Kültür Sanat Yükselen yetenek Milner İstanbul’da

Yükselen yetenek Milner İstanbul’da

02.01.2008 - 00:00 | Son Güncellenme:

Son yıllarda cazseverler arasında popülaritesini artıran genç piyanist-besteci Paddy Milner, 4 Ocak’ta İş Sanat sahnesinde konser verecek. Bilet fiyatları 25-40 YTL arasında değişiyor

Yükselen yetenek Milner İstanbul’da

Aslı Onat

Genç kuşak caz müzisyenleri arasında yükselen bir başarı grafiği çizen ve özellikle Avrupa’da genişleyen bir hayran kitlesi edinen piyanist-şarkıcı Paddy Milner, 4 Ocak’ta İş Sanat sahnesinde olacak. Grubu The Big Sounds ile sahneye çıkacak olan, 1980 Edinburgh doğumlu Milner’ın son albümü “Based On A True Story”, Mayıs 2007’de yayınlandı.

Albümde genç müzisyenin kendi bestelerinin yanı sıra Beatles’tan “Hey Bulldog” ve Violent Femmes’dan “Blister in the Sun” gibi klasiklerin yorumları da yer alıyor. Paddy Milner, ilk İstanbul konseri öncesinde sorularımızı yanıtladı.
Tamamen klasik caza yönelmek yerine cazı ska ve Britpop ile birleştirmeyi tercih etmenizin nedeni neydi?
Her zaman farklı müzik türlerini dinlemeye ve bunların içindeki dışavurumcu gücü bulmaya gayret ettim. Dolayısıyla tümü müziğime yansıyor. İlk aşkım olan blues ve boogie her zaman müziğimin arka planında yer alıyor. Büyüdükçe caza ve klasik müziğe yöneldim.
King’s College’da yaptığım çalışmalar klasik kompozisyon ve düzenleme konusunda yetkinleşmemi sağladı, bu arada öğretmenlerimin pek hoşuna gitmese de ders saatleri dışında verdiğimiz konserler sayesinde Londra’daki caz ve rock camiasını da yakından tanıma fırsatını buldum. Asıl güçlü olduğum noktanın şarkı yazmak olduğunu düşünüyorum.

'Daima ileriye bakıyorum’

2006’da çıkan ilk albümünüz “Walking on Eggshells” Fransa’da FNAC Caz ve Blues listelerinde bir numaraya çıkmıştı. O zaman böyle bir başarıyı bekliyor muydunuz?
Daima insanların müziğimi tanımasını arzu ettim. Albümün Fransa’da kazandığı başarı, beni gelecek için cesaretlendirdi ve motive etti. Yaptığımın özgün olduğunu biliyordum, dinleyicinin ve medyanın bunu fark etmesine sevindim.

İkinci albümünüz “Based On A True Story” bu yıl yayınlandı ve Avrupa çapında çok iyi eleştiriler aldı. Hatta sizin olgunluk döneminizin başlangıcı olarak kabul edildi. Siz de öyle düşünüyor musunuz?
Umarım daha olgunluk dönemime vardır! “Based On A True Story” her ne kadar ilk albümün ilerisinde olsa da, ben müzikal yolculuğumun daha başında olduğumu düşünüyorum. Bununla birlikte daima ileriye bakıyorum ve gelecekte kaydedeceğim her albümün farklı bir tada sahip olacağını düşünüyorum.
'Blues’dan caza yolculuk

BB King, Joe Cocker gibi usta müzisyenler de size destek veriyor. Genç yaşta John Mayall ile tanışmışsınız. Sizin çalışınızı nasıl etkilediler?
Büyük müzisyenlerle tanışmak benim için her zaman ilham verici oldu. Mayall, içimdeki müzik tutkusunu ilk ateşleyen insanlardan biridir. Birkaç yıl piyano dersi aldıktan sonra müzik beni motive etmez olmuştu ama Mayall’ın müziğini dinledikten sonra 'blues’dan caza, klasik müziğe uzanan, doyurucu bir yolculuğa çıktım.
Ustalarla çalmak çok iyi bir eğitim. Özellikle Jonnie Johnson ve David Gilmour ile yaşadığım sahne deneyimi heyecan vericiydi.
Dave Brubeck ilişkisi

Tanınmış piyanist-besteci Dave Brubeck bir keresinde sizin için “İşte gerçekten piyano çalabilen bir adam” demişti. Bu söz sizi cesaretlendirdi mi?
Bu, şimdiye dek aldığım en güzel iltifatlardan biriydi. “Unsquare Dance” adlı parçanın düzenlemesini ve kaydını çok beğendiğini söylediğinde dünyalar benim olmuştu. Kendisiyle 80. yaş günü kutlaması için verilen bir konser için
Londra’ya geldiğinde tanıştık. Son derece mütevazı ve sıcaktı. Kahramanlarınızın aynı zamanda büyük insanlar olduğunu görmek hoş bir şey.
Sanatçı hakkında ayrıntılı bilgiyi alabilirsiniz.
4 Ocak Cuma 20.00
Bilet fiyatları: 40 YTL, 35 YTL,
30 YTL, 25 YTL.
Bilgi için: İş Sanat Kültür Merkezi (0212) 316 10 83