Çılgın ve sevdalı bir paylaşım

Anadolu Üniversitesi 3. Uluslararası Eskişehir Sinema Günleri 1 Mayıs akşamı Atıf Yılmaz ve Hülya Koçyiğit’e Onur Ödülü verilen, Can Togay’ın “Gözden Irak Bir Kış" adlı filmi gösterilen törenle başladı. Sinema Günleri’nin fikir annesi ve koordinatörü Prof. Dr. Gülseren Güçhan, organizasyonun nasıl gerçekleştiğini anlattı:
“İki yıl önce Anadolu Üniversitesi kırkıncı yılını kutluyorduk. Bir sinema günleri yapma düşüncesi doğdu. Aslında bu düşünce bende hep vardı. Mesleğim gereği festivallere katılıyorum. Sinemanın insanın hayatını ne kadar zenginleştirdiğinin farkındayım. Sanat filmi izlemenin ne demek olduğunu çok iyi biliyorum. Fakat bu kentte böyle bir olanak yok. Sadece vizyondaki filmleri izliyorlar.
“Üniversitemizde altyapısı tamamlanmış sinema salonları, konferans salonları, konuk ağırlama için misafirhane, otel her şey var. Böyle bir şeyi yapacak insan gücü de var.
“İlk yıl çok az sayıda film vardı. Sekiz tane. Ama konuklarımız vardı İspanya’dan, Fransa’dan, Yunanistan’dan. En önemlisi bu fikir kabul gördü. İkinci yıl biraz daha gelişti. Film sayısı fazlalaştı. Bu sene animasyon bölümümüz var, on beş film. Yirmi üç de uzun metrajlı.
“İlk seneki tereddütlerim bu sene kayboldu. Bu düşünce herkes tarafından paylaşılır hale geldi. Siz ne kadar hayal ederseniz edin bu düşüncenin paylaşılması lazım, herkesin katılması lazım, elbirliğiyle kotarılması lazım. Biz bir okuluz; üniversitenin işleri var, derslere giriyoruz, makaleler yazıyoruz. Bu bir gönül işi, daha doğrusu sevda işi. Böyle sevdalı insanlar var. Biraz da çılgın, hafif çılgın ama sevdalı insanlar.
“Elimizdeki kısıtlı olanaklarla neler yapabiliriz, onu değerlendirdik. İlk amaç burada insanların hiç seyredemediği filmleri getirmekti. Eskişehir’de bir Çekoslovak filmi göremezsiniz, bir Macar filmi de göremezsiniz. Hem sinemanın klasiklerini göstermek hem de festivallerde gösterilmiş yeni filmlerden bir seçki yapmak istedik. Bu program Türkiye için elbette orijinal değil, ama Eskişehirlilerin görme olanağı bulamadıkları filmler. Hep böyle kalmayacak. Gençlik Filmleri Festivali tasarlıyorum.
“Düşündüğüm hem genç insanların sinemasına yer vermek hem de sinema okullarında yapılan işleri sergilemek.
“İnanıyorum ki Eskişehir’de yapılan bu mütevazı, küçük çaplı etkinliğe katılan kimi hevesli, yetenekli çocuklar ilerinin sinemacısı olabilecek".