The Others `Köstebek'te olayında Çevik Bir tartışması

`Köstebek'te olayında Çevik Bir tartışması

03.10.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:

`Köstebek'te olayında Çevik Bir tartışması

`Köstebekte olayında Çevik Bir tartışması

BATI Çalışma Grubu'na (BÇG) ait gizli belgelerin sızdırılmasıyla ilgili köstebek davasında, dosyada aslı bulunmayan ve Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Çevik Bir'de olduğu öne sürülen belgenin, Bir yerine İstihbarat Dairesi'nden istenmesi tartışma yarattı.
Onbaşı Kadir Sarmusak ise Deniz Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Dairesi'nde çalışan subayların kendisine gizli görev vermediği iddiasını reddederek, "Ben daha konuşmadım, konuşacak çok şeyim var" dedi.
Deniz Kuvvetleri Askeri Mahkemesi'nde görülen ve tanıkların dinlendiği dünkü duruşmada tüm sanıklar hazır bulundu. Tanık Üstçavuş Asım Özdemir, ifadesinde, askeri savcının ısrarı üzerine, ellerinde olmayan ve dışarı çıkarılmış hatalı nüshaya uygun bir bilgisayar çıktısı aldıklarını belirtti.
Söz konusu belgenin yüksek komuta katında olduğunun söylendiğini, kendilerinde böyle bir belge olmadığını kaydeden Özdemir, Sarmusak'ın ifadesinin baskı altında alındığı iddiasını da yalanladı.
Askeri Savcı Kıdemli Albay Mehmet Yenigün ise dosyada aslı bulunmayan 5 Mayıs tarihli BÇG belgesini İstihbarat Dairesi'nden isteme nedenini "ileride sanık ve tanıklara gösterilebilmesi amacıyla dosyaya konan örnek belge" olarak açıkladı. Bunun üzerine sanık avukatlarından, Askeri Yargıtay'dan emekli binbaşı Nail Karaarslan söz alarak, "Sayın savcı için çok mu zordur Orgeneral Çevik Bir'e yazı göndererek istemesi. Savcı objektif değil, kendisinin reddini talep edemiyoruz, ancak çekilmesini bir kez daha öneriyoruz" diye konuştu. Savcı Yenigün bu öneriyi reddederken, sözleri nedeniyle Karaarslan hakkında gereken girişimde bulunacağını ifade etti.
Olay tarihinde binbaşı olan Yarbay Hakan Pelit de, Sarmusak'ın meraklı bir yapıda çok çalışkan ve zeki birisi olduğunu belirterek "Biz odada yokken hiçbir belgeye dokunmaması konusunda mahkemede söyleyemeyeceğim bir argo sözcükle iki kez uyardım" dedi.
İstihbarata Karşı Koyma Şubesi'nde hiçbir evrakın çöpe atılmadığını, imha makinesinin kullanıldığını anlatan Pelit, 23 Mayıs tarihinde büroya geldiğinde Yarbay Mehmet Aygüner'in "Bir sızıntı var" diyerek, Sarmusak'ı bürodan alacağını söylediğini bildirdi. Pelit, o gün akşama kadar Sarmusak'a gözkulak olması için görevlendirildiğini ve Sarmusak'ın kendisine "Benden evrak istediler, beni kullandılar" diye itirafta bulunduğunu ifade etti. Bunun üzerine söz alarak, kendisine gizli görevler verildiğini öne süren Sarmusak, şunları söyledi:
"İstihbarat kursu görmedim. Uzmanlık alanının sol örgütler. Neyi nerede söyleyeceğimi bilirim. Bana 18 saat süren var dediler. Gizli belgeleri açıklamamak için izin istiyorum. Arşiv dosyası 2'deki `duran duran' neyi ifade
ediyor, söylesin. Belgeleri fotokopilediğim söyleniyor. Bu karargahta bir fotokopi var oraya da erler giremiyor, çalsaydım da evrak yerinde olur muydu? Böyle bir itirafta bulunmadım. Dinleme cihazı kullanmadığımı söylüyor, kendisine öğreten kim? İtiraf etsin artık."

Avukat Nail Karaarslan ise Savcı Mehmet Yenigün'ü eleştirerek şöyle konuştu:
"Gizli belgeler havalarda uçuşuyor. Hergün gazetelerde çarşaf çarşaf yayımlanıyor. Öyleyse Hasan Celal Güzel'e de bu belgeleri Sarmusak gönderdi ya da birçok Sarmusak var. Bir mizansen hazırlanmış fakat tutmuyor, tutmayacak. Bunlara herkes vakıf olmuş fakat askeri savcı vakıf olamamış."