2000’lerde TV programlarıNew On The Air (NOTA), TV dünyasındaki yenilikleri takip edip, raporlar hazırlayan bir kuruluş.
Son raporuna göre, 2000-2001 yılında
dünya TV’lerinde 900 yeni program yapılmış. 1999 yılına göre üretimde
yüzde 9.5 bir düşüş var. ABD’nin dizi ihracı devam ediyor. Ama bundan böyle özellikle Avrupa’nın programcılıktaki dinamizmi ve çokuluslu ortak yapımlar, Amerikan patentli yapımların ihracını azaltacak. Bu yorum içinde Türkiye’ye baktığımızda geçtiğimiz yıllara göre yabancı dizilerde bir artış var. Özellikle bu artışı sağlayan kanal CNBC-e oluyor. ABD, sitcomlarda (bizde de pek moda olan durum komedisi) başarılı. Yayındaki sitcomların yüzde elliye yakını başka ülke TV’lerine ihraç edilmiş.
Gerçeğin TV’si değişimdeAraştırmada 2000’li yıllara damgasını vuran "Gerçeğin TVösi için "Yeni bir gezegen" deniliyor. Önce bu yapımların ilk zamanlar her nevi korku öğesine yaslandığı belirtiliyor. Batı’nın bu konudaki format üstünlüğünün tartışılmaz olduğu vurgulanıyor. "Big Brother" Avrupa’da, "Survivor" ise ABD’de başarılı olurken bu tarz yapımların Almanya ve Hollanda’da beklenen ilgiyi görmediği öne sürülüyor. Neden olarak da bu ülkelerde benzer yapımların ardı ardına sıralanması gösteriliyor. Türkiye’ye baktığımızda da aslında yaşanılan Almanya ile benzeşiyor. "Biri Bizi Gözetliyor" ile başlayan ve ardından tespih tanesi gibi gelen benzer yapımlarla izleyici doygunluğa ulaştı. Ve baktığımızda, ayakta bir tek "Bizi Biri Gözetliyor"un kaldığını görüyoruz. Yorumda, "Real TV’nin, reyting savaşlarındaki yerinin sağlam olduğu" belirtiliyor.
Bireysel TV2000’li yıllarda TV’lerin izleyici ile yakın diyalogda olan yapımlara ağırlık verdiği görülüyor. "Call TV" konsepti bunun en çarpıcı örneği olarak sunuluyor. TV’lerin magazin programları ve talk-showlara ağırlık vermesi de kamuoyunun duyguları, sorunları paylaşma merakı olarak yorumlanmış ve bunların giderek artış gösterdiği vurgulanmış. Türkiye’de de benzer bir durum var. Özel TV’lerdeki anormal sayıdaki paparazzi programları, merakımızı giderme yönünde büyük iş görüyor! Eğlence dünyasının isimleri de "talk-showölarda yer alıyorlar. Tabii bizdeki durum yukarıdaki yorumdan biraz ayrılıyor. İzleyicinin dedikodu merakı; bunun üzerine dönen konuşmalar ve görüntülerle giderilmiş oluyor. TV ile izleyici, sadece bu noktada diyaloğa giriyor.
Yerli malı iş görüyorHer ülkenin kendi yapımı dizilerde büyük bir artış var. Prodüksiyon şirketlerinin üretimi yüzde 53 ile dizi üzerine kurulmuş. Onlardaki gözde konular; gerçek yaşam öykülerinin senaryolaştırılması, yakın tarihte yaşanmış olanlara özlem, kadın-erkek ilişkileri... Bizde ise delikanlılık, mafya, yeni reis tipleri, 2000’li yıllara damgasını vuruyor.