The Others Trafikte muayene komedisi

Trafikte muayene komedisi

09.03.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:

Trafikte muayene komedisi

Trafikte muayene komedisi

TAŞIT muayenesinin ilkel bir şekilde, gözle yapıldığı Türkiye'de, otomobillerin yüzde 80'i, kamyonların yüzde 91'i trafikte potansiyel tehlike oluşturuyor.
Göstermelik olarak yapılan muayeneye bile araçların üçte ikisinin gelmemesi tehlikenin boyutunun ne kadar büyük olduğunu gözler önüne seriyor. Avrupa standartlarını yakalamak için Almanya'dan getirilen ölçüm cihazları ise depoda çürüyor. Alman standartlarına göre, mevcut araçların ancak yüzde 20'sinin trafikte dolaşma hakkı bulunuyor.
Trafik canavarına dur demek amacıyla çeşitli çalışmaların yapıldığı Türkiye'de, araçların iki yılda bir zorunlu olarak yaptırması gereken ve check up olarak nitelendirilen muayeneleri 40 yıl önce olduğu gibi gözle yapılıyor. Araç sayısının altı milyona yaklaştığı ülkemizde, yaklaşık 1.5 milyon aracın bulunduğu İstanbul'da sadece Merdivenköy ve Zeytinburnu'nda olmak üzere iki istasyonla muayene hizmeti veriliyor.

1985'te yürülüğe giren kanunla, bu görevin verildiği Karayolları Genel Müdürlüğü'nün muayene sistemini Avrupa standartına uygun hale getirme girişimi sonuçsuz kaldı. Avrupa ülkelerinde yapılan inceleme çalışmaları sonucunda Almanya'nın uyguladığı sistemi benimseyen Karayolları Genel Müdürlüğü, Alman Teknik Denetleme Kurulu'yla bu alanda bir anlaşma yaptı.
Bu çerçevede Merdivenköy Muayene İstasyonu'nda bir kanalda pilot uygulamaya başlandığını belirten Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü Başmühendisi Mesut Şenkal şöyle konuştu:
"Alman görevli nezaretinde muayeneler yaptık. Daha bakımlı olmaları nedeniyle resmi araçlarla taksiler Alman modeline göre muayene edildi. Araç Alman görevli tarafından karşılanıyor ve yapılan kontroller forma işleniyordu. Sadece hafif kusurlu araçlar, gerekli uyarı yapılarak muayeneden geçirildi. Ağır kusurlu araçlardan eksiklerini tamamlayıp gelmesi istenirken emniyetsiz araçlar ise Almanya'daki uygulamaya trafikten men edilmesi gerekiyordu."
Alman sistemine göre yapılan muayenede, 12 bin 604 taksi ve resmi plakalı otomobilden yüzde 4'ü kusursuz, yüzde 16'sı hafif kusurlu, yüzde 78'i ağır kusurlu, yüzde 2'si ise emniyetsiz çıktı. 175 resmi plakalı kamyon ve kamyonetin ise yüzde 1'i kusursuz, yüzde 8'i hafif kusurlu, yüzde 77'si ağır kusurlu, yüzde 14'ü emniyetsiz bulundu.
Muayene edilen araçların kusurları daha çok ışıklandırma donanımı, fren, şasi ve kaporta, gürültü ve egzos, lastik, jant ve direksiyon sistemi olarak sıralandı.

Almanya'daki uygulamaya göre, Türkiye'deki otomobillerin ancak yüzde 20'sinin trafiğe çıkabilecek durumda olduğuna dikkat çeken Şenkal şöyle devam etti:
"Yüzde 80'inin ise trafikte bulunmasının hem kendi sürücüleri hemde diğer sürücüler için güvenlik sorunu yaratmaktadır. Kamyon ve kamyonetlerde ise, trafikte tehlike arzeden araç oranı yüzde 91 dolayındadır. Birde kamyonların kapasitelerinin üzerinde yükleme yaparak yola çıktıkları dikkate alınırsa ülkemizde meydana gelen kazaların temelinde bakımsızlığın neden olduğu ortaya çıkmaktadır."

İsveçli bir firmayla yeni model arayışlarının sürdüğünü belirten Şenkal şunları söyledi:
"Muayeneye gelmesi gereken araçların, ancak üçte biri geliyor. Üçte ikisi ya muayenesiz olarak dolaşıyor ya da sahte muayene yaptırıyorlar. Sahte muayene, aracını istasyona götürmeden muayenesi yaptırmak isteyen kişilerin, ruhsatı muameleciye vermesiyle gerçekleşiyor. Muameleci sahte mühür ve imzayla muayeneyi yaptırmış gibi gösteriyor. Bu daha sonraki muayenelerde ortaya çıkıyor ve haklarında yasal işlem yapılıyor."

