Kültür Sanat Renkler ve notalarla bir ömür

Renkler ve notalarla bir ömür

19.08.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

Renkler ve notalarla bir ömür

Renkler ve notalarla bir ömür


'80 öncesinin tanınmış müzisyenlerinden Mehmet Koç, sanat yaşamını resim ağırlıklı olarak Fransa'da sürdürüyor.



       Müzik ve resim ya da Türkiye ve Fransa. '80 öncesinde çok yakından tanınan, "Şarkışla'ya Düşürmesin Allah Sevdiği Kulunu", "Vay İbo Yoldaşım" gibi dönemin gençlik liderlerine yazdığı türkü - marşlarla öne çıkan bir isim olan müzisyen ve ressam Mehmet Koç'un yaşamını kapsayan iki sanat dalı ve iki ülke.
       O dönemde yazdığı, şiir, öykü ve siyasi dergilerde yer alan resimlerinden dolayı 17 kez tutuklanan Koç, birçok parçasını Yılmaz Güney ve Nihat Behram gibi isimlerle yattığı cezaevlerinde yazdı. '80 ihtilali sonrasında Fransa'ya yerleşen sanatçı, ev kirasını ödeme amacıyla ev sahibine verdiği tabloyu tanınmış bir galerinin keşfetmesi sayesinde üne kavuştu. Bu arada Sorbonne Üniversitesi'nde şamanizm üzerine doktorasını tamamladı ve Belçika Akademi Ödülü alma onuruna ulaştı.
       Mehmet Koç, halen Fransa'da yaşıyor ve asıl mesleği olan ressamlığı başarıyla sürdürüyor. Sanatçıyı meslektaşlarından ayıran özelliği, fırça yerine spatula kullanarak üç boyutlu tablolara imza atması. Dünyada Mehmet Koç dışında bu tekniği kullanan sadece iki kişi bulunuyor: İspanyol ressam Yonta ve Koç'un 70 yaşındaki Fransız hocası Jean Luguie. Spatulayı kübizmin dışında tüm eserlerinde ustalıkla kullanabilen tek ressam ise Mehmet Koç.
       "Adım Mehmet değil de Bernard olsaydı, şu anda dünyanın sayılı isimleri arasında olurdum. Ancak bir Müslüman ismi taşımam, kariyerim açısından dezavantaj oldu. Fransızlar, yabancılara, yanlarında çalışan işçi konumunda oldukları sürece hoşgörülüler. Ancak kendi işinizi kurup isim yaptığınız zaman en entelektüeller bile ayrımcı bir tavır takınıyorlar." diyor sanatçı.
       1980'e kadar olan zaman zarfında 42 adet 45'lik plak, 7 tane de LP yapan Mehmet Koç, son derece üretken olduğu bu dönemde, parçalarının yüzde 90'ının sözlerini kendisi yazmış. Ancak daha sonra kendi parçaları Zülfü Livaneli ve Ahmet Kaya gibi isimler tarafından söz ve besteleri "anonim" gibi gösterilmiş. Örneğin Koç'a ait olan "Şarkışla..." türküsü Zülfü Livaneli tarafından "anonim" gibi kullanılmış. Aynı şekilde sanatçının "Metris" adlı türküsü de Ali Asker tarafından birebir alınarak Güler Işık, Selda Bağcan, Yıldız Bayrak ve Ali Kınacı gibi sanatçılara "satılmış". Telif hakkı konusunda son derece dertli olan Mehmet Koç, artık maddiyattan vazgeçip manevi tazminatın peşine düşmüş: "Ahmet Kaya, 'Dersimliler' adlı türkümün üçüncü mısrası 'Duman Tütmüş Munzur'a'yı türkünün adı gibi göstererek kendi albümünde söyledi. Hala kendisine açtığım 5 milyarlık manevi tazminat davasının sonucunu bekliyorum." diyen Mehmet Koç'un MESAM'a dair de ciddi endişeleri ve eleştirileri var:
       "MESAM'ın işleyişi son derece ters. Şimdi herhangi biri başkasının bestesini alıp, MESAM'da rahatlıkla kendi üzerine kaydettirebilir. Sanılıyor ki kağıt üzerinde size ait görünen türkü gerçekten sizin. Oysa, işin gerçek sahipleri sürekli göz ardı ediliyor. Uygulamalarda ciddi boşluklar mevcut ve aynı hatalar tekrar ediliyor."