İspanyol dansçılar Rojas ve Rodriguez CRR'de

Sahnede daha önce "Cambio De Tercio" gösterilerini izlediğim Rojas ve Rodriguez, o tutkulu flamenko dansını yangına çeviriyor.

Flamenkoya getirdikleri yeniliklerle tanınan topluluk bu kez isyankar sokak danslarını hip hop ve Flamenko’yu aynı sahneye taşıyor. İşin içine ayrıca break- dans kattıkları gösterileri “Titanium” sahnelenmeye başlar başlamaz kapalı gişe gösterilere başlamış ve İspanya Ulusal Dans Ödülü’nü de almış bile.

1995 yılında kurulan dans topluluğu Rojas ve Rodriguez, gösterilerinde her zaman orijinal ve canlı müzikler kullanıyor. Nuevo Ballet Espana ‘nın tüm dünyada şöhretlenen ünlü dansçıları Rojas ve Rodriguez, her zamanki gibi yeni gösterileri Titanium’un da koreografisini ve yönetmenliğini üstlenmişler.

Hip hop ve Flamenko sahnede harika dansçılarla buluşunca, hele hele İspanya’nın break dans şampiyonu b- boy Chey Jurado sahneye çıkınca gösterinin enerjisinin ne kadar yükselebileceğini tahmin etmek hiç zor değil.

Dans gurusu Angel Rojas, gösterilerinde hayatla ilgili son derece kişisel duygularının ve ayrıca geleneklerinin ve ustalardan öğrendiklerinin de ilham verdiğini söylüyor.

Rojas ve Rodriguez, gösterileriyle 5 Mayıs’ta İngiltere’de, Pucca Sahnesi’nde prömiyer yapacak ve 2 hafta sürecek Londra gösterilerinden önce İstanbul’u seçmiş oluyor. Angel Rojas, aynı sahnede hip hop ve Flamenko’yu buluşturan koreografiler ve müzikler için: “Flamenko ve hip hop müzikler her ne kadar farklı nesillerin müzikleri olsalar da ortak yönleri isyankar oluşları…” yorumunda bulunuyor.

11 Nisan’da Cemal Reşit Rey’de, sahnede yakışıklı İspanyol dansçılar görmek isteyebilecek hemen herkesin gönlüne, gösterinin tamamı erkek dansçılarla bir şölen gerçekleşiyor olacak da diyebiliriz.

Sahnelenmeye başlar başlamaz büyük ilgi gören ve kapalı gişe gösterilere imza atan ‘Titanium’ şimdiden ‘İspanya Ulusal Dans Ödülü’ sahibi ve büyük bir Latin Amerika turnesine hazırlanıyor. Angel Rojas ile yepyeni gösterilerini, hip hop ve break- dansın flamenko müzikleri ile buluşmasını, gösterinin hazırlık sürecini ve İstanbul’u konuştuk.

Röportaj: Cenk Erdem

*Gösteriniz flamenko ve hip hop müziklerini buluşturuyor; kısaca sokakların isyankar kardeşleri buluşuyor da diyebilir miyiz?
Evet tam olarak öyle de söyleyebiliriz. Flamenko ve hip hop müzikler her ne kadar farklı nesillerin müzikleri olsalar da ortak yönleri isyankar oluşları…

*Peki gösterideki break- dans öğelerinin flamenko tavrına nasıl bir katkısı oluyor?
Bana göre break- dans sadece flamenkoya değil gösterinin tamamına son derece göz alıcı ve dikkat çekici bir hava veriyor.

*Gösterinin tamamı erkek dansçılarla gerçekleşiyor; sizce bu açıdan kışkırtıcı olmaktan çok agresif bir tavrı var diyebilir miyiz?
Evet kesinlikle öyle. Hiçbir şekilde arzular üzerinden hareket eden bir tavrı da yok ve hem erkek izleyiciler hem de kadın izleyiciler için gösterişli ve olağanüstü bir dans gösterisi.

*Gösteriniz daha en başından ‘İspanya Ulusal Dans Ödülü’ sahibi oldu; peki gösterinizin hazırlık süreci ne kadar zaman aldı?
Hazırlık süreci dokuz ayı buldu. Şimdiye kadar en uzun süren provalar da yine Titanium için oldu. Hem öncesinde yaratıcı sürece varana kadar hem hazırlık sürecinde hem de provalarla bugüne kadar bir dans topluluğu olarak en çok emek harcadığımız iş.

*Farklı sokak danslarını buluşturduğunuz gösterinizi hem müzikleriyle hem de bir bütün olarak nasıl özetlersiniz?
Flamenko, elektronik, hip hop ve rap müziklerinin buluştuğu bir gösteri olarak flamenkonun verdiği tutkuyu yine sahnede hissediyor olacaksınız ama aslında bir bütün olarak tutkudan çok daha fazlasını hissettiriyor. Bizim de bir topluluk olarak daha önce sahnede yaşamadığımız bir deneyim diyebilirim. İzleyiciyi ayağa kaldırıyor, alkışlatıyor ve coşku veriyor…

*Turneye devam ediyorsunuz ve İngiltere prömiyeriniz Mayıs’ta gerçekleşiyor olacak; İstanbul’dan sonra sırada neler var?
Londra prömiyerinden önce İstanbul’da sahneliyoruz. İstanbul’dan hemen sonra Budapeşte’ye uçuyoruz ve festival sahnesinde çıkıyoruz. Londra’da 5 Mayıs’ta prömiyerimiz gerçekleşecek ve 23 Mayıs’a kadar iki hafta boyunca gösterilerimiz olacak. Eylül ayında Biarritz’deyiz ve yılın son yarısında şimdi tarihleri üzerinde çalıştığımız Latin Amerika turnesi başlıyor olacak.

*”Titanium” İstanbul’da ilk kez sahneleniyor olacak ancak İstanbul’a daha önce başka gösterilerle gelmiştiniz; İstanbul’da en çok neleri seviyorsunuz?
İstanbul’a ilk kez 1993 senesinde gitmiştik. İstanbul’da en hayran olduğum insanlarınız oldu. İstanbul’da tanıştığım hemen herkes çok açık vizyonlu ve dışa dönüktü… Arkadaşlık kurduğunuzda Akdenizli olduklarını da çok iyi hissediyorsunuz ve elbette bize çok yakın geliyorlar.