EMNİYET Genel Müdürlüğü Trafik Daire Başkanlığı'yla psikologların ortaklaşa hazırladığı bir raporda, kazaların trafik kurallarının ihlal edilmesi ve şoförlerin kendilerine abartılı bir şekilde güvenmeleri sonucu meydana geldiği ortaya çıktı. Raporda ayrıca hatalı sollama için "Rus ruleti" ifadesi kullanıldı.
Raporda, otobüs kazalarının 17.00 - 06.30 saatleri arasında yoğunlaştığı ve daha çok uykusuz, yorgun, dalgın araç kullanmaktan kaynaklandığı belirlendi. Kazalara yol açan nedenler arasında ikinci sırada yer alan aşırı hızın ise, şoförlerin hava, yol ve trafik durumuna göre süratlerini ayarlamayıp hep aynı sürüş alışkanlığıyla kullanmalarından kaynaklandığı vurgulandı.
Kazaların daha çok transit yolların, şehirlerin cadde ve sokaklarıyla birleştiği eşdüşey kavşaklarda meydana geldiği kaydedildi. Raporda hafif virajlı kesimlerde daha çok yoldan çıkma ve savrulma sonucu meydana gelen kazalarla ilgili olarak, "Şoförler süratli araç kullanma konusundaki güdüsel isteklerine gem vuramayıp yatay ve düşey işaretlere itibar etmemekte ve akıl almaz kazalara sebebiyet vermektedirler" denildi.
Kaza nedenleri arasında yer alan hatalı sollama ise raporda, "Rus ruleti"
olarak adlandırıldı. Hatalı sollamanın tam anlamıyla bir intihar, bir cinayet olduğuna dikkat çekilen raporda, bunun en acı örneğinin 20 Eylül 1997'de Bolu'da 10 kişinin ölümüyle sonuçlanan kazanın olduğu belirtildi.
Karla kaplı yolların aksine ülkemizde otobüs şoförleri, açık ve yağmurlu havalarda daha fazla kaza yapıyor. Bunun temel sebebi ise, şoförlerin hızlarını hava ve yol durumuna göre ayarlamamaları olarak gösteriliyor.

Otobüs kazalarında yolcuların büyük çoğunluğu emniyet kemeri olmaması nedeniyle yaralanıyor. Bu yaralanmalar travma ve kırıklar olarak ortaya çıktığından, raporda otobüslerde emniyet kemeri uygulamasının zorunlu hale getirilmesi öneriliyor. Kazalarda, yolcuların hayatını riske atmasına karşın şoförlerin en az hasarla atlattıklarına dikkat çekilirken yolcular, şoförün kural ihlaline karşı duyarlı olmaya çağrıldı.
Trafik psikologlarının yaptığı araştırmada ayrıca, 19 - 30 yaş arası sürücülerin kuralları daha çok ihlal ettikleri ve dikkatsiz oldukları ortaya konuldu.

CAN ve mal kaybına neden olan trafik kazalarına otobüslerin karışma oranının çok yüksek olduğu belirlendi. Geçen yıl meydana gelen kazalarda, her 100 otobüsten 15'i ve her 100 kamyondan yedisinin trafik kazasına karıştığı saptanırken, sürücü kusurları yüzde 95.74 payla birinci sırada yer aldı. Kazalarda arkadan çarpma asli sürücü kusurları arasında ilk sırada bulunuyor.
Trafiğe kayıtlı 136 bin 219 otobüs ve 614 bin 232 kamyonun bulunduğu Türkiye'de, otobüs, kamyon, tır gibi ağır vasıtalarda ölenlerin oranı, Avrupa ülkelerine göre her yıl yüksek çıkıyor. Kazalarda ölüm oranını azaltma çalışmaları çerçevesinde otobüslerden sonra kamyonlar da sıkı denetime alındı. Emniyet Genel Müdür Yardımcısı ve Trafik Hizmetleri Başkanı Şevket Ayaz, otobüslerin otogar çıkışlarında sıkı denetlendiğini belirterek, kamyonların da nakliyat ambarları, hal, şehir giriş - çıkışlarında kontrol altına alınacağını söyledi.
Kamyon ve kamyon sürücülerinin, alkol, uykusuzluk - yorgunluk, takograf uygulamasına tabi tutulacağını kaydeden Ayaz şöyle konuştu:
"Özellikle takograf uygulamasında bazı aldatmacalar oluyor. Sürücü, takograf arızalı diye arıza kartı takıyor. Kartın tamir için geçici süreyle takılması gerektiği halde, bununla 3 - 4 sene çalışıyor. Bunu önleyeceğiz."
Kamyon sürücülerine, "Gelin, bu akan kanı birlikte durduralım" çağrısında bulunan Ayaz şöyle devam etti:
"Yüklediğiniz malı erken yetiştirip biraz fazla kazanmak için, hayatınızı, başkasının hayatını tehlikeye atmayın."

Geçen yıl kazaların büyük bir bölümü arkadan çarpma sonucu meydana geldi. Arkadan çarpma yüzde 21.91'le ilk sırada yer alırken, bunun yüzde 14.78'le kavşaklarda geçiş önceliğine uymama izledi. Yanlış manevra ise yüzde 12.54 ile üçüncü sırada yer aldı. Sürücülerin tali kusurlarında ise trafiğe çıkmaya elverişli olmayan araçla yola devam etme yüzde 15.52 ile ilk sırayı aldı.

Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Hizmetleri Başkanlığı'nın verilerine göre, geçen yıl meydana gelen 392 bin 661 trafik kazasında beş bin 154 kişi ölürken, 111 bin 56 kişi yaralandı.
Geçen yıl trafik kurallarına uymayan altı milyon 858 bin sürücüye 20 trilyon 215 milyar lira ceza kesildi. Kurallara uymayan 274 bin 109 araç trafikten men edilirken, 121 bin 869 araç sürücüsü mahkemeye sevk edildi.
Trafik ekiplerinin yaptıkları denetimler sonucu, 1997 içerisinde 96 bin 256 sürücünün ehliyeti, alkollü araç kullanmaları nedeniyle geri alındı. Kurallara uymamayı alışkanlık haline getiren ve 100 ceza puanını aşan 3 bin 806 kişinin sürücü belgesine el konuldu. Bunlardan üç bin 717'si bir kez, 85'i iki kez, dördü üç kez 100 puan limitini aştı. Geçen yıl ayrıca 574 sürücünün ölümlü kazaya karıştığı için, 567 sürücünün de beş kez hız limitini aştıkları için sürücü belgelerine el konuldu.