23 yıllık Olağanüstü Hal uygulaması kaldırıldı, Tunceli ve Hakkaride "normal hayat" başladı.Dün Hakkarideki dostları arayıp sordum, "Nasıl bir Hakkariye uyandınız? Olağan hayat nasıl bir şeymiş" diye..."Valla daha bir şey anlamadık" dediler."Normal hayat"ta eskisinden farklı bir şey olmamış. Van uçağıyla gelip karayoluyla Hakkariye geçenler yine defalarca kimlik kontrolü için çevrilmiş mesela... "Şükretmeyi bilen insanların toprağı"nda temkinli bir ümit vardı:"OHAL resmen kalktı da, fiilen ne olacağını göreceğiz."***Geçen yıl Hakkaride anlatmışlardı: Tedavi için Ankaraya giden 8 yaşındaki Hakkarili oğlan hayretle sokakları süzerken sormuş babasına:"- Panzerler nerede baba" diye...Hakkaride öğretmenlik yapan İzmirli bir genç de "Burada öğrenciler teneffüste oyun kuramıyorlar" demişti: "Toplanma yasağı altında büyümüşler, bunun etkisiyle olsa gerek, grup halinde oynayamıyorlar.""Olağan" hayatı bilmeden büyüyen bu kuşaktan Umut, yetkililerin lise mezuniyet kutlamasına bile izin vermediğini anlatmıştı öfkeyle...Nicedir panzerler kalktı Hakkari sokaklarından gerçi...15 yıl girilemeyen Berçalan Yaylası "halka açıldı".Ama geçenlerde Geçitli köyünde mayın patlaması sonucu koyun otlatan 3 köylü yaralandı.Umutla hüznün, med - cezir manzaraları yaşanıyor Hakkaride...***Şimdi dün başlayan "olağan hayat"tan manzaralar aktaralım:Şehirde uzman hekim yok. Özellikle göz, kulak, burun, boğaz mütehassısı sıkıntısı çekiliyor.Sinema, tiyatro yok.Kentin tek kitabevi geçen yıl kapanmıştı.Gençlerin, - kahvede okey oynamak dışında - yapabileceği hiçbir şey yok.Belediye iflas halinde... Geçmiş borçlarından dolayı parasının yüzde 80i kesildiğinden, 13 aydır işçisine maaş ödeyemiyor.Devlet - yerel yönetim ilişkilerine bir örnek:Önceki yıl Cumhurbaşkanı Hakkariye gitti. HADEPli Belediye Başkanı Hüseyin Ümit karşılamak istedi. Valinin de davetiyle Sezerin uçağının ineceği alanın bulunduğu askeri birliğe gitti. Kapıda bir subay çevirip kendisini içeri alamayacağını söyledi.***Dün Hüseyin Ümiti arayıp "Durum düzeldi mi" diye sordum:"Hâlâ askeri yetkililerle temasımız yok" dedi. Ancak törenlerde zoraki selamlaşıyorlarmış."OHALin kalkması olumlu bir adım, ama yeni adımlar gerekiyor" dedi Başkan...Boşaltılan köylere dönüş sorunu... korucuların durumu... mayınlı alanların temizlenmesi...Kanlı bir dönemden miras kalan bu sorunlar acil çözüm bekliyor.Bölge kalkınması için bir "ekonomik olağanüstü hal" gerekiyor.***İşte Başbakanın "Gelip ülkemizi bölecekler" diye öcüleştirdiği HADEPin son seçimde her 3 seçmenden 1inin oyunu aldığı Hakkari...Yoksulluktan kırıldığı halde, OHALsiz yaşamla umut tazeliyor.Şehrin girişindeki dağın üstünde "Tek millet, tek dil" yazdığı halde anadilini öğrenip, yayın izleyebilmek için Ankaranın kararını bekliyor.Ecevitin "öcü" masalları mı?..Onları hiç etkilemişe benzemiyor. candundar@superonline.com Önceki akşam saat 17de Güneydoğuda karanlık bir dönem kapandı.