Can Dündar

Can Dündar

candundarada@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Pencerede yaslı bir anne: Nur Genç...16 yaşındaki oğlunu "kız davası yüzünden" liseli arkadaşının kurşunlarıyla yitirmiş.Yüzünde, sesinde, evlat acısının kor ateşi var. Aşağıda ağlaşan oğlunun arkadaşlarına yalvarıyor:"N'olur, silahları bırakın!"***Kan davalılara söylenen bu çağrı nicedir gençlere tembihlenir oldu.Silahlanıyor gençler... Nedeni öyle çok ki:Toplum, silahı olana itibar ediyor.Silah, bir "erkeklik simgesi" olarak görülüyor.Bilgisayar oyunları çocuk beyinlerine "Ateş et" komutunu yerleştiriyor.Herkes Polat gibi olmak istiyor.Devlete güven azaldıkça kendini koruma güdüsü öne çıkıyor."Havaya sıkan" milletvekilleri kötü örnek oluyor.Ve en önemlisi, silah kolay bulunuyor.***Bunun sonucudur ki, her gün ya maç çıkışında ya düğünde "maganda kurşunu"na kurban gidenlerin haberini okuyoruz.Önce şunu düzeltmeliyiz:"Maganda" sonuçtur.Asıl sorumlu, "bireysel silahlanma..."Bunun da, toplumsal, ekonomik, siyasi nedenleri var.Erkek çocuğu silahla yetiştiren gelenek...Silah lobisinin teşviki...Hırsızlığın, kapkaçın çoğalması karşısında yurttaşın kendini koruma refleksi...vs...***Bunlar ortadayken acılı annenin "Silahları bırakın" feryadı ne yazık ki, silah sesleri arasında kaybolmaya mahkûm...Bakın, geçen ekimde Brezilya'da halka "Bireysel silahlanma yasaklanmalı mı?" diye soruldu. Halkın yüzde 64'ü "Yasaklanmasın" dedi.Niye?Çünkü kanun tanımaz çete artıkları, silahlanma yasaklansa bile bir yerden silah bulacaklardı; olan, onlar karşısında korunmasız kalacak masumlara olacaktı.Bu nedenle, suç diyarı Brezilya "Silahımdan vazgeçmem" dedi.***Yumurta-tavuk sorunu gibi:Suç kontrol altına alınmadan silah azaltılamıyor, silah azalmadan suç kontrol altına alınamıyor.Bu arada da silahlanma arttıkça artıyor.Türkiye'de sivillerin elinde 2 milyonu aşkın ruhsatlı silah var.Bunun 3-4 katı da ruhsatsız olduğu tahmin ediliyor.Yani her 5 erkekten 1'i silahlı...Ve yılda 3 bin kişi ateşli silahlarla hayatını kaybediyor.***Bu tablo karşısında "Silahını bırak" çağrısı yetmez.Silahsızlanma için büyük seferberlik lazım.Önce silaha tapan gelenek aşılmalı... Nasıl kuş gribi kümesçiliği öldürdüyse, liseli cinayetleri de "at-avrat-silah" üçgenini parçalamalı...Medyanın desteği şart... Bilgisayar oyunlarından televizyon dizilerine kadar özen gerekiyor. Katiller yüceltilmemeli... Cinayet haberleri, silahlanmanın ölümcül sonuçlarına dair uyarıcı bilgilerle beslenmeli.Silahlılar özendirilmemeli, dışlanmalı.Milletvekilleri öncü olup silahtan vazgeçmeli...Silah satışı cazip bir ekonomik alan olmaktan çıkarılmalı. Ruhsat sınırlanmalı; denetime ağırlık verilmeli...Ve en önemlisi, toplumun güvenlik ihtiyacı karşılanmalı, insanlar silahsız da kendini güvende hissetmeli...Nur ananın feryadı ancak böyle dinebilir. can.dundar@e-kolay.net Samsun'da bir pencere...