. Ben de reddettim.
MEMİ: Peki neden bunu istediler?
AĞCA: En önemli isimlerden biri olacaktı.
MEMİ: Abdullah Çatlı ve Oral Çelik var denildi.
AĞCA: Yahu kim onlar? sadece arkadaşlarım. Basit tetikçiler... Çok öfkelendiler haber vermedim diye. İkisi de Viyana'daydı.
MEMİ: ABD'nin çektiği fotoğraf vardı. Siz o davada o fotoğraf gösterildiğinde O'nun Oral Çelik olduğunu söylediniz.
AĞCA: Dedim ya oyun var burada. Masum insanları sıra ile suçluyorduk: CIA şöyle yapalım diyerek İtalyan devletini kullanıyordu.
MEMİ: Oral Çelik'i de söyleyen bunlar mıydı?
AĞCA: O da arada öyle gitti. İsim söylemek zorunda olduğumuz için O'nun adını söyledim. Hatta 15 Mayıs'ta Viyana'dayım dedim. Bir yere ayrılmayın dedim.
MEMİ: Mehmet Şener, Üzeyir Bayraktar isimleri geçti.
AĞCA: Bunlar bir hiç. Ben bunlarla ne diye muhatap olayım. Şehir efsanesi bunlar. Ben Vatikan Hükümeti ile muhattap oldum. Bunlarla işim olmadı hiç.
MEMİ: Bunlar da o sırada Avrupa'dalar. Sizin de geçmişten tanıştığınızı biliyoruz.
AĞCA: Oturduk çay-kahve içtik ama tarihi bir misyon için onlarla konuşamazdım.
MEMİ: Horst Greemayer'den mi aldınız silahı?
AĞCA: Ben parayı Vatikan'dan aldım. 4-5 ayda 40-50 bin dolar para aldım. Ben de gittim Avusturya'dan aldım silahı.
MEMİ: Kimin aracılığı ile?
AĞCA: İsim vermeyelim. Çocuğun işi gücü var. Çatlı falan değil.
MEMİ: Horst Greemayer'in Alman İstihbaratı için çalıştığını söylediler. Var mıydı böyle bir şey?
AĞCA: Arkadaşım ne bilsin böyle bir şeyi? Silah almak kolay bir şey.

"SENİN İÇİN HER GÜN DUA EDİYORUM"
MEMİ: Papa ile 22 dakika konuştunuz. Ne konuştunuz?
AĞCA: Papa Suikastı konusu hiç konuşulmadı. Tek kelime konuşulmadı. Bunları anlatmanın pek manası yok. Kitabı okuyan insanlar anlayacaktır.
MEMİ: Yani dini tarafı kitapta yazıyor.
AĞCA: Papa-Ağca görüşmesi dünya tarihindeki en önemli olaylardan birisi.
MEMİ: Biraz tuhaf değil mi? Bir şey sormaması.
AĞCA: Zaten biliyordu her şeyi. Bildiği bir şeyi neden sormasın?
MEMİ: Yapılanları biliyordu bu yüzden de bana bir şey sormadı.
AĞCA: Papa her şeyi biliyor ancak açıklamayamıyordu bu korkunç şeyi.
MEMİ: Biliyorsa neden bir şey yapamadı? Yapmadı?
AĞCA: Tam olarak bilmiyordu. Etrafına sadece Polonyalı kişileri yerleştirdi. Çok dikkatli bir hayat yaşadı. yakın çevresinde başka kimse yoktu. "Ben senin için her gün dua ediyorum" dedi. Bu çok önemli bir şey.
MEMİ: Para transferinin başındaki ismin evina yapılan baskında 962 kişilik bir liste bulundu.
AĞCA: Bunlar ABD baskınıdır.
MEMİ: Listeyi de bunlar mı hazırladı?
AĞCA: Tabii ki onlar hazırladı.


ORLANDİ YAŞIYOR, AİLESİYLE GÖRÜŞYOR
AĞCA: Padre Mikele'ye şeref sözü vermiştim. Onun adını asla söylemedim.
MEMİ: Padre Mikele ismini herkes biliyor sanırım?
AĞCA: Herkes biliyor tabii...
MEMİ: Emmenuel Orlandi... 1983'te 15 yaşında kaçırılan bir kız.
Vatikan'ın içindeki önemli bir görevlinin kızı... Neden kaçırıldı?
AĞCA: Benim özgürlüğüm için kaçırıldı. Bunlar apaçık ortada. Sadece o değil, Mirelle Gregori de var.
MEMİ: Siz yaşadığınızdan nasıl bu kadar eminsiniz?
AĞCA: Ben eminim çünkü benim için kaçırıldı. Bunu kaçıranlar asla ona zarar vermezler.
MEMİ: Kim kaçırdı?
AĞCA: Vatikan'ın kendisi. Vatikan'ın içinde CIA var mesela. CIA Başkanı şu anki katoliktir. Yüzde 90'ı katoliktir CIA'nın. Vatikan ile işbirliği içindedir.
MEMİ: Madem sizin için kaçırıldı. Orada bir çatışma mı vardı?
AĞCA: Çatışma şuradan kaynaklanıyordu. Papa'nın bir şartı vardı benim özgür kalmam için.
MEMİ: Neydi?
AĞCA: Benim Hıristiyan olmam. Ben reddettim.
MEMİ: Peki nerede olduğunu biliyor musunuz?
AĞCA: Orta Avrupa'da bir manastırda duruyor. Belgelerle ispat ettim. Kitapta hepsi var.
MEMİ: Siz nerede tutulduğunu söylüyorsunuz. Peki neden bulunamıyor?
AĞCA: Nasıl bulacaksınız? Dokunabilir misiniz siz onlara?,
MEMİ: Neden hala tutuyorlar?
AĞCA: Dünyaya rezil olacakları için. Çocuk kaçırmak adi bir şey.
MEMİ: Ailesine nerede olduğunu söyleyecek misiniz?,
AĞCA: Ailesi zaten görüşüyor. Defalarca gidip gördüler. Belgelerle açıkladım. Ama oynamak zorundalar.