DDK, sınırlarını aştı mı?ÇAPRAZ ATEŞİHSAN YILMAZCumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na devredilen bankaların denetlenmesi için
Devlet Denetleme Kurulu’nu harekete geçirdi. Bu durum, hükümet kanadında rahatsızlık yarattı. Konu, "Denetleyenlerin denetlenmesi" şeklinde özetlendi. MGK’da başlayan krizin nedenlerinden de birisi oldu. Uzmanlar, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’na rağmen, DDK’nın denetim yetkisi olup olmadığını ve bu denetimin sınırlarını tartıştı.
Prof. Dr. Sadık KırbaşSoruşturma yapamaz Devlet Denetleme Kurulu’nun yetkisini soruşturma biçiminde kullanması pek fazla karşılaşılan bir durum değil. Eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel de bu yönde bir açıklama yaptı. "Biz böyle yapmadık, bu yönde uygulamamız olmadı" dedi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu yeni oluşturulmuş ve çalışmalarına başlamışken, Cumhurbaşkanı’nın bir başka denetim kurulunu harekete geçirmesini pek doğru bulmuyorum. DDK’nın Anayasa’dan aldığı yetki, çok genel bir yetki. Bunu istediğiniz şekilde yorumlayabilirsiniz. Dolayısıyla yetki çatışması çıkabilir. Bizde bir denetim enflasyonu var. BDDK kurulmuş ama onun yetki alanına giren konularda, bir başka denetim birimi devreye giriyor. Bu karmaşa yaratıyor.
Prof. Dr. Reha TanörSezer doğru yapıyor DDK’yı her şeyin üzerinde ve genel bir gözetim denetim sorumluluğu anlamında algılamak gerekir. Sistemdeki denetimler yetmiyor. Bu nedenle bütün imkanlar kullanılmalı. Cumhurbaşkanı’nın konuya bakışını yerinde görüyorum. Bu öbürlerinin işine karışan bir denetim değildir. Bunu doğal karşılamak gerekir. "Bankacılık sırrına aykırı" diye denetimi istemeyenler, öncelikle bankacılık sırrının ne olduğunu söylemeli. "Bankacılık sırrı" diyerek sır perdesi arkasına gizlenmek ve yolsuzluklara, suistimallere yol açmak geçmişte çok olmuştur. Bu sırrın arkasına saklanarak yapılan yanlışlara artık kimsenin tahümmülü kalmamıştır. Her şey saydam ve hesap sorulur bir şekilde olmalı.
Doç. F. S. MahmutoğluMurakıplar yetkili Anayasa’nın 108. maddesi DDK’nın idarenin hukuka uygunluğunu denetlemesini öngörüyor. Ancak, bankanın teknik yönden denetlenmesine ilişkin bir konuda, Bankalar Kanunu’na göre, yeminli murakıplar denetleme yapar. DDK’nın burada yapacağı teftiş, bir teknik denetleme değil, idarenin hukaka bağlı davranıp davranmadığı yönünden olabilir. Yoksa, kredi ilişkileri ve teknik konular gibi detayların denetlenmesi değildir. DDK, murakıplardan rapor isteyebilir. Ancak, uygulamalarında hukuka aykırılık görürse onları denetleyebilir. Ancak oturup, binlerce dosyayı gözden geçirmesi, yeminli murakıpların yerine geçmesi mümkün değildir.
Prof. Dr. Selçuk AbaçDDK yetkili... Devlet Denetleme Kurulu’nun denetim için mutlak ve tartışılmaz yetkisi vardır. Bu yetkiyi Anayasa’dan alır. Bu "denetimin denetlenmesi" demek değildir. Tuhaf bir olgu da değil bu. Etkin denetim, denetimlerin de denetlenmesi halinde ortaya çıkar.
Kamu denetçileri ve bağımsız denetimcilerin Türkiye’de ne sonuçlara yol açtığını gördük. Birçok banka bağımsız denetim kuruluşlarının olumlu raporlarına rağmen fona devredildi. Birçok banka, yeminli murakıpların tespitlerine rağmen, bu duruma düştü. Sistematik olarak denetim faaliyetlerinin de denetlenmesi gerekir. Bunda yadırganacak birşey yoktur.
ENTELLEKTÜEL BAKIŞ