Can Dündar

Can Dündar

candundarada@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Hayatının dizginlerini elinden kaçırdığında ardındaki toz bulutuna bakmadan kapıyı çarpıp çıkanları severim ben...
Aidiyet hissetmediği bir barınakta uysal bir sallabaş olarak tutunmanın iç burkan rahatlığını elinin tersiyle iterek itaatkar kalabalıkların aksi istikamette rüzgara karşı yürüyenlerden yanadır yüreğim...
Onlar, çoğumuzun en derine gömdüğü tepkiyi yiğitçe sergileyerek bir iç isyanı ateşler, karşılığında "hain" damgası yerler.
Partide de böyledir bu, ailede de, ülkede de...
Öyle bir an gelir ki, asıl kalmak "ihanet"tir.
Çekip gitmeye olsa olsa "cesaret" denilebilir.

* * *

İtiraf edeyim ki, ben Bülent Ecevit'i de o isyankar kavme mensup olduğu için sevmiştim. En kritik noktada ilkeleri veya gururu uğruna ceketini alıp gitmesini bilen soylulardandı o da...
Ama önceki gün, kendisine uzattığı elini vebalıymışçasına parmak uçlarından tutarak sıktığı kadın, bayrağı ondan devraldı.
Karşıyaka mezarlığının karşı yakasında toplanan DSP kurultayında koca salon, "Değişmez genel başkan"ın korkusuyla suskunluğa bürünmüşken mavi üniforma giydirilmiş 8 - 10 zevzek "Hain dışarı" tezahüratıyla dışarı attılar genel başkan adayı Sema Pişkinsüt'ü...
Saat 15.15'ti.
Pişkinsüt, kongre binasının VIP salonuna sığınmıştı. Üzerinde siyah takım elbise, arkasında hırpalanmış bir oğul, elinde yapamadığı konuşma metni vardı.
Bir süre sohbet ettik. "Çekip gitmeyi düşünüyorum" dedi.
Bir baskında bulduğu sopayla karakolların gizli dünyasını aydınlattığı gibi elinde bükerek sopa haline getirdiği konuşma metniyle de partisinin ruh halini ortaya çıkarmıştı.
Gülümseyerek çıktı ve gitti.

* * *

Peki bitti mi?
Bence yeni başlıyor.
Çünkü Pişkinsüt'ün konuşabilmesi için bile el kaldırmaya cesareti olmayanlardan 86'sı, sandıkta biraz da "sinsice" gösterdi tepkisini...
Bir DSP milletvekili, kurultaydan önce "Pişkinsüt'ün oyu kadar, Ecevit'in ve geçersiz oyların sayısı da önemli" demişti.
Ecevit önceki kongrede sadece 6 fire vermiş, 922 oyun 916'sını almıştı.
Bu kez toplam 1189 delege vardı.
Pişkinsüt, ekibiyle salonu terk ettiği halde 86 oy aldı.
105 delege oy kullanmadı.
35 delege geçersiz oy verdi.
"Protesto oyları"nın toplamı 226'yı buldu.
Yani?
Her 5 delegeden 1'i mevcut yapıyı - DSP tabiriyle - "içine sindirememiş" durumda.
Delegelerini 2 - 3 süzgeçten geçirerek seçen bir parti için ciddi fire...
Sayım bittiğinde bir muhalif milletvekili "Potansiyel çıktı ortaya" dedi, "Artık sindirmeye çalışsalar da bu tepki büyür kendi içinde"...

* * *
Aslında zordur çekip gitmek...
Kapıyı çarpıp çıktınız mı dışarıda en hafifinden "hain" damgası, en ağırı, serseri tokadı yersiniz.
Ancak kaç kapıyı çekip çıkarsanız, hayat misliyle yeni kapılar açar önünüze...
"Cesaret"iniz, sizin için "ihanet" değil, ama başkaları için "felaket" olur.