Ayşe Gökçe Susam

Ayşe Gökçe Susam

milliyetege@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

“EVET sayın İzmirliler, dünden beri İzmir/Bornova’da yaşanmış olan olayın kişilerinin nereli olduğunu birçok basın yayın kuruluşunda araştırdık. Çok teşekkür ederiz ki basın yayın kuruluşlarında çalışan arkadaşlarımızdan aldığımız haber üzerine canilik yaparak kediyi öldüren kişilerin İzmirli olmadıkları, İzmir’e okumak için geldikleri belirttiler. Tüm İzmirliler paylaşın, yayınlayın kendi profilinizde böyle bir caniliğin İzmir, İzmirlilere ve İzmir’i sevenlerin üzerine kalamaması gerekiyor...” (*)

“Bu zavallı yaratık nereli”
Bornova’da bir üniversite öğrencisinin bir kediyi eziyet ederek öldürmesini gösteren videonun paylaşıldığı internet sayfasında yer alan yorumlardan iki örnek yukarıda okuduklarınız. Ben okuyunca önce bir afalladım.
Bir hayvana eziyet edilmesini protesto eden, Türkiye’de bu konudaki yasal düzenlemelerin ve genel kültürün çok yetersiz oluşunu eleştiren bir sürü makul, yerinde tepki bir araya gelmiş diye sevinirken, bu da neyin nesiydi şimdi?

Suçu ötekine atmanın hafifliği
Bir sahipsiz hayvancağızın daha acımasızca öldürülmesi...
Gencecik bir üniversite öğrencisinin, bunu bir eğlence olarak görebilecek kadar ruh hastası olması...
Tüm bu dertlerden geçip, kediyi öldürenin nereli olduğuna takılabilmek, sizleri de çok şaşırtmıyor mu? Yoksa çoktan bu şoven, aşırı milliyetçi ya da memleketçi, ayrımcı dili içselleştirdik mi?
İnternette yer alan bu ve benzeri bir çok yoruma bakarak, kediyi öldüren U.G., Erzurumlu, Tekirdağlı, Muşlu ya da Diyarbakırlı olsa, tüm İzmirliler olarak rahat bir nefes mi alacağız? Topu “öteki”ne atıp, “medeni” memleket olmanın gururunu mu yaşayacağız?
Oysa ne vahşetin memleketi var, ne de insanlığın...

Haberin Devamı

FRANSIZ BASINITürkiye’de, İzmir’de bu tartışmalar sürerken, 19 Ekim tarihli 20 Secondes adlı bir Fransız gazetesinde bir haberle karşılaştım.
Haber şöyle: Bir İngiliz kadın çöp tenekesinin yakınında bir kediyi önce sevip sonra çöpün içine atmış. Güvenlik kameralarına yansıyan bu görüntülerin internette dolaşmasının ardından kadın yakalanmış ve yasalar gereği hayvanlara eziyet etmekten bir yıl hapse, 23 bin 500 Euro para cezasına çarptırılmış ve ömür boyu hayvan sahibi olmaktan men edilmiş.
Fransız gazetesinde bu haberin işi ne, diyorsanız şöyle anlatayım; Haber, İngiltere’de yaşanan bu olay ve İngiltere yasalarından hareketle Fransa’daki yasaların bu konudaki eksikliklerini tartışıyordu. Bizim de buna ihtiyacımız yok diyebilir miyiz?
Artık, hayvan haklarının Kabahatler Kanunu’nda sadece para cezası olan bir suç olmaktan çıkartılıp, Ceza Kanunu’nda ele alınmasının zamanıdır.
Bu, hayvan sevgisi ve hayvan hakları bilincinin Türkiye’de geliştirilmesi açısından da önemli bir ilk adım olacaktır.

Haberin Devamı

(*) Metnin yazımındaki hatalara dokunulmamıştır