Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Galatasaray’ın şampiyonluk kutlamalarının şarkıcı kadrosunu beğenmeyip, “Hayaller Dua Lipa, hedefler Coşkun Sabah mı?

İrem Derici hatasını anladı

Enteresan bir kadro var. Coşkun Sabah ‘Anılar’ mı söyleyecek kutlamada?” diye açıklama yapan İrem Derici, sonunda hatasını anlayıp, özür diledi. Deniz Boy’un haberine göre İrem Derici, Coşkun Sabah için bu kez şunları söyledi:

“O benim büyüğüm, abim. Birazcık üstüne alındı. Büyüğümden ve üstadımdan özür diliyorum. Benim denyoluklarım oluyor. Coşkun Abi şarkısındaki ‘Aşığım sana doyamıyorum. Ne de güzelsin bakamıyorum’ dediğinde herkes ayaklanıyor. Hiçbir marş ‘Aşığım Sana’ şarkısı gibi olamaz. Beni biliyorsunuz, her şey ağzımda kalbimde kötülük yok.”

Haberin Devamı

Gel de şimdi şu soruyu sorma İrem Derici’ye:

Madem sana göre de Coşkun Sabah, ‘büyüğün ve üstadın’dı, o zaman sonunda özür dileyeceğin lafları niye sarf ettin?

Coşkun Sabah’la polemik yaşadığında, 31 yıl önce, annenin yeni boşandığı bir dönemde Galatasaray Adası’nda adını vermediği evli bir şarkıcının ona yürüdüğünü niye gündeme getirdin?

Coşkun Sabah onu affeder mi bilemem, ama İrem Derici’nin hatasını anlayıp, özür dilemesi güzel.

İrem Derici hatasını anladı

Nihal Candan’ı ve bizi rahat bırakın!

‘Dolandırıcılık’ ve ‘kara para aklama’ suçlamalarıyla aylarca hapis yatan Nihal Candan ve Bahar Candan’ın yargı süreci dışındaki haberleri hiç ilgimi çekmedi.

Çünkü hiçbiri ‘haber’ değildi.

Yemek yememe yüzünden cezaevinde 37 kiloya düşen Nihal Candan, hapisten çıktıktan dokuz ay sonra 29 kiloya düşünce hastaneye yatırıldı.

Kardeşi Bahar Candan, Nihal Candan’ın hastaneden fotoğrafını paylaşıp, “Ablamdan uzak durun” diye yazdı.

Keşke medya bu çağrıya kulak verip içi boş Nihal Candan haberi yapmaktan vazgeçse.

Öte yandan baba Hakan Candan ile kız kardeş Bahar Candan’ın Posta’dan sevgili Alev Gürsoy Cimin’e yaptıkları şu açıklama ilgimi çekti:

“Nihal şu anda hastanede. Anoreksiya Nervoza, yani yemek yememe hastalığına yakalanmış ve cezaevinden bu nedenle tahliye edilmişti.”

Bu konu o günlerde çok tartışılmıştı.

Müşteki avukatları, Nihal Candan’ın hapisten çıkar çıkmaz kuaföre gitmesi, Nişantaşı’nda turlaması üzerine bu tahliye kararına şöyle itiraz etmişti:

Haberin Devamı

“Kararda, ‘Şüphelinin sağlık sorunları sebebiyle cezaevinden hastaneye sevk edilerek psikiyatri servisinde ve diğer servislerde tedavi gördüğü yönünde bilgi alınmış olması’ ifadeleri var, ama bilginin kimden alındığına dair bir bilgi ise karara eklenmedi.”

Oysa o dönemki haberlerde, Nihal Candan’ın tahliye gerekçesi şuydu:

“Tüm delillerin toplanmış olması, şüphelinin suç örgütü içindeki konumu, tutuklu bulunduğu süre, sabit ikametgâh sahibi olması dikkate alındığında tutuklama tedbirinin ölçülü olmayacağı bu aşamada adli kontrol tedbirlerinin yeterli olacağından şüphelinin tahliyesine.”

Buna rağmen ailesinin Nihal Candan’ın tahliye edilmesine sebep olarak, ısrarla sağlık sorununu göstermesi ilginç.

Nihal Candan’ın hapisteyken 37 kiloya düşmesini cezaevi şartlarına bağlamak kolay.

Peki hapisten çıktıktan bir süre sonra eski formuna kavuşan Nihal Candan’ın bugün 29 kiloya düşmesinin suçlusu kim?

Haberin Devamı

Hiç hapse girmedikleri halde Anoreksiya nedeniyle bir deri bir kemik kalan birçok kadının olduğu dünyada Candan ailesi hâlâ suçlu arıyorsa aynaya baksın bence.

GÜNÜN SÖZÜ: “Size kötülük yapan kişinin acı çeken bir insan olduğunu fark edin. Mutlu insanlar kötü şeyler yapmaz.” (Diana Cooper)