The Others DÜNYANIN 7 HARİKASININ VADESİ DOLDU. İŞTE 1000 YILIN HARİKALARI!

DÜNYANIN 7 HARİKASININ VADESİ DOLDU. İŞTE 1000 YILIN HARİKALARI!

25.04.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

Binyılın "en"leri

DÜNYANIN 7 HARİKASININ VADESİ DOLDU. İŞTE 1000 YILIN HARİKALARI

DÜNYANIN 7 HARİKASININ VADESİ DOLDU. İŞTE 1000 YILIN HARİKALARI
İkinci bin yılın bitimine bir kala New York Times Magazine, dünyanın çeşitli yerlerinden entelektüellere ve ünlü yazarlara çeşitli kategorilerde kendilerine göre "Binyılın En İyisi"ni sormuş. İşte yanıtlar...

  • Binyılın sorusu
    "Tanrı'nın seçme şansı var mıydı?"
    Albert Einstein "Acaba Tanrı'nın dünyayı farklı yaratma şansı var mıydı?" diye sorar Einstein. Dahi bilimadamı aslında, "Evren şu an göründüğünden farklı olabilir miydi? Eğer böyle bir ihtimal yoksa bu evrende şans ve mucize gibi şeyler için ne kadar yer ayrılmış? Biz de tüm fizik kurallarını Tanrı'nın perspektifinden öğrenebilseydik evren başka türlü olabilir miydi? O zaman atomların neden küçük, galaksilerin neden büyük olduğunu bilebilir miydik? Peki ya evrenin nasıl değil, neden başladığını öğrenebilir miydik," diye sormaktadır. Ve tüm bu sorulara kesin bir cevabı da vardır: "Evet."
    Günümüzde bilimadamları teorilerinin mucizevi bir şekilde evrenin düzenine uyduğunu görünce hemen gerçeği bulduklarını, Stephen Hawking'in deyimiyle "Tanrı'nın aklına girdiklerini" sanıyorlar. Oysa ki "Niçin nehri"nin yatağı hiç kurumuyor. Çözülen ve çözülemeyen her soru bir başkasını getiriyor akla. Tanrı'ya yaklaştığımızın ya da elbet bir gün yaklaşabileceğimizin garantisi yok. Teoriler mi? Onlar aslında orada duruyorlar, birileri onları buluyor, o kadar...
    DÜNYANIN 7 HARİKASININ VADESİ DOLDU. İŞTE 1000 YILIN HARİKALARI
  • Binyılın aleti
    Dünyayı birarada tutan şey


    Günümüzde alet çantamızda ilkel insanları şaşırtabilecek tek bir şey var. O da tornavida. Çünkü insanlığın ne vidadan ne tornavidadan uzun zaman haberi olmamış. İlk vidayı Arşimet İ.Ö. 3. yüzyılda keşfetmiş. Tabii o vidalar kocaman ağaç parçalar. İlk küçük vidalarsa 16. yüzyılda yapıldı ve çok pahalıydı. Ucuz çelik vidaların toplu halde üretilmeye başlaması 1800'lere denk geliyor. Vidanın dünyayı değiştirdiğini söylemek pek de abartılı olmaz. Günümüzde vidasız bir makine yapmak, dolayısıyla da herhangi bir endüstri ürünü ortaya çıkarmak imkansız gibi.


