Uzay Gökerman

Uzay Gökerman

uzaygokerman@yahoo.com

Tüm Yazıları

Bir takımı bir araya getiren farklı özelliklerdeki futbolcular aynı zamanda bu bileşimin kimyasını da oluştururlar. Bu nedenle hangi futbolcudan ne kadar ve ne oranda olması gerekliği çok önemli bir maddi fenomendir.

Dün akşam Ankara’daki kupa maçına yepyeni bir kimya oluşturmuş bir şekilde çıktı Fenerbahçe sahaya. Kuşkusuz bu biraz da göle maya çalmaya benziyordu.

Ancak hiçbir şey yoktan var olmadığı gibi bir anda da var olamıyordu.

Nasıl Fenerbahçe’nin ligdeki kadrosu uzun ve zahmetli bir süreçten sonra belli bir kıvama gelmişse kupadakinin de epey maç oynaması gerekiyordu. Buna zaman var mıdır, orası ayrı ve taraftarın sinirini bozan trajik bir konudur. Fenerbahçe’nin 29 yıllık kupa hasretinin bir lanete dönüştüğünü son beş senedir artık açıklıkla tartışıyoruz. Böylesi bir ortamda elbette bir teknik adamın takımına güvenmesi önemli bir şeydir ancak laboratuara girip deney yapmaya bambaşka zaman ve mekan sorunudur.

Haberin Devamı

1.Semih neden nöbetçi golcü diye anılıyor?

Yazılarımı yakından takip etmiş olanlar bilirler ki O’nun başarısını yürekten istiyorum. Hatta artık Fenerbahçe’de bu doyuma ulaşamayacağını bildiğimden geçen sene takımdan ayrılmasını da savunmuştum. Fakat yine terazinin kefesini dengeleyelim, Semih maçı kopuk kopuk oynuyor. Zaten onu etkili futbolcu yapan şey de konsantrasyonunun yüksek olduğu zaman dilimleri. Semih sanki 90 dakikalık bir sürenin ancak 10-15 dakikasında dikkatini toparlıyor, geri kalan zamanda da dağınık bir şekilde sahada geziniyor. İşte bu durum belki de onun sürekli takımda kalmasını engelliyor. Bu anlamda Semih biraz sahada ne yapıyor olduğunu tekrar tekrar izlemeli, anlamalıdır.

2.Baroni’nin futbolu neden eleştiriliyor?

Ankaragücü’nün beraberlik sayısı öncesinde golü atan Rajnoch ile kale arasında sadece Baroni vardı. Şöyle lütfen ayağını kaldırdı. Aslında sadece hamlesini şekil olarak gösterdi. Orada o an Emre Belözoğlu olsa muhtemelen rakibin ayağına kafasını sokar, önüne yatardı. Gol yine olsun, Rajnoch’ın hakkını yemeyelim, mis gibi golünü yok saymayalım, mesele karıncanın yangına su taşımasındaki gibi niyetten ibarettir. Belki biz yanılıyoruz, niyeti ve gayreti de var; ancak yetmiyor. Her iki durumda da Fenerbahçe forma hakkını kaybediyor. Dün akşam Aykut Kocaman’ın maç boyu oynattığı Gökay Irevul belki ahım şahım bir futbol oynamadı ancak niyetini gösterdi. Yetip yetmeyeceğine ilişkin tam kanaat verebilmek için Güiza’nın ve Baroni’nin bu takımda oynadığı kadar şans bulabilmelidir ki; olmuyor, diyelim.

Haberin Devamı

3.Kazım konusunun neden kapanması gerekiyor?

Sanırım Kazım başka dünyaların futbolcusu; Fenerbahçe’nin olmadığı kesin! Hani kiminin konsantrasyonu, diğerinin niyeti, bir başkasının da yeteneği yok diyoruz ya; Kazım’ın da bu takımla alakası yok! Sanmıyorum ki kenarda hangi teknik adam ne görev verirse versin O dinliyor, uyguluyor. Bir kulağından girip, diğerinden çıkıyor olmalıdır. Takımla, taktikle, maçla ilgisi olmadığından zaten bambaşka şeyler yapma derdine giriyor. Basit olmak yerine zoru seçiyor. Öyle olunca da top onun ayağına geldiğinde ya etrafındakiler hareketlenmiyor ya da bir atak anında kimse onunla oynamak istiyor. Ankaragücü karşılaşmasında her iki durum da test edilmiştir.

Haberin Devamı

İlk yarıyı %37’ye %63 topla oynama oranı ile kapatıp, ikinci yarı bunu %55’e %45 yaparak gerçekten çok önemli bir geri dönüşle Fenerbahçe’ye dört gol birden atan Ankaragücü’ne ve onun teknik patronuna tebriklerimizi gönderiyoruz. Ankaragücü’nün bu mücadeleci ve yaratıcı futbolunu neden Galatasaray ve Fenerbahçe’ye karşı sergiliyor ancak ligin diğer takımlarına mahkum ve amatörce oynuyor olduğunu anlamak için akli melekelerden başka şeylere de sahip olunması gerektiğine inanıyorum.

Aykut Kocaman’ın ne yapmak istediğini anlıyor ve ona saygı duyuyorum. Bu konuyu ilerleyen zamanlarda detaylandırıp, açacağım. Daha zamanı değil.

http://twitter.com/uzaygokerman