The Others Güneydoğu'da HADEP dönemi açıldı

Güneydoğu'da HADEP dönemi açıldı

24.04.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

Güneydoğu'da HADEP dönemi açıldı

Güneydoğuda HADEP dönemi açıldı


Halkın demokrasi Partisi, HADEP ülke genelinde oyunu yüzde 4.2'den 4.7'ye çıkardı. Bu arada başta Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi olmak üzere Güneydoğu'da birçok belediyeyi kazandı. HADEP'i yakından izleyen Hasan Yıldız, HADEP'in 18 Nisan seçimlerindeki performansını yorumladı.


Hasan YILDIZ


Ülke barajını aşamadığı için parlamentoya milletvekili gönderemeyen HADEP, 1995 seçimlerinde alıdığı oy oranını korurken, Doğu ve Güneydoğu bölgelerinin bazı yerlerinde oyunu arttırdı. Programında Kürt sorunuyla, insan hakları, temel hak ve özgürlükler konularına geniş yer veren HADEP, seçim kampanyası sırasında genel merkez tarafından yayınlanan birkaç bildiri ve açıklama dışında gözle görülür, dikkat çekici bir propaganda çalışması yapmadı.
Aslında "yapamadı" demek daha doğru olur. Çünkü HADEP'in il ve ilçe merkezlerinde düzenlemek istediği miting ve toplantıların önemli bölümüne "güvenlik" gerekçesiyle izin verilmedi. Hatta, en doğal propaganda faaliyeti olan afiş asma çalışması bile engellenmeye çalışıldı ve başta otobüsler olmak üzere kullandıkları hemen bütün araçlara (sadece Diyarbakır'da 104 araç) çeşitli gerekçeler öne sürülerek el konuldu; propaganda dönemi boyunca çalıştırılmadı. Bu arada çok sayıda yönetim kurulu üyesi, il ve ilçe başkanları ile seçim çalışmasında görev alan üyeleri gözaltına alındı.
Genel seçimlerin yanında yerel seçimlerde de aday gösteren HADEP, Doğu ve Güneydoğu illerinde yaptığı toplantılarda, insan hak ve özgürlükleri sorunlarıyla ilgili düşünceleri ikinci plana atarak, ağırlığı yerel yönetimlerle ilgili projelere verdi. Ancak kayda değer, özgün bir model ortaya koyamadı. Sadece, halk meclisleri yolu ile "Halkın yönetime katılımı" söylemi vurgulandı.
HADEP bölgenin birçok yerinde aday göstermesine, karşılık başta Şırnak olmak üzere Cizre ilçesi ve Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde normal, propaganda çalışması yapamadığı gerekçesiyle yerel seçimlerde aday göstermedi. Daha doğrusu bu bölgelerde aday bulamadı. Yerel seçimlere girmemesine rağmen, oy oranında büyük artış yaşandı ve aday gösteremediği belediyeleri diğer partilere kaptırdı. En sürpriz gelişme ise Şırnak'ta yaşandı. Bilinen nedenlerle Şırnak ve çevresinde seçim çalışmasına katılamayan HADEP, birinci parti oldu.
Hakkında başta "bölücük yapma" olmak üzere birçok iddia ile çok sayıda dava açılan ve merkezi yönetimce de dışlanmış bir durumda bulunan HADEP'in yerel yönetimlerde, Ankara'dan, merkezi yönetimden yeterli yardım alamayacağı yönünde kuşkular bulunmasına rağmen bölge belediyelerinin bir bölümünü açık farkla kazanması değişik yorumlara yol açtı.
Bazı çevrelere göre, HADEP'in aldığı oyların önemli bölümü, herhangi bir hizmet beklentisi olmaksızın, hükümetlerin bölge ile ilgili olarak bugüne kadarki bazı yanlış uygulamalarına tepki olarak verildi.
Kürt sorunu noktasında çok duyarlı olan ve sürpriz bir şekilde genel seçimlerden ikinci parti olarak çıkan MHP'nin, iktidara gelmesi halinde HADEP'in kazandığı başta Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi olmak üzere çok sayıdaki belediyeye karşı tavrının ne olacağı büyük merak konusu.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazanan Avukat Feridun Çelik, olumsuz bir durumla karşılaşmayı beklemediklerini, bu durumda projelerini gerçekleştirmek için farklı kaynak arayışına yöneleceklerini ve özellikle Batı Avrupa ülkelerinden kredi ve yardım alma yoluna gidebileceklerini belirtti. Çelik'e göre, "Şimdiden çeşitli Avrupa ülkelerinden 30 kadar belediye, Diyarbakır Belediyesi'ni kardeş belediye olarak görmeye hazır."
Merak edilen bir başka konu da, HADEP'li belediye başkanlarının başta vali ve kaymakamlar olmak üzere resmi makamlarla nasıl bir ilişki içinde olacakları, özellikle anma ve kutlamalarda nasıl bir tavır içinde olacakları merak edilmekte. HADEP'li belediye başkanları, "siyasi düşüncelerini yerel yönetime yansıtmayacaklarını, kendilerini sadece halka hizmete adayacaklarını ve resmi makamlarla uyum içinde çalışmaya çaba harcayacaklarını" söylüyorlar.
HADEP'in 1994 yerel seçimlerini boykot etmesi, büyük ölçüde Refah Partisi'ne yaradı. Başta Diyarbakır olmak üzere Batman, Van, Siirt gibi birçok il ve ilçede Refahlı adaylar az oy farkıyla başkan seçildi. 1995 genel seçimlerinde barajı aşamayan HADEP'in kazandığı milletvekilleri de başta RP olmak üzere bütün partilere dağıtıldı. 1999 seçimler bir anlamda HADEP'in Refah'a emanet ettiği belediyeleri geri alması oldu.
Özellikle son 10 yılda Doğu ve Güneydoğu'da görülen ve gittikçe güç kazanan Kürt kökenli radikal İslamcı hareketler Batı Anadolu'da yükselen paralel milliyetçi dalga karşısında fazla tutunamadı ve son iki yılda bir dalgalanma sürecine girdi. Bu dalgalanma süreci Refah'ın devamı gibi görülen Fazilet Paritisi'ne de yansıdı.
Önceleri bu partiyi destekleyen kimi Kürt radikal islamcıları, bu seçimlerde oylarını HADEP'ten yana kullandılar. İslami hareketlerin yoğunluk kazandığı Batman il merkezi ile Diyarbakır'ın Silvan ilçesi gibi yerlerde HADEP'in başkanlık seçimini büyük farklarla krazanması bunun bir işareti olarak yorumlanıyor.
Batı ve Orta Anadolu bölgelerinde MHP ve DSP'nin hızlı yükselişi karşısında Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde HADEP etrafında bir toparlanmanın yaşanabileceği belirtiliyor.