  • Binyılın modası
    Fermuardan daha seksisi yok!
    "Fermuarlar hakkında konuşuyorsanız, aslında seksten bahsediyorsunuzdur," derler. Fermuar yalnızca bir "giyinme devrimi"ne değil, aynı zamanda bir "soyunma devrimi"ne de yol açtı. Yüzyıllar önce şövalyeler zırhlarını kolayca çıkaramadıkları için yaralandıklarında kan kaybından ölürlerdi. 18. ve 19. yüzyılda kadınların üniformalarının 30 kadar düğmesi olurdu. Modaya düşkün kadınlar görüntülerini güzelleştirmek için bu üniformaların içine korse giyer, nefes alma güçlüğü çekerlerdi. Fermuar herkesin işini kolaylaştırdı. Bugün bildiğimiz modern fermuarın patenti 1917'de Gideon Sundback tarafından alındı. Ve o zamandan beri moda dünyasının ve günlük hayatın en büyük keşiflerinden biri olarak anılıyor.
  • Binyılın keşfi
    Her şey yerli yerinde
    Binyılın keşfi kimyada büyük ilerlemelere yol açan "periyodik cetvel" yani "elementler tablosu". Yüzyıllar boyunca bilimadamının hep bir parçasını çözebildiği elementler tablosunun esas yaratıcısı Rus bilimadamı Dmitri Ivanovich Mendeleev'dir. Elementler coğrafyasının haritası olan bu tablo bulunalı 130 yıl oldu. Ve hala kimyasal araştırmaların temelini oluşturuyor.
  • Binyılın bitkisi
    Sarımsak: Saklamak gerek
    Mısırlılar, Çinliler ve de Hipokrat... İlk sarımsakseverlerdi onlar. Hipokrat sarımsağın hasta ciğerlere iyi geldiğini bulmuştu. Sarımsak 1700'lerin İngiltere ve Amerika'sında çaptan düştü. Hatta kokusu köylüleri ve fakir kültürleri temsil ediyordu. Ancak dönüşü muhteşem oldu ve son yüzyılda tamamen bir ilaç muamelesi görmeye başladı. Sarımsak her rahatsızlığa faydalı olabiliyor. Hatta artık bir fetiş nesnesine bile dönüştü. Biliyorsunuz, vampirleri bile yok ediyor.
  • Binyılın canlı türü
    Mikroplar: 3 - İnsanlar: 2
    İyi denildiğinde bahis konusu, bir çeşit başarıdır. Dünya üzerinde yaklaşık 10 milyon tür canlı veya bu türlerden oluşan organizma var. Ve içlerinde en iyisi tabii ki kendi türüne en az zarar vereni. Bunu nüfuslarından anlayabiliriz. Dünyada sayısı en fazla olan tür, bir mikrop: "E-koli." Bu türün sayısı dünyada şimdiye dek yaşayan tüm insanların sayısından fazla.
  • Binyılın vizyonu
    Uzaydaki casuslar
    4 Ekim 1947'de Ruslar, Sputnik adlı ilk uyduyu uzaya fırlattılar. İçine basit bir radyo vericisi yerleştirilen, dört antenli ve zayıf pil kapasitesine sahip olan bu cihazın tek fonksiyonu sinyal göndermekti. Aslında bilimkurgu yazarı Arthur C. Clarke böyle bir uyduyu 1945'te hayalinde canlandırıp uydulardan radyo sinyali yollayabilmek için tüm hesaplamaları yapmıştı. Clarke televizyon ve telefon iletişiminin uydularla yapılmasını planlıyordu. Bugün dünyanın etrafında yaklaşık 8 bin insan yapımı uydu var. Dünyanın her tarafında casusluk yapıyorlar.
  • Binyılın numarası
    Savaşı önleyen sihirbaz
    Eylül 1856'da Fransız hükümeti, Fransız asıllı ünlü sihirbaz Jean - Eugene Robert - Houduni'yi inziva hayatını bırakıp kendilerine yardım etmesi için çağırdı. Hükümet ünlü sihirbazın kendilerine Cezayir'deki sömürge kabilelerde çıkan isyanları bastırmakta yardım edebileceğine inanıyordu. İsyancı kabileleri cam yeme, ateşte yürüme, yılan dansettirme gibi numaraları olan birtakım büyücüler yönetiyordu. Houduni'nin görevi numaralarıyla onları yenip halklarının gözündeki prestijlerini yok etmekti. Bir tiyatroda bu şeflerin de izlemeye geldiği bir gösteri düzenlendi. Ve müthiş numaralarını yaptı. Şovun sonunda kalabalıktan "şeytan" bağırışları yükseliyordu. Ama Houduni bir sihirbazdı, politikacı değil. Şovdan sonra adamlarını izleyicilere gönderip gösterinin doğaüstü güçlerle değil, bilimsel gerçeklere dayanarak yapıldığını açıklattı. Ve karşılığını da aldı. 3 gün sonra, en güçlü 30 kabile şefi Fransa'ya bağlılığını ilan etti. Bin yılın öyküsü
    "Anlat ya da öl"
    Çok sevdikleri karılarının kendilerine ihanet ettiğine inanan iki hükümdar kardeş, kendilerinden daha şanssız birini bulmak için dünyayı dolaşmaya başlarlar. Bir kadını cam bir fanusta saklayan Şeytan'a rastlarlar. Kadın, Şeytan uyurken gelir ve şah kardeşlere seviştiği erkeklerden aldığı 98 yüzüğü gösterir. Yüzüklerinin sayısını 100 yapmak istemektedir. Kardeşler Şeytan'ın kendilerinden daha şanssız olduğuna karar verip ülkelerine dönerler. Ancak büyük kardeş Şah Rayar'ın öfkesi bir türlü dinmez ve ülkede terör estirmeye başlar. Her gün bir bakireyle evlenir ve her şafakta bakirelerin kellelerini vurdurur. Sıra vezirin akıllı kızı Şehrazat'a gelir. Şehrazat kızkardeşinden zifaf gecesi onlarla aynı odada yatmasını ister. Küçük Dinarzat, Şah'ın işi bittikten sonra ablasından bir masal isteyecektir. Masal şafağa kadar bitmez. Şah hep masalın devamını merak eder. Ve Şehrazat kurtulur. Şah'tan üç çocuğu olur. Ölüm cezası kalkar. Ve sonsuza dek mutlu yaşarlar. Batıda "Arap Geceleri" olarak bilinen ve 9. yüzyıl Pers edebiyatından günümüze gelen "Binbir Gece Masalları"nın en ünlüsüdür Şehrazat.
    Bir öyküde olması gereken her şeye sahiptir: Seks, ölüm, ihanet, öfke, büyü, espri, sıcaklık, zeka, sürpriz ve mutlu son. Ve kadınlara karşı bir hikayeymiş gibi görünmesine rağmen, edebiyat dünyasında tüm zamanların en akıllı ve güçlü kadın kahramanını yaratmıştır.