The OthersTrilyonluk Yeşil

Trilyonluk Yeşil

05.03.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:

Trilyonluk Yeşil

Trilyonluk Yeşil

Susurluk raporunda adı "tetikçi ve tahsilatçı" olarak geçen "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ın yaklaşık 10 milyon dolarlık bir servetin sahibi olduğu ortaya çıktı

EMNİYET Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi eski Başkan Yardımcısı Hanefi Avcı'nın CHP İzmir Milletvekili Sabri Ergül'le cezaevinde yaptığı görüşmenin ardından, Antalya ve Ankara'daki evlerine yapılan baskınlar, Susurluk raporunda adı "tetikçi ve tahsilatçı" olarak geçen "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ın yaklaşık 10 milyon dolarlık bir servetin sahibi olduğunu ortaya çıkardı.
Operasyonlar, izine rastlanmayan Yeşil'in yaşayıp yaşamadığını da gündeme getirdi. Bir istihbarat yetkilisi, Başbakan Mesut Yılmaz'ın "Öldürülmüş olabilir" dediği Yıldırım için "Bizim aldığımız duyumlar Almanya ve Avusturya civarında yaşadığı şeklinde" diye konuştu.
Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanvekili Kutlu Savaş'ın Susurluk raporunda, Güneydoğu'daki birçok cinayetin faili olduğu, daha sonra yasadışı suç organizasyonlarına katıldığı saptanan Yıldırım'ın Antalya Lara'daki evine yapılan baskınla hız kazanan araştırmalarda yeni bilgilere ulaşıldı.
Lara'da üç milyar liraya arkadaşı tarafından vekaletle alındığı saptanan dubleks ev sahibi olan Yıldırım'ın toplam servetinin yaklaşık 10 milyon dolar olduğunu belirlendi. MİT tarafından 1996'ya kadar istihbarat elemanı olarak görevlendirilen Yıldırım'ın, söz konusu serveti 1993 - 1996 arasında, batı illerindeki bazı yasadışı mafya gruplarıyla birlikte haraç toplayarak elde ettiği belirtildi.
Yıldırım'ın Lara'daki evinin yanı sıra, Antalya'da mağazası, İzmir'de evi, Serik civarında yatırımları ve çok pahalı bir jeepi olduğu da ileri sürüldü.

Operasyonlarda, Yeşil'in Lara'daki evine 1996 Kasım'ından bu yana gelmediği belirlendi. Bu tarihin, MİT tarafından Kutlu Savaş'a Yeşil ile irtibatlarının kesildiği tarih olarak bildirilmesi dikkati çekti.
Yeşil'e ait Ankara ve Antalya'daki evlerin istihbarat birimlerince uzun zamandan beri bilinmesine rağmen, buralara yönelik yeni operasyon yapılması da dikkat çeken bir başka olgu. Bir kaynak, Yeşil'in Orhan Taşanlar'ın Ankara Emniyet Müdürü olduğu dönemde yakalanıp sorgulandığını, ancak MİT tarafından kurtarıldığını anımsatarak şöyle konuştu:
"Biz, Yeşil ve bunun gibi bazı kişileri sorgulamak için aldığımızda ya da yakın takibe aldığımızda karşımıza ya MİT ya da Jandarma çıktı. Onun için üzerine gitmemiz engellendi. Bunu söylerken bu kuruluşları tüm teşkilat olarak suçlamıyorum. Ancak bu teşkilatlar içinde yer alan bir kısım insan eylemlerini maalesef yasaların dışına taşımışlar. Üst düzey yetkilililer de bazı nedenlerden ötürü bunlara göz yumunca ortaya karanlık ilişkiler çıkmış."
MİT'in Yeşil ile olan bağlantısının bu teşkilat tarafından sağlanan sahte pasaportla da kanıtlandığını belirten yetkili, "Aldığımız duyumlara göre Yıldırım, MİT'in 'Bizimle irtibatı kesildi' dediği 1996 Kasım'ından bu yana Almanya - Avusturya hattında yaşadığı ve buradan işlerini yürüttüğü şeklinde" dedi.

