`Benim yaptığım hatalara düşmeyin'

Fadime Şahin, kitabının önsözünde anılarını yazmaktaki amacının düştüğü yanlışlara başka insanların düşmesini engellemek olduğunu belirtiyor. İşte Şahin'in kitabından bazı bölümler:
* "Ali Kalkancı bana `Sen çok ibadet yapıyorsun. Senin yüzün iyice nurlandı. Seni her gören aşık olur. Sen de günaha girersin. Sana emrediyorum, yüzünü iyice kapat, eski pardesü giyin` dedi. Ben de başüstüne efendim dedim."
* "Kadın erkek müritler adeta, Ali Kalkancı'nın kuluydu. Öyle olmuştu ki, bazı müridler, artık Allah'ı unutmuştu. Tek Hz. Şeyh vardı. Bazıları `şeyhim şeyhim diye zikir' yapıyorlardı. Hz. Şeyh'in burnunu sildiği selpak mendili birbirinden kapıyor. Maneviyat geçsin diye yiyorlardı."
* "Müslüm Gündüz bana ekmek ve su getirdi. Yine baygınlık gibi bir hal. Ben sersem şekilde kıvranırken hocanın başka işler peşinde olduğunu fark ettim. Avazım çıktığı kadar bütün kuvvetimle bağırdım. Bir ara kapıya koştum, kilitlemişti. Allahım ne olur yardım gönder diye bir yandan da yalvarıyordum. Bu adam bir hayvandı.."
* "Ali Kalkancı hastaları okuyor. Hediyeleri para da dahil olmak üzere alıp yukarı çıkıyor. O odadan ayrılınca hanımlar ayaklanıp ayrılmak istiyorlar. Tam bu sırada tekkede kalın sert kızgın bir ses yükseliyor. Oturun! Bekleyin! Susun! Bu ses Arife Abla'nın sesi. Siz hepiniz buraya geldiniz, okundunuz, aranızdan bir kaçınız Hz. Şeyh'e para uzattı. Kadınlar siz Allah yolunda ne kadar cimrisiniz... Fakir zengin farketmez. Herkes mutlaka para verecek. O sırada birkaç tane mürid elinde naylon poşetlerle ayağa kalkarak kadınlar arasında dolaşıp para toplar."