05.02.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:
KKTC'nin Uğur Mumcu'su olarak tanınan gazeteci - yazar Kutlu Adalı'nın eşi İlkay Adalı, Yeşil lakaplı Mahmut Yıldırım'ın Kıbrıs'ta olduğunu öne sürdü. Adalı, avukat Yavuz Alat sahte kimliği ile Lefkoşa'daki evine gelerek çocuklarının adresini ve telefonlarını isteyen Yeşil için, "Asker gibi konuşuyordu. Bana çeşitli sorular sordu. Sonra da Türkiye aleyhine bildiri dağıtmamızı istedi. Kabul etmedim" dedi.
Abdullah Çatlı'nın defalarca girip çıktığı ve Türkiye'de 11 Şubat'ta kapatılacak olan casinoların taşınmayı tasarladıkları yer olan "Susurluk adası Kıbrıs" yeni bir iddiayla karşı karşıya. Bu iddiaya göre Susurluk kazasının ardından ortaya atılan birçok karanlık olayın içerisinde yeralan ve hakkında İstanbul DGM Başsavcılığı tarafından "Çete" suçlaması nedeniyle gıyabi tutuklama kararı çıkartılan Yeşil lakaplı Mahmut Yıldırım KKTC'de bulunuyor. 7 Temmuz 1996 tarihinde evinin önünde öldürülen Kutlu Adalı'nın eşi İlkay Adalı, Yeşil'in Toplumsal Kurtuluş Partisi'nin yayın organı olan Ortam gazetesinden aradığını söyleyen bir kişinin aracılığıyla gazeteci olarak 4 Kasım 1997 tarihinde evine geldiğini öne sürdü.
İlkay Adalı, esmer ve uzun boylu olarak tarif ettiği Yeşil'in kendisinden Kutlu Adalı Vakfı'nı kullanarak Türkiye aleyhine bildiri dağıtmasını istediğini belirterek, "Dağıtılacak bildirinin fotokopisini aldım. Bu bildiriyi dağıtmamız halinde bize para ve araba temin edeceğini söyledi. Yanlış kapıya geldiğini söyledim. Benden çocuklarımın ev adreslerini ve telefonlarını istedi. Asker gibi konuşuyordu. Konuşmamız devam ettikçe kendisinden şüphelendim. Bu nedenle kimliğini görmek istedim. Bana üzerinde Yavuz Alat yazan avukat kimliğini gösterdi. Kars doğumluydu" dedi. Bu konuyu Kıbrıs'a gelen Susurluk Meclis Araştırma Komisyonu üyesi Fikri Sağlar'a da anlattığını, yaptıkları araştırma sonucunda baroya kayıtlı böyle bir avukatın olmadığını belirlediklerini söyleyen İlkay Adalı,"Yavuz Alat isimli kişinin ölü bir şahıs olduğunu anladık. Eşimin öldürülmesinden sonra sürekli taciz ediliyoruz. Evimize ateş açıldı. Köpeğim dövülerek öldürüldü. Ancak bütün buna rağmen bir kez olsun polis evimize gelmedi" dedi.
Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve başyazarı Abdi İpekçi'yi öldürmek suçuna iştirak ettiği iddiasıyla halen tutuksuz olarak yargılanan Oral Çelik'in talip olduğu Kıbrıs'taki Güzelyalı Oteli'nin sahibi Mehmet Cuma sert çıktı. Cuma, "Değil işletmeyi ona devretmek, bu insanlarla yanyana görünmek bile istemem. Çok ayrı dünyaların insanlarıyız" dedi.
Girne Güzelyalı Turistik Tesisleri Şirketi Limited'in yönetim kurulu başkanlığını yapan Mehmet Cuma ile İstanbul Ataşehir'deki evinde görüştük. Mehmet Cuma, Girne'deki Güzelyalı Oteli'ni 69 ortağın biraraya gelip koydukları sermaye ile yaptıklarını belirtiyor.
Uyuşturucu ticareti yaptığı iddia edilen ve bir oğlu da halen Londra'da eroin kaçakçılığı suçundan tutuklu bulunan Erdoğan Kanioğlu'nun otel işletmesine nasıl dahil olduğunu bilmediğini söyleyen Mehmet Cuma şöyle konuştu:
"Benim muhatabım Birinci Turizm'dir. Erdoğan Kanioğlu beni ilgilendirmez. Şirketler Mukayyitliği'nden aldığımız ortaklar listesinde de bu şahsın adı yoktur. Sözleşmeye göre Birinci Holding bizim iznimiz olmadan devir filan yapamaz. Oral Çelik ve bu kişileri bize gönderen Erdoğan Kanioğlu'dur. Davalar bitince onları kapının önüne koyacağım."
Oral Çelik'in avukatı olduğunu söyleyen Yusuf Zafer'in bir süre önce kendisini arayarak Güzelyalı Oteli'ne talip olduklarını ifade ettiğini anlatan Mehmet Cuma,"Kendisine sözleşmeyi mahkeme kararıyla sona erdirmeden başkalarıyla görüşmemizin sözkonusu olmadığını söyledim. Oral Çelik ismini ortaya atarak göz korkutmak istiyorlarsa boşa çabalıyorlar. Ben kuru gürültülere pabuç bırakacak bir adam değilim. Ortaklarımızın hepsi buraya helal para koydular. Ben bu insanları ikna ettim. Haklarını sonuna kadar korumak da benim görevimdir" şeklinde konuştu.
Bu arada, öldürülen MİT mensubu Tarık Ümit'in hissedarlarından olduğu ve kara para akladığı iddia edilen First Merchant Bank'ın (FMC) kamuoyunda yarattığı izlenim nedeniyle taşındığı yeni binasının KKTC eski başbakanı ve Meclis Başkanı Hakkı Atun'un gelini Şerife Muhtaroğlu'na ait olduğu öğrenildi. Başbakanlığı döneminde babası Münir Muhtaroğlu'nu kayınpederi Hakkı Atun'un müsteşar yapmasını sağlayan Şerife Muhtaroğlu'nun Lefkoşa'nın en işlek iş merkezlerinden biri olan Kurtuluş Altay'daki eski yerinden Şerif Arzık Sokak'a taşınan FMC'ye bu binayı uzun süreli olarak kiraladığı belirlendi.