Yıldırım'la halen Giresun Bölge Jandarma Komutanı olarak görev yapan Tuğgenaral Veli Küçük arasındaki ilginç bağlantılar da tekrar gündeme geldi. Bir istihbarat yetkilisi, Susurluk raporunun 95. sayfasında yer alan ve Yeşil'e ait olduğu belirtilen 0 542 2145021 numaralı cep telefonu için şu iddiada bulundu:
"Bu telefon iddia edildiği gibi Yeşil'e değil, Küçük'e ait. Yeşil, Küçük'le bu cep telefonundan konuşmuş. Kutlu Savaş nedense bir yanılgıya düşüp bu cep telefonunun Yeşil'e ait olduğunu yazmış. Oysa bu telefon Küçük'e ait. Dolayısıyla raporun 95. sayfasında bu telefonla yapılan konuşmalardaki isimlerin karşısına Yeşil yerine Veli Küçük ismini yazmak gerek. Yeşil'e ait cep telefonu 0542 2158582."
Emniyet'in yürüttüğü soruşturmalar sırasında Yıldırım'ın yaptığı bazı özel görüşmelerden yeni ipuçları elde edildiği de öğrenildi.

Bir istihbarat yetkilisi, Jandarma eski Komutanı Orgeneral Teoman Koman tarafından varlığı inkar edilen JİTEM'de görev alan bazı subayların da tıpkı Yeşil gibi bazı yasadışı işlere karıştıklarının ortaya çıktığını, ancak asker kimlikleri nedeniyle üzerlerine gidemediklerini söyledi. Bu yetkilinin verdiği bilgiye göre, daha önce JİTEM'de çalışan ve halen İzmir'de görev yapan Sinan adlı jandarma yüzbaşının Ege bölgesinde bazı mafya gruplaşmalarına karıştığı ortaya çıktı. Yetkili, daha önce Güneydoğu'da JİTEM biriminde görev yapan yüzbaşı Sinan'ın karıştığı olayı şöyle anlattı:
"Bir süre önce Bodrum Gümbet'teki bir otelin sahibiyle işletmecisi anlaşmazlığa düşmüş. Her iki taraf da farklı mafya gruplarıyla anlaşmış. Bunun sonucunda otel sahibinin anlaştığı ekip karga tulumba işletmiciyi dışarıya atmış. Ancak bölge polisi otel sahibinin tuttuğu dört kişiyi yakalamış. Bunlardan üçünün astsubay, birinin de itirafçı olduğu ortaya çıkmış. Bu kişiler sorguları sırasında Sinan Yüzbaşı'nın ismini vermişler. Ancak sanıklar astsubay olduğu için emniyet soruşturması başlamadan bitmiş. Bu olay da gösteriyor ki, sistemdeki hatalar pek çok Yeşil yaratıyor."
Öte yandan, 1996'nın son aylarında MİT'le ilişkisinin kesildiği belirtilen Yıldırım'ın teşkilatla bağlantısından dolayı bazı üst düzey MİT yöneticilerinin rahatsız oldukları dile getirildi. Yeşil'in adının teşkilatla ilişkilendirilmesinden rahatsız olan MİT yöneticilerinin bu nedenle, Yıldırım'ın Antalya'daki ortaya çıkarılan eviyle ilgili araştırma yapmak için özel ekip kurduğu öğrenildi.

KEŞFETYENİ
Herkes merak ediyordu sır perdesi aralandı: Harika Avcı'ya ne oldu?
Herkes merak ediyordu sır perdesi aralandı: Harika Avcı'ya ne oldu?

Cadde | 27.05.2025 - 14:39

Bir döneme güzelliği, sesi ve oyunculuğuyla damga vuran, Türkiye’nin kalbinde özel bir yer edinen ünlü sanatçı Harika Avcı, yıllardır süren sessizliğini nihayet bozdu.

Yazarlar