Genç bir erkek, öfkeli bir tonlamayla kâh konuşup kâh söylüyor:"Faili meçhul olduk hepimiz/kesildi dilimiz, kesildi sesimiz/Nereye kadar daha gideceksiniz/satılık değiliz, bunu böyle biliniz."Sonra nakarat başlıyor:"Vur ve kaç/bunun adı kap-kaç/Soracağız artık hesap verecekler/buradan ileri gidemeyecekler/kapmaya kaçmaya son verecekler/Manga geliyor, Manga geliyor."***Evin 10 yaşındaki sakini, bizim tekrarlamakta zorlandığımız sözleri öyle bir hız ve hazla ezbere söylüyordu ki, merakla Manga'ya kulak kabarttık. Bu rock-rap müzikte, küçücük bir dinleyiciyi bunca cezbeden ne olabilirdi?Biz sorunun yanıtını ararken Manga grubu ODTÜ'ye geldi ve bugüne kadar bizim konserlere sürüklediğimiz küçük dinleyici, bizi elimizden tutup konsere götürdü."Manga gerçeği" ile orada karşılaştık.Yüzlerce genç, konser alanını doldurmuştu. Ama asıl ilginci, 10-15 yaş arası çocuklar ebeveyniyle Manga dinlemeye gelmiş, yaşları tutmadığı için içeri girememiş, araba camına yapıştırılan maskotlar gibi konser alanının tellerine yapışmıştı.***Az sonra Manga, Batılı rapçıları çağrıştıran rahat kıyafetlerle sahnede göründü. Söyledikleri hiç de çocuk şarkısı değildi. Sert sözlerdi: "Tam inandık, tam güvendik, tam sevindik derken vurdular bizi/Beraber uçacağız dendi, gene sevindik, gene inandık, gene güvendik/bir şeyi geç anladık/meğer asıl engel, taktığımız sahte kanatlarmış/fark ettik."Bir yandan Manga'yı ve perdeye yansıyan savaş karşıtı görüntüleri izlerken bir yandan da ergenliğin eşiğindeki dinleyicileri süzüyorduk. Çığlık çığlığa kafa sallayarak parçalara eşlik ediyorlardı:"Gidiyorum buralardan/dönüyorum durmadan/uyan artık uyan/bitti rüya."Onlar kan ter içinde çırpınırken arkadan anneleri sırtlarına havlu sıkıştırıyor, "Hadi yavrum, yatma vakti" diye çekiştiriyor ya da "Libido ne demek oğlum" diye soruyordu.2 yıllık bir grup, ergenlik yaşını 10'lu yaşların ortalarından alıp, başına çekivermişti.***Bu mucizeyi yaratan gençlerle tanıştım geçenlerde...13'lük kızların "Saçların hiç yakışmamış, n'olur kazıt yeniden" diye çığlık attığı davulcu Özgür'le, liselilerin bir fotoğrafını çekebilmek için yarıştığı gitarist Yağmur'la, o harika sözlerin yazarı Johnny Depp edalı solist Ferman'la tanıştım.O söyleşiyi daha sonra yazacağım.Babalar Günü, yine iki nesil bir arada izledik Manga'yı... Hâlâ doğru dürüst bir konser salonu bulunmayan başkentin imdadına yetişen Anatolia gösteri merkezindeki konser, ÖSS'den çıkmış gençlerle ve çocuklarla doluydu.Ferman'ın "Zıpla" komutuyla salon ayaklandı ve koca çadır sallanmaya başladı: "'Ne olacaksın büyüyünce' soruları tarih oldu/Tamam okumuşsun, ama yetmez, sadece bununla dertler bitmez/Çıkacaksın kabuğundan/bunalımdan kurtaracaksın kendini/baksana sevgi bile yalan olmuş, piyasada kavrulmuş/tüm bunları bilerek yaşa ve sakın içindekileri tüketeyim deme/bir gün gelecek göstereceksin kendini, sevgini, neler istediğini..."Koca bir çocuk korosu böyle haykırıyorsa, bunu sadece albümün kapağındaki ve klipteki çizgi kahramanla açıklayamayız.Duyun! Gençler bir şey söylüyor.Kulak kabartın:Manga geliyor! can.dundar@e-kolay.net Bir süredir bizim evin müzik seti tek bir albümü çalıyor.