Filiz Akın’ın Bodrum sofrası
“Bodrum’daki sebzeler, meyveler, deniz ürünleriyle farklı yemekler hazırlama imkanı varken, lokantalarımız neden belledikleri üç çeşidi sunarlar anlamıyorum” diyen Filiz Akın’dan rica ettik, bize harika bir “Bodrum sofrası” hazırladı
Filiz Akın’ın Bodrum yeşilliklerinden hazırladığı mevsim salatasına kıtır kıtır kol böreği çok yakışmıştı.
Ağustos başından itibaren çocuklu yazlıkçılar okul telaşıyla Bodrum’u terk etmeye başladı. Zaten topu topu iki ay iş yapan lokantalar da boşaldı. Bodrum artık “sonbahar keyfi” meraklılarına kaldı.
Ancak Bodrum’da uzun süre yaşayanlar lokantaların menülerinin bir örnekliğinden, menülerdeki yemeklerin baştan savma hazırlanmasından yakınıyor. Farklı yemekler sunarak veya bilinen yemekleri farklı hazırlayarak, değişik lezzetlerle müşterileri memnun etmek zahmetine katlanan lokanta neredeyse yok.
Ünlü sanatçımız Filiz Akın, Bodrum’da yazlık komşumuz. “Lezzete Merhaba” isimli bir yemek kitabı yazdı. Yemekte lezzet önemli. Kitapta hem evlerde hazırlanabilecek hem de her lokantanın menüsüne girebilecek yemeklerin tarifleri var. “Bodrum’daki lokantaların aşçıbaşıları sizin yemek tariflerinize göre menülerini zenginleştirseler ne iyi olur” diyerek lafa girip sonunda Filiz Akın’a “söylemden vazife çıkardık”. “Bodrum’da lokantaya gidenlerin memnun olabileceği bir sofrada neler olabilir?” diyerek takıldık. O da bize bir Bodrum sofrası hazırladı.
Asma yaprağına sarılmış bebek enginar çok lezzetli
Filiz Hanım’ın Bodrum Sofrası’nda yemek, taze bakladan hazırlanmış fava ile başladı. Taze bakla dondurularak saklanmış. Bakla haşlanırken, dereotu sapı ile birlikte kaynatılmış. Tadı lokantalarda yenilen, çoğuna patates püresi katılan favalardan çok farklı idi. Favadan sonra asma yaprağına sarılmış bebek enginar yedik. Bebek enginar haşlanmış, üzerine az miktarda iç pilav konulmuş. Sonra asma yaprağı ile paketlenmiş. Pek lezzetli bir enginarlı giriş yemeği olmuş.
Üçüncü giriş yemeği ufacık patlıcanlarla yapılmış, bol karamelize soğanlı, kavrulmuş dolma fıstığı ve kuru üzüm ile tatlandırılmış imambayıldı idi. Bu klasik zeytinyağlı yemek nedense lokanta menülerine
bir türlü giremiyor.
Derken efendim, Bodrum’un yerel yeşilliklerinden kocaman bir çanak mevsim salatası... Yeşillikler kıtır, bu önemli ama daha da önemlisi salatanın sosu. Salata ile birlikte, açma hamur ile hazırlanmış, bir bölümü kıymalı, bir bölümü peynirli, bir bölümü yerel otlarla yapılmış kol böreği. Kıtır kıtır kızarmış. Salata ile birlikte bu böreği yemek pek lezzetli oluyor.
Evde açılan hamurla yapılan eriştenin tadı bir başka
Geldik ana yemeğe… Ana yemek, ıstakozlu ev eriştesi. Evde açılan hamurla hazırlanan eriştenin tadı bir başka oluyor. Eriştenin üzerinde mevsimine ve de temin edilebilme durumuna göre ıstakoz parçaları oluyor. Istakoz yoksa sinarit balığı pişirme kağıdı içinde fırınlandıktan sonra tavada mantar ve domatesle çevrilerek eriştenin üzerine konulursa güzel bir lezzet veriyor.
Filiz Hanım’ın sofrasının tatlıları ise Gündoğan pazarından alınan yerel erik ile hazırlanmış crumble ve çilekli parfe idi.
Filiz Akın “Bodrum’daki yerel sebzeler, yeşillikler, meyveler, peynirler, deniz ürünleriyle farklı yemekler, salatalar, tatlılar hazırlama imkanı varken, bizim lokantalarımız neden belledikleri üç çeşide bağlı kalırlar anlayamıyorum” diyor.