Susurluk mahkumu Ayhan Çarkın, Habertürk'te öfkeyle bağırıyordu:
"Bana hiçbir Allah'ın kulu 'Çatlı kötü insandı' dedirtemez. Katil matil beni bağlamıyor."
Çarkın'ı "bağlamayan" şey, 23 yaşındaki ODTÜ öğrencisi Serdar Alten'i "bağlamıştı" oysa...
Alten, 9 Ekim 1978 gecesi, Bahçelievler 15. Sokak'taki evde arkadaşlarıyla TV seyrederken, 17. Sokak'ta Mahmut Korkmaz'ın evinde bir başka grup genç, onları katletme planı yapıyordu.
Az sonra 17. Sokak'takiler, 15. Sokak'taki eve geldiler. Evdeki 7 gençten 2'sini Eskişehir yoluna götürüp beyinlerinden kurşunladılar.
Evde eterle bayıltılmış bekleyen 5 gençten 1'ini önce askı ve havluyla boğmaya çalıştılar. Ölmeyince "iş"in uzayacağından korkup hepsini kurşuna dizdiler.
Ancak bir "iş kazası" olmuş; 7 gencin sadece 6'sı ölmüştü.
Ağır yaralanan Alten bir hafta daha yaşadı ve "faili meçhul" kalması pek muhtemel bu katliamın faillerini birer birer tarif etti.
Katliamcılar, dışarıdaki arabada bekleyen "Reis" diye birinden talimat alıyorlardı.
"Reis", Abdullah Çatlı'ydı.
Susurluk çetecilerine, "Hiçbir Allah'ın kulunun 'kötü adam' dedirtemeyeceği" Abdullah Çatlı...
* * *
17. Sokak'taki "katliam karargahı"nın kiracısı Mahmut Korkmaz önceki gün Erzincan'da bir yol kontrolünde yakalandı. Böylece çeyrek asırlık "Bahçelievler Katliamı" davasının bir faili daha ele geçmiş oldu.
Ne çok isim, ne çok ders var bu davadan bize kalan:
* Davanın 1 no'lu sanığı Çatlı hiç yargılanamadan öldü.
* Haluk Kırcı, 7 kez idama mahkum olup cezaevine kondu. Anılarında "O gece"den söz ederken "Bizler katil veya maktul, şiddet rüzgarlarının miras bıraktığı kalıntılarız. Bu kalıntıların kan, kin, nefret ve acıdan oluşan izleri bana asla gurur vermiyor" diye yazdı.
* 2 katliamcı, aldıkları idam cezasını müebbet olarak çekiyor. "Suça iştirak"ten mahkum olan 2'si ise 12.5 yıllık cezalarını yatıp çıktı.
* Davanın son ismi Kadri Poyraz ise Paris'te yakalandığı halde, Türkiye'de idam cezası olduğu için iade edilmeyip salıverildi.
* Beraat edenlerden İbrahim Çiftçi MHP genel başkanlığına aday oldu. Mehmet Kundakçı ise Osmaniye'de Bahçeli'nin listesinden Meclis'e girip, son yumruklamayla öldürme olayına karıştı, beraat etti.
* Çatlı'nın 2. Başkan olduğu Ülkü Ocakları'nın Başkanı, davanın şahidi Muhsin Yazıcıoğlu, BBP'nin Genel Başkanı oldu.
* Davanın iddianamesini yazan sıkıyönetim savcısı, emekli Yarbay Enis Tunga, Anayasa Mahkemesi üyesi oldu.
* * *
"Bahçelievler dersleri"ne gelince:
1. ders: "Bahçelievler", istenirse, titiz ve yürekli bir savcının bütün ilişkiler ağını ortaya serebileceğini gösterdi bize... Anlaşıldı ki, "Faili meçhul cinayet" diye bir şey yok; korunmuş katiller var sadece...
2. ders: "Zaman aşımı" sorunu da yok. Dün görüştüğüm, Bahçelievler Davası'nın yılmaz avukatı Ersan Şensal'ın söylediği gibi fail bulunup kamu davası açılırsa, idam gerektiren suçlarda 20 yıllık zaman aşımı süresi 30 yıla çıkabiliyor.
3. ders: İdam cezası kalkmadıkça yurtdışında saklanan suçluları geri getirip yargılamanın ve açılmamış düğümleri çözmenin imkanı yok.
Ve son ders: Bugün demokrat geçinenler, hiç olmazsa Haluk Kırcı kadar özeleştiri yapmadıkça bu kan lekesinin çıkmasına imkan yok.