13.07.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:
Türk zenginler de, en güzel denizlerin göbeğinde, en görkemli malikanelere, en havalı plajlara sahip trilyonluk adaları satın alma modasını başlatan yabancıları örnek aldı. Ege ve Akdeniz’de değeri en az 8 trilyon liradan başlayan adaları satın almak isteyenler sıraya girdi.
Ada sahibi olmanın özel bir prosedürü, yönetmeliği ya da şartı yok. Şehir içinde bir daire ya da arsa satın alır gibi işleme tabi tutuluyor. Adaların büyüklüğü, tarıma ve inşaata uygunluğu fiyatı artırıyor.
Avukat Murat Cano’nun belirttiğine göre, "Ada satarken gerçek sahibi belirleyen kadastro çalışma sonucu oluşmuş tapuların olması gerekli. Bu tapular, eğer özel ya da tüzel kişiler adına oluşmamışsa, devletin hüküm ve tasarrufu altında kabul edilir. Askeri güvenlik nedeniyle bir sınırlandırma içerisinde girmemesi gereken yerdeki adalar satılabiliyor. Yoksa, devlete ait taşınmaz sayılıyor. Bu araştırmayı da, Genelkurmay Başkanlığı aracılığıyla yürütmek mümkün."
Son yıllarda ada sahibi olma merakı öylesine arttı ki, ünlü bir müzayede şirketi gayrimenkul işine soyundu ve adaları açık artırma usulüyle satmaya başladı. eskidji müzayedecilik iki yıl önce soyunduğu ada satım işinde hayli yol da aldı. şirket bu yıl iki adayı birden satışa çıkardı.
Gayrimenkul Bölümü Müdürü Ayhan Yıldız, "Gayrimenkul işine açık artırma usulüyle soyunan ilk müzayede şirketi biziz ve son derece memnun kaldık. Türkiye’de ada sahibi olmak isteyen çok kişinin olduğunu gördük" diyor.
Eskidji, Balıkesir Ayvalık’taki Çiçek Adası’nı, 7,8 trilyon lira bedel ile satışa çıkardı. Sahilden 250 metre açıkta bulunan adaya gelen talepler ve miktar açıklanmıyor ancak birçok kişinin bu adaya sahip olabilmek için sırada beklediği belirtiliyor.
Tapu kayıtlarında 270 dönüm olarak gözüken adada, yaklaşık 2 bin adet zeytin ağacı, 100 adet incir ağacı, 5 adet artezyen kuyusu, eski evler ve plaj bulunuyor.
Marmara’daki Kaşık Adası özel mülk olduğundan adayı gezmek mümkün değil. 52 bin metre karelik bir alana yayılan Kaşık Adası’nın doğal yapısını korumak ve değerini artırmak amacıyla, doğal çevreyle uyumlu iskan bölgeleri, binalar ve peyzaj alanları tasarlanıyordu. Bir turizm şirketi, yirmiden fazla yatın konaklayabileceği özel bir marinası da bulunan Kaşık Adası’nı aynı zamanda bir toplantı ve konferans merkezi olarak hizmete sunmayı planlıyor.
Forbes dergisinin araştırmasına göre, 2003 yılının en muhteşem satılık adalarından bazıları şöyle:
Amerikan Virgin Adaları bünyesindeki St. Thomas Adaları’ndan Hans Lollic’in fiyatı 20 milyon dolar. Adada, 1650 yılından kalma, Hollandalılara ait kalıntılar var.
Kanada’nın British Colombia eyaleti açıklarındaki James Island ise 49.9 milyon dolar. Ada bu yılın gözdeleri arasında en pahalı olanı. Deniz uçaklarının iniş kalkış yapmasına elverişli.
Bahama Adaları’ndaki Over Yonder Cay Adası ise 8 milyon dolara satılıyor. Beş plajı bulunan adada elektrik üretimi için iki dizel jeneratör var. Adada ayrıca dört yatak odalı bir malikane bulunuyor.
Türkiye’de şahsa ait olduğu bilinen ilk ada, Atatürk tarafından bir Fransız kadına hediye edildi. Bu ada, yıllar sonra Rahmi Koç tarafından satın alındı. Ardından pek çok ünlü ada sahibi olma yarışına girdi ancak aralarında Dinçkök ve Simavi aileleri olmak üzere sadece birkaçı bu yarışı kazanabildi. İşte Türklerin adaları ve hikayeleri:
Rahmi Koç: Deniz tutkusuyla tanınan Koç, Marmara Denizi’nde, Tuzla’nın karşısında yer alan bir adanın sahibi. Adanın bilinen ilk sahibinin Fransız asıllı ve Atatürk’ün sevgilisi olduğu iddia edilen bir kadın olduğu söyleniyor. Hatta, Fransız kadın 1960’lı yıllara kadar bu adada yaşamış. Fransız, 70’lerin sonunda hayatını kaybetmiş, ada da harabeye dönmüş. Sonraki yıllarda adayı satın alan Koç, uzun yıllar adaya uğramamış bile. Mimar Dr. Bülent Bulgurlu tarafından 1989’da yeniden hayat verilen adaya ne kadar para harcandığı da bilinmiyor.
Simaviler: Göcek’teki 12 adadan biri olan Domuz Adası’na sahipler. Adada, Hıdiv Abbas Paşa’ya ait bir malikane de bulunuyor.
Ömer Dinçkök: Bodrum Yarımadası’nda, Torba’dan karayolu ile ulaşılan Gündoğan Koyu’nun hemen karşısında kalan Apostrol Adası’nın sahibi. Eski adı Farilya olan, yaklaşık 800 dönüm büyüklüğündeki ada önceleri Tarım Bakanlığı tarafından zeytin alanı olarak parsellendi. Dinçkök’ün, 1989 yılına kadar adayı köylülerden parsel parsel satın almaya başladığı ve adanın yaklaşık üçte ikisine sahip olduğu belirtiliyor.