‘Memurlar unutuldu’

Milliyet okurları, çok farklı kesimlerden oluşuyor. Türkiye’nin köklü geleneğe sahip, çok satan, "kitle" gazetelerinden biri olması dolayısıyla, bu gayet doğal.
Bu okurların ait oldukları kesimlere ait gelişmeleri gazetesinde haber olarak izlemeyi sürdürmesi, bunu talep etmesi de aynı ölçüde doğal.
Ama gazete bunu yerine getirmeyince duygular, kırgınlık-hüsran-öfke üçgenine şıkışıp kalıyor.
Hafta boyunca gelen şikayetlerin hatırı sayılır bir bölümü, ekonomik daralma nedeniyle sokaklara dökülen kamu kesimi ve memur temsilcilerinin eylemlerinin "haber" olmayışıyla ilgiliydi.
Örneğin, Mehmet Yılmazer ve Yusuf Ekmen, 27 Mayıs tarihli gazetede beklediğini bulamamış. "26 Mayıs tarihinde kamu görevlilerinin büyük bir Ankara mitingi vardı. Ama ne yazık ki bu haberleri gazetemizde bulamadık" diye yazmışlar.
Başka bir gün: Bir kamu bankası müdürü olan Hüseyin Kaya, Antalya’dan yazmış. "Bankalarla ilgili IMF planlarını protesto için Ankara’da şube müdürleri, bölge müdürleri ve binlerce personel yürüdü. Meydanda en az 5 bin kişi vardı. Ama Milliyet’in bu eyleme hiç ilgi duymadığını ertesi gün, yani 3 Haziran günkü sayıda gördük. Mehmet Ali Erbil ile Nefise Karatay resimlerini önemseyip binlerce çalışanın hayati meselesini önemsemediğiniz için ne kadar kırgın ve üzgün olduğumu herhalde tahmin edersiniz.
Adnan Küçüksağır, buruk bir faks mesajı göndermiş.öBugün 8 Haziran. Milliyet elimde. Ve dün çeşitli kentlerdeki memur eylemleri ile ilgili tek bir haber bile bulamıyorum. Beni hayal kırıklığına uğrattınız. Yazarlarınızın ne kadar sivil toplum yanlısı olduğu herkesin malumudur. Yurttaşların bütün yurtta gerçekleştirilen ses duyurma eyleminin önemsenmemesi anlaşılır gibi değil. Oysa toplumun güvenmediği kişi ve kurumlar arasında medyanın üst sıralarda yer aldığını biliyorsunuz. Memur eylemleri haber olarak verilmeliydi."