GündemYalman beni tehdit etti

Yalman beni tehdit etti

13.11.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

Yalman’ın emirlerine aykırı olarak semineri gerçekleştirdiğini söylediği Doğan, açıklamalarına yanıt verdikten sonra Yalman’dan “mafya tipi, tek kelime daha konuşursan, farklı sınıflara mensupüç arkadaşını yakarım” şeklinde tehdit aldığını iddia etti...

Yalman beni tehdit etti

Balyoz davasının bir numaralı sanığı, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan ile eski Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman arasında Balyoz darbe planı semineri konusunda başlayan polemik sürüyor. Orgeneral Doğan, avukatları aracılığıyla üç sayfalık yazılı bir açıklama yaptı. Balyoz iddianamesine göre “sözde” darbeyi önlediği iddia edilen Yalman’a karşı tek bir söz söylemediğini belirten Doğan, özetle şunları söyledi:
5 Kasım’da Yalman’ın birdenbire şahsıma saldırmaya karar vermesi üzerine aynı gün kendisine yanıt vererek, gerçeklerin nelerden ibaret olduğunu açıklamaya çalıştım. Yaptığım açıklama Yalman’ın dengesini tamamen bozmuş olacak ki, kendisi avukatım Celal Ülgen aracılığı ile bana bir tehdit mesajı göndermekte gecikmedi. Tehdidin içeriği özetle, ‘bir daha bir tek kelime daha konuştuğum takdirde, farklı sınıflara mensup üç arkadaşımı yakacağı’ şeklinde. Bu mafya tipi tehdidin benimle ya da Balyoz davası ile ilgisi olmadığını belirtmeliyim. Ayrıca, tehdit konusu olduğunu zannettiğim silah arkadaşlarımın da buna pabuç bırakmayacaklarına inanıyorum.
Ne var ki, Yalman’ın dengesini bütünüyle yitirdiğini gösteren, yalan ve yanlışlarla dolu yeni demeçlerini görünce kamuoyunu meşgul etme pahasına bir açıklama daha yapma gereğini duydum.
‘Mesajı unutmuş olmalı’
Yalman’ın bunca laf ettiği seminer konusunda hâlâ bilgi sahibi olmadığı görülüyor. Seminerde Yalman’ın iddia ettiği gibi EMASYA planları görüşülmemiş, seminer senaryosunda öngörüldüğü gibi EGEMEN Harekat Planı ile bu planın Ek-O’su olan Sıkıyönetim Planları görüşülmüştür. Sıkıyönetim Planı da sadece 1. Ordu Bölgesine ilişkindir. Senaryoda hükümetin sıkıyönetim ilan ettiği ‘farz ve kabul’ edilerek, 1. Ordu Komutanlığı’nın EGEMEN Harekât Planı ve bu planın eki olan Sıkıyönetim Planının uygulanması irdelenmiştir. Genelkurmay Başkanlığı’nca belirlenen tatbikat amaç ve kapsamında hiçbir değişiklik yapılmamıştır. Kuvvet Komutanlığının 03 Ocak 2003 tarihinde 1. Ordu Komutanlığı’na gönderdiği mesaj, Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryonun plan seminerinde oynanmayarak ocak ayı içinde göndereceğini belirttiği ‘Kuvvet-2010’un yeterliliğinin irdelemesini istemesinden ibarettir. Bu durumda, Kuvvet Komutanlığı’nın 03 Ocak 2003 tarihinde gönderdiği mesajda, OYTS adıyla belirlediğimiz senaryonun, Mart 2003’deki seminer tarihinde değil, Ordu Komutanı’nın uygun göreceği bir tarihte oynanmasını istemiş olduğunu Yalman’ın ‘unutmuş olması’ anlaşılır gibi değildir.

Haberin Devamı

‘Karargâha hiç gelmedi’

Yalman’ın ‘seminerden sonra disiplini yeniden tesis için müdahalede bulundum’ sözü, tek kelime ile bir yalandır.
Yukarıda açıklamasını yaptığım ve 1. Ordu Komutanlığı ile yapılan yazışmaların ışığında Yalman’ın hangi hakla ikazlarda bulunmak için İstanbul’a gittiğini ileri sürebilmektedir? Yalman’ın 1. Ordu karargâhını tüm ziyaretleri, Ordu karargâhında tutulan ziyaret defterlerinde kayıtlıdır.
Söz konusu defterin kayıtlarının incelenmesiyle kolaylıkla ortaya çıkacaktır ki, ne 05-07 Mart tarihlerinde seminerin icrasında ne de icrasından sonra, Ağustos 2003 tarihinde ben Ordu Komutanlığı görevini teslim edinceye kadar Yalman Ordu karargâhına hiç uğramamıştır. Dolayısıyla, seminer sonrasında ‘disiplini tesis etmek için’ İstanbul’a geldiği doğru değildir.

‘Terfimi engellemek istedi’
Beni Yalman’ın orgeneral ‘yaptığı’ kesinlikle dogru degildir. Bilakis Yalman, terfimi engellemek için kendi çapında kulis yapmıştır ve bunun tanıkları hayattadır. Yalman’ın 2. Ordu Komutanı iken Kurmay Başkanı Tümgeneral Kenan Deniz’e ‘yaz bir yere’ diyerek, neler söylediğini bilmekteyim. Yalman’ın bu konuda da hafıza kaybına uğradığı görülüyor.
Yalman’ın küçük hesaplar nedeniyle benim terfime mani olmak istediğini sonradan öğrendim. Ayrıca, daha sonraları bana bizzat pişman olduğunu itiraf ettiği konunun da ne olduğunu tamamen unutmuş olmalı. Benim ve Yalman’ın söyledikleri, orgeneralliğe birinci sırada terfimde oy kullanan YAŞ üyelerine sorulabilir.
Son olarak; komutanları gerçekte üstlerinden çok, daha yakından birlikte görev yaptığı astları tanır. Psikopatik eğilimler olarak sıraladığı niteliklerin daha çok kime yakıştığını Yalman’ın astlarına ve devre arkadaşlarına sormak gerektiğine inanıyorum. Yalman’ın malum korkuları nedeniyle de olsa gerçekleri kamuoyu nezdinde çarpıtmasını kınıyorum.

KEŞFETYENİ
Herkes merak ediyordu sır perdesi aralandı: Harika Avcı'ya ne oldu?
Herkes merak ediyordu sır perdesi aralandı: Harika Avcı'ya ne oldu?

Cadde | 27.05.2025 - 14:39

Bir döneme güzelliği, sesi ve oyunculuğuyla damga vuran, Türkiye’nin kalbinde özel bir yer edinen ünlü sanatçı Harika Avcı, yıllardır süren sessizliğini nihayet bozdu.

Yazarlar