The Others Gürses haberinde ‘dilekçe’ hatası...

Gürses haberinde ‘dilekçe’ hatası...

23.06.2008 - 01:00 | Son Güncellenme:

Doç. Emin Gürses’in savcılığa verdiği 8 sayfalık dilekçe haberinde ‘Ergenekon TSK bağlantısı’na ilişkin sözlerin müvekkiline değil savcıya ait olduğunu belirten avukat Filiz Esen haklı...

Gürses haberinde ‘dilekçe’ hatası...

12 Haziran tarihli Milliyet’te ‘Ergenekon tutuklusu Gürses tahliyesini istedi’ başlıklı bir haber yayımlandı. Esra Alus imzalı haberde Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklu bulunan Doç. Emin Gürses’in savcılığa verdiği dilekçede “Ergenekon’un TSK bünyesinde gizli bir yapılanma olduğunu, devleti ele geçirmek istediğini’ söylediği öne sürülüyordu. 

Haberde özetle şöyleydi:

“Ergenekon soruşturması kapsamında Kandıra F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Doç. Dr. Emin Gürses, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na sekiz sayfalık bir dilekçe göndererek tahliyesini istedi.
Soruşturma kapsamında 22 Ocak’ta gözaltına alındığında evinde bulunan ve Ergenekon operasyonuna temel teşkil ettiği öne sürülen ‘Ergenekon Analiz Yeni Yapılanma Yönetim ve Geliştirme Projesi-İstanbul-29 Ekim 1999’ başlıklı ve ‘Strateji Grubu’ imzalı dokümanın, 2 Mart 2001 tarihinde İstanbul polisince hakkında işlem yapılan Tuncay Güney’den elde edilen dokümanla aynı olduğunu savunan Gürses, Ergenekon adı altında ‘naylon terör örgütü’ olduğunu ileri sürdü.
Gürses, dokümanda yapılan incelemede, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) bünyesinde faaliyet gösterdiği iddia edilen ve Ergenekon ismi verilen gizli bir örgütlenme olduğunu, örgütün başkanlık, daire komutanlığı ve daire başkanlıklarından oluştuğunu ve sadece Ergenekon Başkanı tarafından bilindiğini belirtti.”

Savunma haberin tersi

Gürses’in avukatı Filiz Esen gönderdiği açıklamada müvekkilinin dilekçesinde yer alan bilgilerle söz konusu haberin ters düştüğünü belirtiyor:
“Haberinize konu teşkil eden bilgiler her ne kadar söz konusu dilekçeden alınmış olsa da içeriği kesinlikle müvekkilime ait bilgi ve düşünceler değildir.
Sanki bunları müvekkilim beyan etmiş şekilde düşüncelerinin tam tersi haber yapılmıştır. Dilekçenin ilk iki sayfasında yer alan ve haber metninizi oluşturan bu bilgiler tamamıyla savcılık iddialarını içeren belge ve bilgilerin tespitinden ibarettir.” 

İddiaları kayda geçirdi

Müvekkili Emin Gürses’in bu dava konusuyla ilgili düşüncelerini yazmadan önce savcılık makamlarınca yapılan bu iddiaları kayda geçirdiğini daha sonra tek tek kendi bilgi ve düşüncelerini kaleme aldığını belirten Avukat Filiz Esen şöyle diyor:
“5 sayfalık bu içerikten söz konusu haberinizde hiç bahsedilmemektedir. Dilekçenin tamamı okunduğunda bu durum açıkça görülecektir. Hal böyle iken tekzip konusu metnin içinden cımbızla bazı kelimelerin çekilerek, bundan müvekkilimin kastettiğinden çok farklı ve aleyhte sonuç çıkartılması açık kötü niyet ve yanlış bilgilendirme kastını yansıtmaktadır.
 Müvekkilimizin özetle dilekçesinde ifade ettiği husus ‘kendisine isnat edilen suçlamanın tamamen gerçek dışı bir komplo olduğu, bu komplonun amacının Türk Silahlı Kuvvetleri’ni yıpratmak ve Türkiye’deki emperyalizme karşı duran vatanseverleri sindirmek olduğu, işin gerisinde Büyük Ortadoğu Projesi’nin bulunduğu ve bunun da dış istihbarat güçlerince organize edildiği’ hususudur.
Müvekkilimin tahliyesini istemesinin nedeni de bu Ergenekon komplosunun ortaya çıkarılmasına yardımcı olmaktır.” 

Gürses’in avukatı haklı

Ombudsman’ın Görüşü: Emin Gürses’in savcılığa verdiği sekiz sayfalık dilekçeyi ve 12 tarihli Milliyet’te çıkan haberi karşılaştırdık. Haberin sorunlu olduğu, Gürses’in savunmasının dilekçede yer verdiği iddialarla karıştırıldığı görülmektedir. Emin Gürses savunmasını yapmadan önce savcılık iddialarını sıralamış, sonra savunmasını yapmıştır.
Haberde belirtildiği gibi ‘Ergenekon’un TSK bünyesinde gizli bir yapılanma olduğu ve devleti ele geçirmek istediği’ yönündeki ifadeler Emin Gürses’in değil, savcılığın iddianamesinde yer alan dokümanda yer alan bilgilerdir.
Ergenekon ile ilgili bunca haberden sonra, muhabirden Haber Araştırma Servisi’ne Yazı İşleri’ne dek dosyaya hâkim olması gerekenlerin bu ‘çelişkiyi’ fark ederek hata yapmamaları gerekirdi. Okurlarımızdan özür diliyoruz.

Yazarlar