27.02.2008 - 00:00 | Son Güncellenme:
Türk yazılım sektörüne ilişkin sorularını yanıtlayan Yrd. Doç.Dr. Bener, Türkiye’de yazılım sektörünün, gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında küçük bir sektör olmasına karşın potansiyelinin çok büyük olduğunu söyledi. Gelişmiş ülkelerde yazılım sektörünün telekom, bankacılık, sağlık ve eğitim gibi büyüyen diğer sektörlere destek olan bir sektör olmakla birlikte başlı başına bir sektör olarak da ortaya çıktığını ifade eden Bener, Hindistan, Çin, Brezilya, Romanya, Rusya gibi bazı gelişmekte olan ülkelerin ise önemli bir yazılım ihracatı yaptıklarını kaydetti.
Karmaşıklık
Teknolojinin günlük yaşamda yaygın kullanımının birçok sorunuBu yeni iş modellerinin başarıya ulaşabilmesi için yazılım şirketlerinin olgun iş süreçleri olması ve bu süreçleri ölçebiliyor olmaları gerekiyor. Bu da belli bir düzeyde kalite standardına ulaşmaları anlamına geliyor."
Türk yazılım sektörü"Türk yazılım sektörü gelişmiş ülkelerle ve bu ülkelere yazılım ihracatı yapan gelişmekte olan ülkelerle kıyaslandığında daha yolun çok başında" diyen Bener, rekabet edebilmek için şirketlerin projeleri zamanında, istenilen özelliklerde, hatasız ve düşük maliyet ile bitirmeleri gerektiğini belirtti. Bener, bu yüzden yazılım geliştirme işinin bir mühendislik disiplini olarak görülmesi, insana değil süreçlere bağlı ve istikrarlı yöntemler kullanılmasının önemine işaret etti. Bener, Türk yazılım sektörünün başarılı olması için gerekenleri şöyle sıraladı:
Yazılım sektörünün dünya ile rekabet edebilecek boyutlara ulaşması için bir başka önemli girdi, her kademede yetkin insan gücünün yetiştirilmesidir. Türkiye bu konuda da zayıftır. Her yıl üniversitelerin bilgisayar mühendisliği, bilgisayar bilimleri, yazılım mühendisliği, yönetim bilişim sistemleri, v.b bölümleri ile yüksek okulların 2 yıllık bilgisayar programcılığı bölümleri ve meslek liselerinin ilgili bölümlerinden mezun olanların sayısı, eğitim kalitesinin iyi olduğu var sayılsa bile dünya standartlarında yeterli değildir."
OECD’nin, Türkiye üzerine yaptığı araştırmalarda ilköğretimde Matematik ve Fen’de bilgi seviyesinin çok düşük çıktığına işaret eden Bener, bunun sonucu olarak Türkiye’nin, dünyada iddialı olabilecek yazılım mühendisi, bilgisayar mühendisi ve benzeri dallarda "kritik kitle" yetiştirme potansiyelinin de düşük olduğunu ifade etti. Bener, "Bu boyutuyla da dünya ile rekabet etmek istiyorsak yazılım sektörü devlet politikası olarak öncelikli sektör olmalı ve işe ilköğretimdeki eğitim kalitesinden başlanmalıdır" diye konuştu.