Angela Merkel, o narin bedeniyle dünyanın en büyük üçüncü ekonomisini yönetiyor. Almanya’nın ihracatı narin mi narin. Takriben 1.5 trilyon dolar; yani bizimkinin 9-10 katı kadar. Son yıllarda ABD ekonomisi daralırken, Almanya Merkel’in politikalarıyla sapasağlam durdu. Mıh gibi. Geçen yıl bütçe 270 milyar dolar fazlalık verdi.
Bizim ise fıtratımız farklı tabii. Nüfus neredeyse eşit olsa da Alman ekonomisinin beşte biri kadarız.
Aung San Suu Kyi, o narin bedeniyle bizde hiçbir siyasetçinin yapamadığını yaptı. Burma’da başlattığı demokrasi hareketiyle darbeci generalleri alt etti. Yıllarca pes etmedi. Kolay olmadı tabii. Suu Kyi, tam 21 yıl ev hapsinde yaşadı; çocuklarını göremedi; ailesinden, yoldaşlarından uzak kalarak cuntacıların bütün eziyetlerine katlandı.
Bizimkilerin fıtratı farklı tabii. Türkiye’de siyasilerin askere karşı tutumu, ”Dereyi geçene kadar ayıya dayı deme” şeklindedir. Pek azı gerçekten cuntaya veya askeri vesayete kafa tutmuş; neredeyse tümü darbe süreçlerinde ”Paşam, var mı başka emriniz?” havasına geçmiştir. Ama ne hikmetse, askerin gücü azalmaya başlayınca hepsi aslan, kaplan kesilir, ”attık-tuttuk” diye kahramanlık destanları yazar.
Facebook’un CEO’su Sheryl Sandberg, iki çocuk annesi. Hamileliği sırasında da, doğurduktan sonra da bu dev şirketin yönetimini büyük bir azimle başardı. Kadınların farklı bir doğasının olmadığını, çocuk yapsalar da, regl olsalar da kariyer merdiveninin tepesinde erkekler kadar başarılı olduğunu anlatan ”Sınırları Zorla” (Lean In) kitabı, Wall Street’ten Silicon Vadisi’ne kadar dünya şirketlerini yöneten yüzlerce kadının anayasası. Sayıları yüzlerceydi, artık binlerce.
Tabii bizimkileri fıtratı farklı. Kadınların üst yönetimde eşit temsil edildiği Facebook’un 173 milyar dolarlık piyasa değeri, çoğunlukla erkeklerin yönettiği Türk ekonomisinin toplam ihracatından büyük, 75 milyonluk nüfusuna karşı total hacminin neredeyse beşte biri. Bir de buradan yakın lütfen.
Yahoo’nun CEO’su Marissa Mayer, İspanyol Savunma Bakanı Carme Chacon gibi görevinin başındayken doğum yaptı.
Hillary Clinton, 2016’da dünyanın en güçlü ülkesi ABD’nin başına geçmek için en güçlü aday; bu hafta Chuck Hagel’dan boşalan ABD Savunma Bakanlığı için adı geçenlerden biri ise, savunma müsteşarlığı yapmış Michele Flournoy. Yanlış duymadınız; seçilirlerse biri Beyaz Saray, diğeri Pentagon’un patronu olacak
Kısacası, bu işler tarlada kazma sallamaya benzemez beyler. Ne hazin ki Müslüman Kardeşler ruhunu demode bir Osmanlıcılıkla birleştiren Ankara, fıtratı gereği ne dünya için ne de kendi bölgesi için belirleyici bir unsur olamamış, orta yaşlı ve bıyıklı erkeklerin yönetimdeki ağırlığı nedeniyle uluslararası alandaki tek servetini “İncirlik’i vermem ha!” kaprisine indirgemiştir.
O da fıtratı gereği herhalde...
Özay Şendir
Garipçeli Lütfi Reis'in başarısı...
4 Temmuz 2025
Cem Kılıç
Çocuk işçiliği ile mücadele
4 Temmuz 2025
Abbas Güçlü
Eğitimin dünü, bugünü, yarını
4 Temmuz 2025
Zafer Şahin
AK Parti’nin tek rakibi 3 harfliler
4 Temmuz 2025
Mehmet Tez
Yılın müzik olayı: Oasis bugün birleşiyor (bir aksilik olmazsa…)
4 Temmuz 2025