Birkaç yapıcı eleştiri dışında Flamingo’dan mutlu ayrıldık. Burası işletmecileri, dekoru, mutfağı, servisi ve müziği ile “genç” bir lokanta
İstanbul’da Ceylan Intercontinental otelinin giriş katında bir lokanta açıldı. İsmi, Flamingo. İşletmecileri ile, dekoru ile, mutfağı ile, servisi ile ve de yapılan müzik ile “genç” bir lokanta. Farkılığını gençler görmüş olmalı ki sessiz sedasız açılmasına rağmen akşamın erken saatlerinde dolmaya başlıyor. Flamingo’yu Aliye Turagay ve Emre Şen açmışlar. Biri salonun, öbürü mutfağın sorumluluğunu üstlenmiş.
Aliye Turagay ile eşi Hollanda doğumlu Joost Rooijmans, Beyoğlu Erol Dernek Sokak’ta eski bir binanın yüksek tavanlı giriş katında 8 isminde bir kahve-lokanta-bar açmışlardı. Daha sonra Tepebaşı’nda Bird isimli bir restoran açtılar. Bu lokantayı dört yıl işlettiler.
Emre Şen ise Şile yolundaki Lavanda isimli 13 odalı butik aile otelinin sahibi ve işletmecilerinin oğlu. Bu otelin küçük lokantasının şefliğini de yapıyordu. Mutfak Akademisi’ni bitirdikden sonra Mehmet Gürs ve Michelin yıldızlı şef M. Gorala’nın yanında kendini geliştiren Emre Şen’in yemekleri pek beğeni görüyordu.
Zengin ithal peynir ve şarküteri menüsü
Flamingo’nun 150 kişilik kapalı bir salonu ve de 100 kişilik bir bahçe bölümü var. Salonun içine uzun bir bar tezgahı oturtulmuş. Arka bölüme açık bir mutfak yapılmış. Mutfağın yanında bir pizza fırını oturtulmuş. Biz bir arkadaş grubu ile akşam üzeri gittik. Erken bir akşam yemeği yedik. Masamız açık mutfağın önünde idi. Böylece mutfak trafiğini izleme imkanımız da oldu. Salonun servis sorumlusu Bird restorandan transfer Sertan Özarslan. Bizim masamız ile Tuba Güney ilgilendi.
Flamingo’nun zengin bir ithal peynir ve şarküteri menüsü var. Çok şık şekilde servis edilen peynir ve şarküteri tabakları 16-26 lira arasında. Flamingo yapımı ekmek çeşitleri ile peynir ve şarküteri çeşitlerini yemek pek zevkli oluyor. Soğuk başlangıç çeşitleri de pek lezzetli. Dana carpaccio, köy ekmeği üzerinde burrata peyniri, az pişmiş dana eti dilimleri vitello tonnato,
ev yapımı ördek ciğeri 26-26 lira arasında. Doyurucu salata tabakları 22-24 lira arasında, sekiz çeşit salataları var. Makarna ve rizottoda iddialı olduklarını söylüyorlar. Deniz ürünlü makarna ve rizottoda fiyatlar 50 liranın üzerine çıkıyor. Ördekli ve mantarlılar 36-40 lira arasında. Kuzu ve dana etleri 56-62 lira arasında. Tavuk 36 lira, Fransa’dan confit ördek budu 70 lira, dana pirzolası 76 lira.
“Müzik yüksekti” diye sızlananlara göre değil
Flamingo’nun konsepti, yüksek müzikli bir lokanta olarak belirlenmiş. “Masada konuşamadık” diyerek sızlanacaklara göre bir yer değil. Canlı bir mekandan hoşlananların beğeneceği bir ortam var. Masamıza getirilen peynir, şarküteri tabaklarına ve soğuk başlangıçlara bayıldım. Ördek ciğerini çok beğendim. Tek eleştirim ahtapot carpaccio’nun biraz sert olması idi. Ana yemek olarak pirzola istedim. Pirzolanın eti de pişirilmesi de ortanın altında idi.
İşletenler eğer Flamingo’yu “sıcak” mutfağı ile de öne çıkarmak arayışında iseler mutfağı geliştirmeye mecburlar. Lavanda’da 25-30 kişiyi ağırlayan Şef Emre Şen, burada 200-250 kişiyi ağırlamanın yükü altında. Mutfak imkanları kısıtlı, baca yok, kömür ateşi yakamıyorsunuz. Madem mutfak menüye uymuyor, o halde menü mutfağa uydurulacak.
Bu yapıcı eleştiri bir yana Flamingo’dan mutlu ayrıldık. Dostlarımızla tekrar gideceğiz; farklı, genç bir lokanta.