İzmir’in biricik İtalyanı

Hiç İzmir’e gidilir de Venedik Pizza’ya uğramadan geçilir mi? Büyük hata! Pizza Venedik İtalyan mutfağının en güzel örnekleriyle, şık ve rahat ortamıyla İzmirlilere İtalya’yı taşıyor


       Pizza Venedik, Ege’nin incisi İzmir’de açılan ilk İtalyan restoranı. Kurulduğu zaman şimdikinden oldukça küçük ama yine kendine özgüydü. 1989’da büyük bir revizyondan geçerek bu güzel haline kavuştu. Yazdıklarımdan da anlayacağınız gibi ben buranın çok uzun yıllardır müşterisiyim. Hep memnun ayrıldığım Venedik’i sizinle paylaşmaktan da hoşnutum.
       İkinci Kordon’da Alsancak’tan Konak istikametine giderken, Fransız Kültür Merkezi’ne gelmeden önceki sokak içinde konumlanmış Venedik. Trafiğe kapalı bir sokakta olduğu için rahatça dışarıda oturabilirsiniz. Ben cehennem sıcaklarının yaşandığı günlerde oradaydım ve klimalı iç mekanı tercih ettim. Öğlenleri kalabalık oluyor ama garson sayısı yeterli ve beklemiyorsunuz. Çevredeki işyerlerinde çalışanlar, özellikle bankacılar, İtalyan Konsolosluğu mensupları tarafından tercih ediliyor. Benim gibi, İzmir’den ayrı düşmüş ama yılda iki kez mutlaka uğrayan müşterileri de var.
       Dekorasyon ahşap ve ferforje ağırlıklı. İçeride ahşap masa ve sandalyeler olduğu gibi banklardan oluşan dörder kişilik oturma gurupları da var. Masalar alt katta tavandan sarkan ferforje abajurlarla, üst katta duvardaki aplik ve spotlarla aydınlatılıyor. Diğer bazı İtalyan restoranlarında olduğu gibi ışık insanı yormuyor. Tavana, işletmenin sahibi Ahmet Günter Sezener’in “dinazorun kemikleri" dediği masif meşe kayıtlar monte edilmiş, bu da mekâna sıcak bir hava vermiş. Masaların arasında servisi kolaylaştıran tezgâhlar var. Müzikler İtalya orijinli. Merak etmeyin, sesini fazla açmıyorlar!
       Yemeklerden ne haber diyorsanız tek bir yanıtım var: Mükemmel. Masaya oturduğunuzda tuzlu acı pul biberli zeytinyağı ve sıcak ekmek getiriyorlar. Bu özellikli ekmekler günlük üretiliyor, kırmızı şerit biberlisi, çiğdemlisi, zeytinlisi var. Artık o gün size hangisi denk gelirse. Fırında mantarı mutlaka deneyin. İtalyan sebze çorbasını (minestron) tavsiye ederim. Yirmi çeşit pizzanın içinden seçiminizi yapmakta zorlanacaksınız. Üstelik özel soslu yeni pizzalar da yoldaymış.
       Bunların en önemli özelliği hamurunun ne ince ne de kalın oluşu. On beş farklı et tabağı sipariş edebilirsiniz, hepsi de birbirinden güzel. Özellikle Filetto Oskar bir harika. Günter Bey mutfağına bonfileden başka et sokmadığını söylüyor. Orijinal İtalyan parmesan peyniri kullanılarak yapılan makarnalar ise kendi imalatları. Zaten çok büyük bir imalathaneleri ve soğuk hava depoları varmış. Her şey kaliteden ödün vermemek, standardı tutturmak ve mutlak müşteri memnuniyeti üzerine kurulmuş.
       Bostanlı’daki şubelerinde balık da yiyebilirsiniz. Kışa doğru ayrıca bir balık restaurantı da açmayı düşünüyorlar. Tatlıda tercihinizi Panna Cotta’dan yana kullanın, tabi tiramisudan vazgeçemeyenlerden değilseniz. Yemek sonrası içkisi (digestive) sorbeyi sakın es geçmeyin. Limonlu ve portakallı iki çeşidi var. Nasıl bir şey olduğunu merak ediyorsanız: Limonlu dondurma, votka, limon suyu ve süt mikserde karıştırılıyor. Umarım sorbeyi tatmak konusunda İzmirliler gibi tutucu davranmazsınız. Bir de, benim hayatta içtiğim en güzel cappucino’yu yapıyorlar.
       Çok keyifli vakit geçireceğinize inandığım Ristorante Pizzeria Venedik’e kesinlikle uğrayın. Kredi kartı geçiyor.
       Adres: Alsancak: 1382 sok. No:10 A/B Alsancak - İzmir Tel: (0232) 422 27 35
       Bostanlı: Ceniz Topel Cad. 30/1 Bostanlıizmir.
       Tel: (0232) 336 23 00