Katil dokuz kez yakalanıp bırakılmış!

Katil dokuz kez yakalanıp bırakılmış!
Demet Karaca, çantasını kaptırmamak için direnince canından oldu. Kapkaççı teröristlerden biri tutuklandı, diğeri firarda. Kimliği, eşgali her şeyi belli. Çünkü daha önce dokuz kez yakalanıp bırakılmış! Hemde aynı suçtan; kapkaç ve şiddetten...
Yakalanırsa büyük olasılıkla kastı aşan cürümden suçlanacak. Yani adam öldürmekten yargılanmayacak. Ve de kısa sürede serbest kalacak.
Böyle adalet olur mu?..

Kentte kapkaççı terörü esiyor, teröristler elini kolunu sallayarak dolaşıyor. Yakalanan da arka kapıdan çıkıyor!!!
Dün sabah İstanbul Emniyet Müdürü Kazım Abanoz aradı. Kapkaççılara karşı Milliyet İstanbul’un başlattığı kampanya ve bizim ısrarlı yazılarımızı desteklediğini söyledi. Ve elbirliğiyle bu işin üstesinden de gelinebileceğini anlattı.
Biz varız. Sonuna kadar da gitmeye hazırız.
Çünkü vatandaşın canına tak etti... Kadınlar tek başına sokağa çıkmaktan korkuyor. Maalesef şu anki veriler de bunu doğruluyor.
Müdür Bey’in dediğine göre; göreve başladığı tarihlerde günde ortalama 15 kapkaç olayı yaşanıyormuş. Alınan önlemlerle bu 7’ye düşmüş. Şimdilerde ise günlük ortalama 25... Bu artışta Şartla Salıverme Yasası’nın etkisi büyük.
Abanoz, vatandaşın da istemeden olayı körüklediğini söylüyor. Şişkin cüzdanların, mücevher-döviz dolu çantaların sapıkları tetiklediğini anlatıyor. Ve bir örnek veriyor:
‘Geçen gün emekli bir paşamız aradı. Maslak’ta eşinin başına böyle bir olay geldiğini bildirdi. Araştırdık, kapkaç değilmiş. Hanımefendi mağazaya girmiş alış-veriş yaparken bir an dalgınlıkla çantasını bırakmış. Hırsız alıp kaçmış. İçinde nakit olarak 850 milyon lira ve 2 bin 500 dolar varmış.’
Müdür Bey gerçekten haklı, insan çantasında bu kadar para taşır mı? Kredi kartları ne güne duruyor? Üstelik kapkaç riski varken...
Tamam da polis önlem alsın! Madem kapkaççılar kol geziyor, yakalasın?
Abanoz, bu konuda şunları söylüyor:
‘15 milyonluk şehirde olay sayısı çok fazla değil. Ama niye sıfırlanmasın. Ancak bu devriyeyi artırmakla olmaz. İstiklal Caddesi’ne on adımda bir polis koyduk diyelim. 100-150 polis lazım. Sıraselviler, Gümüşsuyu Caddeleri ve diğerleri ne olacak? Herkesin başına polis dikmek gerekir? Biz bu kişileri takip ediyoruz. Bazı yerlere pusu atıyoruz. Örneğin tren istasyonlarında Anadolu ve Avrupa yakalarında 60 sivil polis görevlendirdik. Kış nedeniyle Yunus’ları sivilleştirdik. Şimdi her istasyonda dört polis var.’
Gelelim, cezaların caydırıcılığına...
Emniyet Müdürü de aynen bizim gibi düşünüyor. Ve şöyle diyor:
‘İfadesi alınan serbest kalıyor. Ama bilse ki; işlediği suç gaspa girecek, 10 yıl hapis alacak mutlaka etkisi olur. Özellikle yaşı küçük olanları da kullanıyorlar. Bu durumda polis olarak ifadesini de alamıyoruz, hemen savcılığa gönderiyoruz.’
Açıkçası; cezayı takan yok...
Sonuç;
Sorun ortada, çözüm de.
Dedik ya biz varız...




İSTANBUL