Katılanlar hallerinden memnun

Televolelere falan fena halde maruz kaldılar ama işte enteresan projelerle de ortaya çıkıyorlar.
M. Deniz Oktar, Koç Üniversitesi Bilgisiyar Mühendisliği Bölümü birinci sınıf öğrencisi. Geçen yıl başlattığı "Reklam giy" projesi bugün başka üniversitelerden gençlerin de ilgisini çeker hale geldi. Mevzu karışık değil: Reklam veren firmanın tişörtü giyilip derslere girilecek, kantine gidilecek, bazen ürün dağıtılacak, ilgi biraz artsın diye de ufak atraksiyonlar yapılacak...
Deniz Oktar, "yazı yazmayı öğrenmeden bilsayar klavyesi kullananlardan." Çizgi film hastası. Favorileri "Casus Köpeklerin Gizli Dosyaları" ve "402 No'lu Oda". Bir de "Örümcek Adam" ve "Batman" gibi klasikler arasında saydıkları var. Çocukluğunda "The Simpsons"ı çok seyretmiş, "South Park"ı ise artık "biraz bayıcı" buluyor.
Reklamlı tişörtler fikri Oktar'ın aklına, evet şaşırmayın, tuvalette düşmüş. Gazetede, güzel bir mankenin üzerinde böyle bir tişört gördüğünde... Arkadaşlarıyla ve sonra da üniversitesinin dekanıyla konuşmuş. Dekan "Sex shop reklamlı tişört giymedikçe sorun yok" yorumunu yapınca kolları sıvamış. "Emperyalizmi savunuyorsun" türünden "hafif" eleştiriler gelmiş ama o "Bunları aşmalıyız artık" diyor.

Beğenmeyen ihtilal yapabilir
Oktar'a göre proje büyüyecek. Çünkü ucuzlar ve öğrencilere, üniversitelerde stand kuran firmalardan daha iyi ulaşıyorlar.
"Her ürünün, her şekilde reklamı yapılabilir mi?" sorusuna yanıtı ise şöyle: "Siyasi reklam almıyoruz. Sigara reklamına da ben kişisel olarak karşıyım ama prezervatif de bira reklamı da olabilir..."
"Reklam giy" çalışanları bugüne kadar Ankara Caz Derneği, Kap Ambalaj ve Ruffles'tan reklam aldı. İlk ikisi sadece Koç Üniversitesi ile sınırlıydı. Son kampanyada olaya İÜ de dahil oldu. Bir sonrakinde
10 üniversitede çalışmayı planlıyorlar. Deniz Oktar kendi deyimiyle "baş diktatörlüğe" devam edecek. Arkadaşlarına hatırlatarak: "Bu hepimizin projesi. Beni beğenmezseniz ihtilal yapıp şirketi ele geçirebilirsiniz."

Burcu Yongacı (İÜ, bilgi ve belge yönetimi, 1. sınıf)
Herkes "Türkiye'yi eğitim kurtaracak" falan diyor ama verilen burslar çok komik, çalışmamız gerekiyor. Bu iş derslerimizi aksatmıyor. Prezervatif tişörtü de giyebilirim. Dünyada her şey var... Neden örtbas edelim ki?

Fatih Mistacoğlu (İÜ, biyoloji bölümü, 4. sınıf)
İstanbul Üniversitesi politik bir üniversite ama kimseden tepki almadık. Bir kişi dalga geçmişti. Bir saat sonra gelip bilgi istedi... Bana göre prezervatif tanıtmanın gofret tanıtmaktan farkı yok hatta gofretten daha faydalı.

Sercin Yazıcı (İÜ, orman endüstri mühendisliği, 4. sınıf)
Harçlığımı çıkarmak için birçok işte çalıştım, bu yüzden biliyorum: Saatlerce çalışıp gününüzü harcar, derslerden geri kalır ve arkadaşlarınızı da göremezsiniz. Ama bu iş böyle değil, inanılmaz eğlendik.

Alp Eren Sarar (Koç Üniversitesi, uluslararası ilişkiler, 1. sınıf)
Hem eğleniyor hem de para kazanıyorum. Ben üç kampanyaya da katıldım, en eğlencelisi son yaptığımız Ruffles kampanyasıydı. Arkadaşlara ikram ederken biz de yedik. Burslu okuyorum, benim için ikinci burs gibi...

Kaya Bayvas (Koç Üniversitesi, işletme, 1. sınıf)
Bu iş sayesinde kız arkadaş yaptık kendimize. Ben kekemeyim. Bu tanıtımı yaparken insanlar "Vay, bu adam bu ürünü tanıtıyorsa gerçekten güzeldir" diye düşünmüştür. Kızlar sayemde Ruffles'ı daha çok alacaklar. (Gülüyor)