The Others Hava tahmini yapmakbile beyin sporudur

Hava tahmini yapmakbile beyin sporudur

08.08.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

Türkiye Zeka Vakfı Başkanı ve DSP Konya Milletvekili Emrehan Halıcı bilgi çağına girerken herkesin bir iç yolculukla beyninin, aklının ve zekasının kapasitesini zorlaması ve geliştirmesi gerektiğini söylüyor.

Hava tahmini yapmakbile beyin sporudur

EMREHAN HALICI KAVRAMLARA AÇIKLIK GETİRDİ
Hava tahmini yapmak
bile beyin sporudur

Türkiye Zeka Vakfı Başkanı ve DSP Konya Milletvekili Emrehan Halıcı bilgi çağına girerken herkesin bir iç yolculukla beyninin, aklının ve zekasının kapasitesini zorlaması ve geliştirmesi gerektiğini söylüyor.

Sinan Biçici


Teknolojinin hızıyla başımız iyice döndükçe akla, fikre, zekaya, beyne daha bir dikkat çeker olduk. Kitaplar, kurslar ve çeşitli yöntemler kafamızı daha da karıştırdı. Daha fazla hataya düşmeden ve kurnazlık yapıp kaçamak cevaplar vermeden bir bilene, Emrehan Halıcı'ya sorduk. Akıl, zeka, kurnazlık, IQ, EQ üzerine konuştuk. Aziz Nesin'i anmadan edemedik.

* Akıl ve zeka kavramlarını birbirinden nasıl ayırabiliriz?
Akıl ve zeka birbirlerinin yerine kullanılan iki kavram. Biri var olan yeteneklerin toplamı, ikincisi ise bunu etkin kullanabilme becerisi. Günlük kullanımda böyle bir ayrım yapmaya gerek yok.
* Kime akıllı, kime zeki demeli?
Kavramlar ve algılar yardımıyla nesneler arasındaki ilişkiyi kavrayabilme, soyut düşünebilme, muhakeme etme ve bu işlevleri etkin bir amaca yönelik olarak kullanabilme becerisine sahip bir kişiye hem akıllı hem de zeki diyebiliriz. Zekanın bilincinde olan kişi akıllıdır, aklını etkin kullanan ise zekidir.
* Türk insanı zeki mi?
Herhangi bir ulusun diğerine göre daha az ya da çok zeki olduğunu söylemek doğru ve bilimsel değil. Diğer uluslarla karşılaştırıldığında Türk insanı dezavantajlı değil. Üstelik Türk insanı zekaya ve eğitime çok önem veriyor, bu da oldukça sevindirici.
* Aziz Nesin'le hemfikir değilsiniz sanırım.
Çok saygı duyduğum Aziz Nesin yanlış anlaşıldı. Türk insanının bireysel zekasını eleştirmek istememiş, sistemden kaynaklanan çeşitli eksiklik ve bozukluklardan dolayı insanlarımızın toplu olarak zekice olmayan davranışlara itildiğini çarpıcı biçimde ortaya koymuş. Türk insanını bu meseleye kafa yormaya sevk etmeye çalışmış, bunda da başarılı olmuştur. Aziz Nesin gibi bir mizah ustasının bu kadar sevilmesi de Türk insanının zeki olduğunun göstergesidir.
* Bir de kurnazlık meselesi var...
Zeka kurnazlıkla karşılaştırılıyor, birebir ilinti kurulmaya çalışılıyor ve ben bundan çok rahatsızlık duyuyorum. Zeka bilgi ve çalışmayla kazanılmış bir başarıyı ifade eder. Kurnazlıkta ise hak edilmemiş bir başarı söz konusudur. İş bitiricilik, köşe dönücülük, kısa yoldan kotarma, son yıllarda toplum içinde rağbet görmeye başladı. Kurnazlıkla övünmek, ben adam döverim diye övünmekle aynı şey.
* Türkiye'deki politikacılar kurnaz mı?
Politikacılarımızın çoğu zeki. Vaat edip sözlerinin arkasında durmayanlara kurnaz politikacı diyebilirim. Bunun takdiri halkındır.
* IQ ve EQ meselesi de çok tartışılıyor...
Duygusal zeka ile IQ arasında pazarlama taktiği olarak bir rekabet yaratılmaya çalışılıyor. Bugün EQ yarın başka bir harfli Q çıkabilir. Zeka yeteneklerin bütününde ortaya çıkar. Bunun içine duygusal yetenekler de girer. Duygusal zeka olarak adlandırılan EQ, IQ'nun birçok alt kümesinden biridir.
* Zeka testleri güvenilir mi?
Bilimsel ortamlarda yapılan zeka testi kişinin zekasıyla ilgili bir fikir verebilir. Ülkenin koşullarına göre ve bilimsel olarak hazırlanmış testlerin yapılmasından yanayım. Ancak insanı tek bir sayıyla ölçüp, bir kimlik verir gibi 'senin zeka düzeyin bu, artık bu kimlikle yaşayacaksın' demeyi doğru bulmuyorum. İnsanlar zeka testini gurur kırıcı buluyorlar ya da kendilerini ölçemeyeceğini düşünüyorlar.
* Beyin geliştirici kitaplar, NLP gibi yöntemler var.
İnsanları daha çabuk etkileyebilecek şov ve pazarlama amaçlı yöntemler. Çevremizde soru sorabileceğimiz, cevap bulabileceğimiz bir sürü şey var. Oyun gibi, bilmece gibi bir dünyada yaşıyoruz. İlgi duyuyor, olayları anlayabilmeye ve yorum getirmeye çalışıyorsanız beyninizi çalıştırıyorsunuz demektir. Satranç, tavla, iskambil ya da gazetelerde çıkan bilmecelerle bile olsa beyni yormak ve zorlamak lazım. Havayı tahmin etmek bile bir beyin sporudur.
* Kadınlar ve erkekler arasında zekayı kullanabilme konusunda bir farktan söz edilebilir mi?
Hayır. Erkekler yerine kadınlara fırsat verilseydi kadınlar erkeklerden daha zeki olurdu. Günümüzde artık kadınlar dezavantajlı değiller.
* Son söz...
Bilgi toplumu olma konusunda niyetli, uygulamada da kararlı olunmalı, hiçbir şeyden kaçınmamalı. Fırsat kaçırırsak eskiden var olan uçurum yeniden ortaya çıkabilir. Çocuklarımıza bunu yapmaya hakkımız yok.

Kimdir?
Emrehan Halıcı 1956 Konya doğumlu. Konya Maarif Koleji'nden sonra ODTÜ'de elektrik ve elektronik mühendisliği eğitimi aldı. Aynı okulda bir süre asistanlık yaptı. Bilgisayar sektöründe çeşitli kuruluşlarda kuruculuk ve yöneticilik yaptı. 1993 yılında Türkiye Satranç Federasyonu başkanı oldu. 1998 yılında 157 ülke temsilcisinin oyuyla Dünya Satranç Federasyonu asbaşkanlığına seçildi. DSP Konya Milletvekili olan Halıcı aynı zamanda Türkiye Zeka Vakfı başkanı.

Türkiye 4. Zeka Oyunları
Kültür Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, ODTÜ ve TÜBİTAK işbirliği ile düzenlenen yarışma herkese açık. 4 aşamalı olarak yapılacak olan yarışma kasım ayında sonuçlanacak. Hedefi, insanların düşünme alışkanlıklarını ve yeteneklerini geliştirmeye katkıda bulunmak ve bunu toplumun her kesimine yaymak.