The Others Dersimiz darbuka

Dersimiz darbuka

27.02.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Dersimiz darbuka

Dersimiz darbuka


Semra Kardeşoğlu


       Günlerden Perşembe saat 11.30'a yaklaşıyordu. Okulu kıran öğretim üyesi, yemeği ocaktan alan ev kadını, "Rahatsızım doktora gidiyorum" diyen bilgisayar programcısı, Kocaeli'nden otobüse atlayan akademi öğrencisi Tünel'de buluştular. Hızlı adımlarla ara sokağa daldılar. Babylon'da her perşembe günü olduğu gibi sandalyelerine kurulup darbukalarını dizlerinin ortasına aldılar.
       Hepsinin neredeyse taparcasına sevdiği Okay hoca, parmaklarını vurdu darbukaya. Yaklaşık 30 çift el darbukaların üzerinde dans etmeye başladı. Hepsi trans halinde vurdukça vurdular.
       Ünlü caz sanatçısı Okay Temiz, her perşembe ve cuma günleri Babylon'da farklı mesleklerden öğrencilerine "Okay Temiz Ritm Atölyesi"nde darbuka dersleri veriyor. Temiz geçtiğimiz yıl Kemer Country'de küçük bir gruba verdiği darbuka derslerini bu yıl Tünel'deki Babylon'a taşımış. İlgi her geçen gün artıyor. Ev kadınından, öğretim üyesine, öğrenciden, yöneticiye her meslekten ve yaştan öğrenciler darbuka ile ritm dersleri alıyor. Hepsinin söylediği ortak şey; "Bu alet ve dersler bizi tüm sıkıntımızdan uzaklaştırıyor. Meditasyonda gibi hissediyoruz kendimizi."
       Okay Temiz tüm dünya ritmlerinin öğretildiği bir okul açma projesi olduğundan söz ederek şunları söyledi: "Hindistan'dan ya da Fas'tan da hocaların geldiği bir okul açmak en büyük hayalim. Ancak ilk etapta daha küçük çaplı bir çalışma ile başladık. Nokia sponsor oldu. Ritm duygusunu darbuka ile öğrenmeyi tercih ediş nedenimiz, darbukanın kolay taşınır, bulunur ve çalınır olması, hemen her yerde çalan müzikle uyum sağlaması. Üstelik fiyatı da ucuz. Başlamanın da yaşı yok. Darbukayı genelde bir sanatçının arkasında çalınmaktan kurtarmak istiyorum. Yurt dışında gittiğim bir çok ülkede darbuka büyük ilgi görüyor ve bana darbuka ısmarlıyorlar. Üstelik bizim gibi oryantal bir ülkeye uygun bir enstrüman."
       Darbuka deyince Romanların akla geldiğinin hatırlatılması üzerine Temiz şunları söyledi: "Elbette darbukayı en iyi Çingeneler çalar. Onlar darbuka ile bütünleşmiştir. Ama bizim yaptığımız çalışma farklı. Bu bir terapi, balans ve beyin jimnastiği. Biz Türk ritmlerini Afrika ve Brezilya ritminde çalışıyoruz. Dünya ritmlerini birleştiriyoruz."
       Babylon'da 5 kişilik darbuka ekibiyle program da yapan Temiz, atölye çalışmalarına katılan öğrencileri ile İstanbul Festivali'nde bir konser vermeyi planlıyor. Temiz, Tünel'in önünde darbuka, davul ve zurna çalanlardan oluşan ekiple vereceği konsere şimdiden hazırlanıyor.

       Öğrenciler ne diyor:
       *Doçent darbukacı Selma Karabey (39)
       İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Bölümü'nde öğretim üyesiyim. Sanatla hep içiçe oldum. Şu sıralar dans kursuna da devam ediyorum. Okay beyin böyle bir atölye kurduğunu duyunca hemen katılmaya karar verdim. Aslında yeteneğim olmadığını düşünüyordum ama kısa sürede alıştım. Ritm duygum gelişti. Tüm stersimi atıyorum. Bununla beraber öğrencilerimle çok iyi dilaog kuruyorum. Darbuka dışarıdan çingenelerin çaldığı bir alet gibi görünse de özünde bize ait. Küçümsenmesine çok karşıyım. İşi iyice öğrendikten sonra Tıp Fakültesi'nde öğrencilerime de öğreteceğim.
       *"Programcı Ebru Ayarcı (24)
       Mimar Sinan Üniversitesi Matematik Bölümü'nü bitirdim. Bilgisayar programcısı olarak çalışıyorum. Ritm duygusunu geliştireceğiniz en güzel alet darbuka. Ders sırasında deşarj oluyorum. Artık dinlediğim müziği daha iyi anlıyorum. Kolay taşınabilir ve çalınabilir bir alet. Genelde darbuka deyince çingenelerin oyun havası algılanıyor. Ailemde televizyonda böyle bir görüntüye rastlandığında "Seninkiler çıktı" diyerek espri yapıyor. Bizim yaptığımız elbette farklı. Hedefim Okay Temiz ile birlikte konser vermek.
       *Temel Bilimler'den Ayşe Nur Yağız (24)
       İTÜ Devlet Konservatuarı Temel Bilimler Bölümü'nde öğrenciyim. Okay Hoca'nın müziği beni çok etkiliyor. Şimdi bize parmaklarındaki hünerin sırlarını veriyor. Bana profesyonel meditasyon gibi geliyor. Topluluk bilincini, birarada iş yapmayı, ekip ruhunu, birbirini dinlemeyi öğretiyor bu çalışma. Amacım bu ekiple yurtiçi ve yurtdışı festivallere çıkabilmek.
       * Akademisyen Murat Bizel (22)
       Kocaeli Üniversitesi Spor Akademisi'nde öğrenciyim. Her hafta Kocaeli'nden İstanbul'a geliyorum ders için. Vurmalı çalgıların büyük bölümünü biliyorum. Fakat burda öğrendiğim ritmleri başka bir yerde öğrenme imkanım yok.
       * Yönetici Güven Güner (37)
       Şirketlere yöneticilik eğitim veriyorum. Okay Temiz'den bir şeyler öğrenme fırsatı olduğunda hiç düşünmeden başladım. Benim için bir hobi değil. Ritm duygusunu öğrenmek istiyorum.