Moleküler biyoloji ve genetik uzmanı Prof. Dr. Nazlı Başak'la yaptığımız söyleşinin ikinci ve son bölümünü sunuyoruz.
*Hastalıklarda sadece genler mi etkili oluyor?
Tek gene bağlı genetik hastalıklar, o gendeki bir mutasyondan dolayı olur. Bu genlerle açıklanabiliyor. Buna mukabil kalp, damar ve kanser gibi daha karmaşık hastalıklarda genlerle birlikte çevresel faktörlerin, beslenme koşullarının, stresin de çok önemli rol oynadığını biliyoruz. Bunları ve insan karakterinin tümünü genlerle ve genetik ile açıklamak mümkün değildir. Genler kadar insanın yetiştiği ortam, kurduğu ilişkiler, aldığı eğitim önem taşımaktadır. Yani genom sadece bir bölümdür ama kitabın ikinci bölümü de vardır. O da biraz evvel yukarıda saydığımız etkenlerdir. Yani insan, genlerinin sadece matematiksel bir toplamı değil ondan çok daha fazladır veya belki de azdır.
*Genom Projesi'nin hedefi nedir?
Genetiğin ve İnsan Genom Projesi'nin hedefi, insan soyunu modifiye etmek ya da ıslah etmekten ziyade insanın yaşam kalitesini yükseltmek, hastalıkları erken tanıyarak önlemek ve etkin tedavi yöntemleri kullanarak iyileştirmektir. İnsanı ve tüm canlıları genetik çeşitliliğini korumak ve tek tip insan yaratmamak önemli bir ilkedir.
*Gelişmeler genetik ayırımcılığa yol açabilir mi?
İnsan Genom Projesi'nin ilk sonuçlarının açıklanması, "genetik ayırımcılık" tartışmalarını hızlandırdı. UNESCO bundan birkaç yıl evvel toplam 25 maddeden oluşan bir "Evrensel İnsan Geni ve Hakları Deklerasyonu" yayınlamıştı. Buna göre, genetik özelliklerinden dolayı hiçbir bireyin ayırımcılığa uğramaması gerektiğini, insan kopyalamanın yasak olduğunu ve genetik biyomedikal tıp alanındaki gelişmelerden bütün bireylerin aynı şekilde faydalanmaya hakkı olduğunu, insan genlerinin patentlenmesinin yasak olduğunu maddeler halinde vurgulamıştır.
Buna rağmen, bazı sağlık sigortası şirketlerinin ve işverenlerin bu hükümleri ihlal ettiklerine dair ABD'de örnekler mevcut. Bu yüzden yaklaşık beş yıldan beri federal ve eyalet yasaları düzeyinde oldukça sıkı düzenlemeler getirildi. Kanımca bu tür yaklaşımlar tüm ülkelerce benimsenecektir. Bireyler işe alınmadan önce genetik test uygulaması kanunlarla yasaklanmalıdır. Sigorta şirketleri bu açıdan çok sıkı denetlenmelidir.
*Projenin gerçekleştirildiği laboratuvarlar nasıl?
Genom Projesi tahmin edilen sürenin üçte ikisi dolmadan tamamlandı. Özellikle moleküler biyoloji teknikleri ve bilgisayar teknolojisindeki gelişmeler ile her iki disiplin birbirini inanılmaz bir şekilde destekledi. Proje çerçevesinde elde edilen muazzam enformasyon, bilgisayar teknolojisini daha güçlü ve hızlı biyoloji ve gen analiz programları yazmaya zorladı.
Diğer taraftan insan genomini oluşturan 3 kusur milyar yapıtaşının moleküler analizi laboratuvarda uygulanan teknikleri en üst hız ve hassasiyet sınırına taşıdı. Bugün İnsan Genom Projesi'nde başrolü oynayan 16 laboratuvar, bizim anladığımız anlamda bir moleküler biyoloji laboratuvarından ziyade yüzlerce robot, makina ve bilgisayarın yan yana dizilip 24 saat hiç durmadan çalıştırıldığı fabrika benzeri ortamlardır.
Çok yakın bir gelecekte biyochip dediğimiz minik analiz cihazları devreye girince belki bu görüntü de tamamen değişecek ve moleküler biyoloji laboratuvarları bilgisayar kontrollü mikroanalitik laboratuvarlar haline dönüşecektir.
*Bu alanda rekabet de var değil mi?
Bu çok büyük bir rekabet. Celera Genomics'in kurucusu Venter, dahi diye nitelendirebileceğimiz bir bilimadamı. Genoma yaklaşımı ve kullandığı yöntem farklı olduğu için sonuca çok hızlı gidebildi. Diğer taraftan altyapı ve bilgi birikimi açısından da federal projeden geri kalmadı. Dünyanın en hızlı ve gelişmiş DNA dizi analizi makinalarını ve ABD ordusunun bilgisayarlarını kullandığı söyleniyor. Ama her şeyden önemlisi geliştirdiği dizileme yönteminin daha üstün olması onu başarılı kıldı. Şimdiye kadar H.influenze beklentisini ve meyve sineği genomunu bitirmiş durumda; insan genom projesini de yürütüyor; şirketinin hisseleri 3 sene içinde
yüzde 1500 oranında değer kazandı. Bugüne kadar gelişme durumunda olan çok az bilimadamı ve teknoloji, İnsan Genom Projesi'nin şu anda hedef olduğu hararetli ve hissi tartışmalara yol açmıştır.
Gen teknolojisine bağlı disiplinlerin gittikçe ivme kazanarak kaydettiği ilerleme ve günün birinde ortaya çıkabileceği düşünülen "süper - canlı" kabusu, ayrıca genetik ayırımcılık endişeleri herkesi haklı olarak olumsuz düşüncelere sevketmektedir. Burada şüphesiz bilimadamlarına düşen çok önemli sorumluluklar bulunuyor. İnsan Genom Projesi'nin beraberinde getirdiği teknolojiler ve bilgi artık onlarsız olunabileceği düşünülemeyen güç ve potansiyellerdir.
Önümüzdeki misyon, bu gücü insan hayatının kalitesini artıran ama insanın ve tüm canlıların zengin genetik çeşitliliğini koruyan yöne kanalize etmektir.
BİTTİ