Can Dündar

Can Dündar

candundarada@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Evde bir tedirginlik olmuştu haliyle...Sereserpe bir günah gibi gezinmişti "Benerci" odanın içinde...Herkes "Birisi duyacak" diye gerilmişti.Ben bu tedirginliği ç"zmeye çalışırken babam: "O, bir komünist" demişti.* * * Daha 13 - 14 yaşlarında olmalıyım. Handan halam gelip Nazım' ın "Seçme şiirler" kitabından ilk dizeleri kulağıma fısıldadığında... Okul çıkışı 4 ülkücü 2 koluma girip, bir ara sokakta vahşice tekmelemişlerdi, Nazım okuyorum diye...Yıllar sonra Türkeş, MHP kurultayında onun şiirini okuduğunda yaralarım henüz iyileşmemişti.Bütün bunlardan sonra bugün, şairin 100. doğum yıld"nümünde - inadına, ama hayli gecikmeyle - onun belgeselini yapıyor olmak nasıl tarifsiz bir duygu bilseniz...* * *Aylardır onun sürgündeki ayak izlerini takip ediyorum.Bulduğum noktaları birleştirince kağıdın üzerinde "yalnız bir adam" silüeti beliriyor.Onun üç yüzü var:Biri komünist, biri şair, "bürü aşık...O, üç fasılda da yalnız... "Komünist" diye Türkiye'de hapsedilmiş; ama Türkiye Komünist Partisi'nce de "Komünist değil, Troçkist" diye afaroz edilmiş... Stalin' in Sovyetler'inde de "muhalif" kimliğiyle yalnızlığa itilmiş. "Şair" liği deseniz, vezniyle, hecesiyle, içeriği ve "fkesiyle yalnız Nazım... Kendinden sonraki şairleri onunla kıyaslanma talihsizliğiyle başbaşa bırakacak güçlü, "zirvede tek başına..." bir şair... "Aşık" lığı?.. Her kadınının kulağına c"mertçe "En çok seni sevdim" i fısıldamasına ve neticede arkasında kırık d"kük ilişkilerden kalabalık bir "kadınlar mezarlığı" bırakmasına rağmen, bilinen o ki, aslında "en çok" sevdiği, kendi içinde büyüttüğü ve şiirine damıttığı o "sevme hali"... Dolayısıyla orada da yalnız... alabildiğine...* * *Bu üçünü birbirinden ayırmanın yolu yok;...şiirini kavgasından, kavgasını aşklarından, aşklarını mısralarından... "Ah komünist olmasaydı", "Kadınlarını aldatmasaydı", "Keşke buradan kaçmasaydı" yok! "Seçmece yok." Bütün bunların bileşkesi şair...Nihayet 100. yılda ve doğu tarafına devrilen çürük bir duvarın yardımıyla, hayatını zehreden o kasvetli ambargoyu deldi Nazım...Türkiye, "şiir yazdı" diye dünya çapında bir sanatçıyı 17 yıl hapsetmenin utancını, Kültür Bakanı'nın "zrü ile "rttü.Ama şimdi bir başka tehdit bekliyor onu:İçinin boşaltılması!...Fikriyatının sert bir kabuk gibi soyulup içinden çıkan "hazmı kolay" şiirlerle "zararsızlaştırılması"... Bugün korkusuz bir coşkuyla şiirini dilden dile türkü türkü gezdiren kitlelere rağmen o, bu fasılda da yalnız, ne yazık ki...Bu yalnızlığın belgeselini yapabildik ya, "™lsem gam yemem gayrı"... Sağol halacığım!.. candundar@superonline.com Sonra lisede esaslı bir dayak yedim onun yüzünden...