Yarın çocuklarınız üniversite sınavına girecek. Neler hissedeceklerini daha iyi anlayabilmeniz için aşağıdaki 10 soruyu onların alışık olduğu yöntemle yanıtlamanızı rica ediyorum. 3 dakikanız var. Süreniz başladı. * * *1) Bu yıl üniversiteye girmek için başvuran öğrenci sayısı, üniversiteye girebileceklerin kaç katıdır? a) 1 b) 2 c) 3 d) 3 katından fazla 2) Yarınki sınavın sonunda kaç öğrenci açıkta kalacaktır? a) 100 bin b) 500 bin c) 1 milyon d) 1 milyondan fazla 3) Önlem alınmazsa 2023 yılında üniversite kapısına yığılacak öğrenci sayısı ne kadardır? a) 2 milyon b) 4 milyon c) 5 milyon d) 6 milyon 4) Geçen yıl aile başına ÖSS'ye harcanan para tutarı ne kadardır? a) 1 milyar lira b) 1.5 milyar lira c) 2 milyar lira d) 2.3 milyar lira 5) Geçen yıl ailelerin ÖSS için harcadıkları toplam para ne kadardır? a) 4 milyar dolar b) 6 milyar dolar c) 8 milyar dolar d) 8 milyar dolardan fazla 6) Son 15 yılda ÖSS için dershanelere akıtılan para tutarı ne kadardır? a) 10 milyar dolar b) 20 milyar dolar c) 30 milyar dolar d) 35 milyar dolar 7) Son 15 yılda dershanelere akıtılan parayla Koç ve Sabancı üniversiteleri ayarında kaç üniversite yapılabilirdi? a) 24 b) 35 c) 48 d) 69 8) Çocuklarımızı üniversiteye hazırlamakla görevli öğretmenlerin yüzde kaçı "Dershaneye gitmeden üniversite sınavını kazanmak mümkün değildir" görüşündedir? a) 24 b) 32 c) 45 d) 53 9) Bir öğrenci ÖSS sınavı için günde ortalama kaç test sorusu çözmektedir? a) 20 b) 50 c) 100 d) 100'den fazla 10) Öğrencilerin yüzde kaçı "Hayatımda ÖSS sınavından daha önemli bir şey yok" demektedir? a) 20 b) 30 c) 50 d) 60 * * *Cevap anahtarı: Bütün soruların cevabı (d) şıkkıdır. Kaç puan aldınız bilmiyorum, ama çok şey öğrenmiş olmalısınız. Ben testteki bilgileri Türk Eğitim Derneği'nin bu yıl yaptığı harika araştırmadan aldım: "Türkiye'de Üniversiteye Giriş Sistemi Araştırması", zor bir denklem üzerine kurulmuş: "Hayat=180dk?" Yani bütün hayatımızı o korkunç 180 dakika mı belirleyecek? Böyle olmaması için derneğin önerileri şunlar: "- Öncelikle kapsamlı bir bilim siyaseti oluşturulmalıdır. - Üniversitede yeni kapasite yaratmadan önce mevcut 2 milyonluk kapasitenin eğitim kalitesi iyileştirilmelidir. - Önümüzdeki 18 yılda 2.5 milyonluk eğitim kapasitesi ve 200 üniversite hedeflenmelidir. - Yeni üniversite kurmanın kriterleri açıklanmalı ve çıta yüksek tutulmalıdır. - Üniversiteye giriş sistemi bunlara paralel olarak değiştirilmeli, mesleki eğitim cazip hale getirilmeli, ortaöğretime olgunluk sınavı konulmalı ve üniversitelerin kendi öğrencilerini seçebileceği yeni bir model hedeflenmelidir". Çocuklarımızı "dershaneler cehenneminde testler cenderesi"nden kurtarmak ve bu akıldışı sistemi değiştirmek istiyorsak, bir an önce bunları tartışmaya ve uygulamaya koymalıyız. NOT: 14 Haziran Salı günkü yazımda İsveç büyükelçisinin Atatürk'le buluşmasını anlattığı İngiliz Prensesi Alice, "İsveç Prensesi" şeklinde yazılmıştır. Düzeltir, özür dilerim. can.dundar@e-kolay.net Sevgili ebeveynler!