30.09.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:
BELMA AKÇURA - okur@milliyet.com.tr
bakcura@milliyet.com.tr
Demirarslan’ın birlikte Fransa’ya gittiği bir arkadaşının da Radchikova’ya aşık olduğu, aşkına karşılık bulamayınca da cinayeti işlediği belirtilen haberde şu ifadelere yer veriliyor: “Demirarslan’ın TÜBİTAK’taki işine 5 ay önce başlaması ve herhangi kritik bir projede görev almaması, ayrıca babasıyla ilgili bir cinayet sebebinin de olmaması bu değerlendirmede etkili oldu.”
Dayanaksız itham
Selman Barış Çetinkaya adlı okurumuz kısaca şöyle diyor. “Haberinizde hâlâ soruşturulan ve kesinlik kazanmayan olayı başlıkta ‘Katil arkadaşı çıktı’ diye veriyorsunuz. Ne dayanarak veriyorsunuz? Ankara Emniyeti Cinayet Büro Amirliği’nde kurulan özel ekibin katilin kimliğini tespit ettiğini söylüyorsunuz. Polis katilin kimliğine öldürülen iki kişinin sosyal medyada kullandıkları hesapları, geçmiş döneme ait cep telefonu kayıtlarını, arkadaş ve iş çevrelerinin verdiği bilgiler ve cinayetin profesyonel olmaması gibi gerekçelere bakıp cinayetin kıskançlık sonucu olduğunu belirtebilir ama gazeteler daha dikkatli olmalı. Ortada delil yok, itiraf yok, zanlı yok sadece polisin bir tahmini var. Bu tahmin doğru da olabilir ama şimdiden ‘katil arkadaşı çıktı’ diye verilebilir mi?”
Ombudsman Görüşü: Geçtiğimiz ay yine bu sayfada, gazetelerde yer bulan cinayet haberlerinin özellikle zanlıların kabusu olduğunu belirtmiş, Göreme’de tecavüz edilerek öldürülen turistle ilgili haberde de benzer bir soruna dikkat çekmiştim. Henüz kesinleşmemiş bilgilerle, polisin ve savcının ve hatta mahkemenin tutuklama kararına bakıp, cinayetlerin önünü ve arkasını görmeden haber yapılmamalı. Başka mağduriyetler yaratmamak için daha dikkatli bir dil kullanılmalı.