Tunceli'de terör ittifakında çözülme

8. Kolordu Komutanı Korgeneral Kamuran Orhun, "Tunceli'de gıda ambargosu değil, gıda kontrolü mevzu bahis olabilir. Köylüler gıda kontrolünden memnun. Fazla gıda olursa PKK başlarına üşüşücek, köylüleri rahatsız edecek. Uygun bir zeminde gıda ambargosunu kaldırmayı düşünüyoruz" dedi.
50 kadar yerli ve yabancı basın mensubu, Genelkurmay Başkanlığı'nca dün Elazığ ve Tunceli'ye götürüldü. Operasyonların teröristler tamamen yok edilinceye kadar sürdürüleceğini vurgulayan Orhun şunları söyledi:
"Tunceli'deki 200 - 230 örgüt üyesi marjinalleştirildi. Bu yılki en önemli eylem, mayınlama eylemidir. Milli güçlerin bu bölgelere artık gelme zamanıdır. Sosyal önlemler alınmalı. Teröristlerin çoğu işi olmayan insanlardan oluşmaktadır."
1997'deki operasyonlar sonucu, büyük darbe yiyen PKK'nın son durumunun şöyle olduğu belirtildi:
* Terörist gruplar moral bozukluğu içersinde sürekli birbirini suçluyor.
* Bölgede işbirliği halinde bulunan DHKP - C, TİKKO, PKK arasındaki işbirliği bozulmak üzere.
* Tunceli, Bingöl, Bitlis ve Ağrı bölgesinde üstlenmeye çalışan örgütün barınma imkanı ortadan kaldırıldı.
* Teröristler örgütten kaçmak için sürekli arayış içinde. Üst düzey teröristler ise bu kaçışı engellemeye çalışıyor.

Brifingde, Apo'nun konuşmalarından örnekler verilerek, örgütün 1997'de tekrar tasviye durumuna geldiği, toparlanamazsa yok olmaya mahkum olacağı kaydedildi. APO'nun, kendi terörist unsurlarınca öldürüleceği endişesi taşıdığı da ifade edildi.
PKK'nın bölgede marjinal hale geldiği, siyasi kimliğe bürünmesi durumunun Türkiye için çok daha tehlikeli olabileceği belirtilerek, örgütün uluslararası platformlardaki etkinlikleriyle mücadele edilmesi gereklililiği vurgulandı.

8. Kolordu Komutanlığı'nın Elazığ, Tunceli, Bingöl'de, sürdürdüğü Kartal Operasyonu'nda PKK'dan kaçarak devlete sığınan dördü PKK'lı, biri TİKKO'ya mensup beş kişi de basına gösterildi. PKK'lılar, taktik ve ideolojik tıkanma yaşayan örgütün, bin 500'e yakın kadrosunu infaz ettiğini söyledi.
Başbağlar katliamının Sivas olaylarından bir yıl önce planlandığını ve iddia edildiği gibi Sivas'ta yakılan aydınların intikamını hedeflemediğini belirten örgüt üyeleri, askeri elbiselerle yapılan eylemlerde de, halkın askere ve polise karşı kışkırtılmak istendiğini bildirdi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan'la Suriye Devlet Başkanı Hafız Esat'ın iki sene önce Şam'daki görüşmesine tanık olduğunu belirten "Rızgar" kod adlı örgüt üyesi, "Esat, Öcalan'ı ayakta karşıladı. İki saatlik görüşme Şam'da oldu. Esat'ın trafik kazasında ölen oğlu da, PKK'ya yardım ediyordu" dedi.