The Others Koala Cumhuriyeti

Koala Cumhuriyeti

04.06.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Koala Cumhuriyeti

Koala Cumhuriyeti


Avcıların zulmünden kaçan koalalar "Kanguru Adası"na sığındı. Beş bin sevimli ayı Avusturalya'ya bağlı adada sakin bir hayat sürüyor


       İki yüzyıl önce Fransa, Avustralya'nın batı kıyılarında bir adaya sahipti, ya da sahip olduğuna inanıyordu. Yaklaşık Korsika büyüklüğünde, ormanlarla kaplı bir ada. Adı da "Decrees" olacaktı. Ancak İngilizler bu kara parçasına ayak basmak için daha erken davrandılar. İki yüz yıl boyunca, kıyıları kumsallarla çevrili ada, çok çeşitli hayvan türlerine ev sahipliği yaptı: kangurular, deniz ayıları, foklar, penguinler ve kuşlar. Ama bugün buraya koala adası demek yanlış olmaz. Çünkü 1925 yılından bu yana ada, kürkleri için öldürülen Avustralya'nın sembolü sevimli yaratıkların sığınağı haline geldi.

Fransız Kaptan gecikti

       Doğacıların bu cenneti keşfetmeleri, Kaptan Nicolas Baudin sayesinde oldu. İki yüzyıl önce Napoleon Bonaparte, Baudin'e "Geopraphe" ve "Naturaliste" adında iki gemi ve o sıralarda adı Yeni Hollanda olan Avustralya kıyılarını keşif görevi verdi. Baudin, bu keşfedilmemiş kara parçasına 22 Mart 1802 tarihinde ayak bastı ve buraya Napoleon adına sahip çıktı. Ancak adayı ilk keşfeden Baudin değildi; ondan iki gün önce İngiliz Mathews Flinders adaya çıkmıştı. Baudin'in Jackson Limanı'nda verdiği mola Fransa'ya, Avustralya'da kuracağı bir koloniye mal oldu. Fransa, Flinders'ı ülkesine geri dönerken esir alıp, Bourbon Adası'nda yedi yıl hapis tutarak intikamını aldı.
       Flinders, yakalanması kolay dolayı buraya Kanguru Adası adını verdi. Ancak bölge Fransız denizci kaynıyordu. Her yıl 150 bin kişinin ziyaret ettiği "Frenchman's Rock" adı verilen kayaya, denizcilerden biri "Geographe ile Baudin'in Kaptanlığında yürütülen keşif seferi" sözcüklerini kazımayı başarmış. Bunun yanı sıra adadaki bir çok yer hala Fransızca adlarını koruyorlar: Couedic Burnu, Estrees Koyu, Casoars Geçidi... Ancak Fransızlar'ın bıraktıkları en önemli iz, şarap ve Avustralya'daki en iyi kamamber peyniri.

Koala tanınmıyordu

       Keşfedildikten iki yüzyıl sonra ve Sidney Olimpiyatları'nın arifesinde Kanguru Adası, doğa severler için bir cennet olmayı sürdürüyor. Nicolas Baudin Fransa'ya dönüşünde, İmparatoriçe Josephine de Beauharnais'ye takdim etmek üzere yanında kanguru ve devekuşu götürmüştü. O sıralarda adadaki koalalar fark edilmemişti. Daha sonra kürkü için kolaylıkla avlanan koalaları yok olmaktan kurtarmak üzere 1925 yılında Avustralya harekete geçti.

Yağmacılar rağbet etmiyor

       Yağmacıların rağbet etmediği Kanguru Adası, kaolalar için mükemmel bir barınak oldu. Tek besinleri olan okaliptüs ağacından adada bolca var. Bugün adada yaklaşık beş bin koala yaşıyor. Hatta "Phascolaretos cinereus" türünün sayısının hızla artması bilim adamlarını endişelendirmeye bile başlamış. Günde 20 saat uyuyabilen koalalar uyanık kaldıkları vakti ormanda beslenerek ve çoğalarak geçiriyor. Bir koala günde yarım kilo yaprak yiyor ve yaşamı boyunca 12 yavru doğuruyor.

Koalaya Doğum Kontrolü

       Gamma dergisinin haberine göre, Avustralya'nın Park ve Orman işletmesi, ölü ağaç sayısındaki artışı farkedince koalalar için bir doğum kontrolü programı başlattı. Yakalanan koalalar kısırlaştırılıp doğaya geri bırakılıyor ya da anakaraya gönderiliyor. Bu kampanya sert bir şekilde eleştirilmesine rağmen şimdiye kadar üç bin koala kısırlaştırıldı ve bunun sonucunda da ormanlar kurtarıldı.
       Kanguru Adası daha çok yünü ve etiyle bilinen bir yerdi. Ancak çevre koruma programı sayesinde, "Avustralyalı Sevimli Ayılar"ı görmek için pekçok gezgin bu adayı ziyaret edecek.