İslamın 'gül' yüzü

'Kutlu Doğum Haftası'nda barış için herkesin birbirine gül vermesini isteyen Diyanet, İslam'da tabu sayılan bir çok konuya da savaş açtı...


       Diyanet İşleri Başkanlığı, İslam dininde 'tabu' olarak kabul edilen bir dizi konuyu yeniden tartışmaya açıyor. Hazreti Muhammed'in doğum gününü de kapsayan 'Kutlu Doğum Haftası' dolayısıyla 20 - 26 Nisan tarihlerinde etkinlikler düzenleyen Diyanet, kadın erkek eşitliği, eğlence, doğal felaketlerdeki akıl dışı yorumlardan uzak durulması gibi konularda ilginç mesajlar verecek.
       Hafta'nın ilk etkinliği 20 Nisan tarihinde. Günü "Dünya Gül Günü" ilan eden Diyanet "Sevdiklerinize bir gül verin" kampanyası başlatacak. Amaç ise Hz. Muhammed'in simgesi olan gül ile dini konularda topluma barış mesajı vermek.

Tabuları yıkan mesajlar

       Diyanet ayrıca, 'Kutlu Doğum Haftası' davetiyeleri ile birlikte Doç. Dr. İbrahim Sarıçam'ın "Hz. Peygamber'in Çağımıza Mesajları" adlı kitabını da gönderiyor. Diyanet Vakfı Yayınları arasında çıkan kitap, böylece, 'resmi' bir nitelik kazandı. Kitabın kutlama programı davetiyelerine eklenmesi, Diyanet'in kitaptaki görüşlerle topluma mesaj verme yolunu seçmesi olarak değerlendirildi.

Tabuları yıkan mesajlar

       Diyanet'in davetiyelerle birlikte dağıttığı İbrahim Sarıçam'ın kitabında, Hz. Muhammed'in hayatından örnekler verilerek, yıllar içinde müslüman toplumlarda filizlenmiş bazı tabular yıkılıyor. Kitapta, şu cümlelere yer veriliyor:
       * Hz. Peygamber aile fertlerinin eğlenme ve dinlenme gibi ihtiyaçlarını karşılar, meşru eğlencelerden onları yararlandırmaya çalışırdı. Ramazan ve Kurban bayramı merasimlerine kızlarını ve hanımlarını da götürürdü. Ayrıca kendisi seyretmemekle birlikte Hz. Aişe'nin yanında cariyelerin def çalıp oynamalarına izin vermiştir.
       * Ramazan ve kurban bayramı kutlamaları namazgah adı verilen geniş bir alanda kadınların ve genç kızların da katıldıkları bayram namazı ile başlardı.
       * Düğün, bayram, karşılama ve uğurlama zamanlarında çalgı ve davul çalınması adet idi.
       * Hz. Peygamber, nikahın gizli tutulmayıp duyurulmasını, çalgı çalınıp şarkılar söylenerek kutlanmasını tavsiye ederek düğün eğlencesini de tasvip etmiştir.
       * Hanımlar Medine döneminde beş vakit namaza, cuma, bayram ve cenaze namazlarına katılmışlardır.
       * Akıl erdirilemeyen doğa olayları karşısında akıl dışı yorumlar yerine Allah'a sığınmanın daha sağlıklı yol olduğunu göstermiştir. Nitekim oğlu İbrahim'in vefat ettiği gün güneş tutulmuş, halk bu olayın İbrahim'in ölümünden dolayı gerçekleştiği şeklinde yorumlamışlardır. Fakat Hz. Peygamber `Bir kimsenin ölümü ve doğumu sebebiyle güneş ve ay tutulmaz' demiştir.

Cemaatler tartışılıyor

       28 Nisan'da Ankara'da, "Üçüncü bin Yıla Girerken İslam" konulu sempozyum yapılacak. Türkiye Diyanet Vakfı tarafından düzenlenecek ve üç gün sürecek sempozyumun konuları şöyle: Üçüncü bine girerken dünya ve din; Üçüncü bine girerken İslam'ı anlamak; Üçüncü binde dini teşkilatlanma ve kurumlar; resmi örgütlenme; Üçüncü bine girerken İslam'ı yaşamak.
       Dini cemaatlerin ele alınacağı 4. oturumun başkanlığını Ankara Üniversitesi'nden İlber Ortaylı yapacak. Bu sempozyumda, dini gruplar sosyolojik açıdan irdelenecek; dini nitelikli dernek ve vakıflar da hukuki ve siyasi açıdan ele alınacak. Bu oturumun müzakerecileri arasında Galatasaray Üniversitesi'nden Profesör Kenan Gürsoy ile Hacettepe Üniversitesi'nden Doçent Gökhan Çetinsaya bulunuyor.
       5. oturumda ise dünyadaki resmi nitelikteki dini örgütlenme yapıları ile kıyaslanarak Türkiye'de Diyanet İşleri Başkanlığı'nın örgütlenme biçimi değerlendirilecek. Bu oturuma konuşmacı olarak Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz ile eski başkanlar Tayyar Altıkulaç ve Mustafa Sait Yazıcıoğlu katılacak.