Can Dündar

Can Dündar

candundarada@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Düşünün: Bir yüzüğünüz var ve taşıdığınız sürece size güç ve ölümsüzlük taşıyor.
Onu elden çıkarmak ister miydiniz?
Son yılların en ilgi çekici filmi "Yüzüklerin Efendisi", olağanüstü bir görsel şölenin geri planında insanoğlunun içini yakıp kavuran ve başına gelen musibetlerin faili olan bu iktidar hırsını sorguluyor.
Film, Mordor diyarında, kara tahtında oturan "Karanlıklar Efendisi"nin "Hükmeden yüzüğü" üzerine kurulu...
Gökkubbe altındaki farklı krallıklara dağıtılmış 20 yüzüğün sonuncusu bu... Diğer yüzükleri birbirine bağlayacak ve tümüne birden hükmetme gücü verecek olan bir güç halkası...
Yüzüğü tesadüfen bulan Bilbo Baggins, onun sayesinde 111 yıl yaşadıktan sonra "yorgun düşüyor" ve yüzüğü biraz da gönülsüzce genç yeğeni Frodo'ya devrediyor.
"Karanlıklar Efendisi", hemen yüzüğün peşine düşüyor.
Ve büyüğü Gandalf, Karanlıklar Efendisi'nin yüzüğü ele geçirmesini engellemek için Frodo'ya yüzüğü yok etmesini telkin ediyor.
Çünkü "yüzük o kadar güçlü ki, ona sahip olan ölümlüyü eninde sonunda mağlup edip ona sahip olur". O yüzden yapılacak şey, yüzüğü kullanmak değil, onu, üretildiği Ateş Dağı'nda yok etmektir.
* * *
Bu mesaj, filmi, alttan alta güce tapınan diğer fantastik sinema örneklerinden ayırıp, eşsiz bir yere koyuyor.
Bu yazının başına oturunca, Türkiye'nin tarihinde o yüzüğü parmağına takanları düşündüm birer birer...
İktidar, uğursuz bir ölümsüzlük iksiri gibi, tadanın ömrüne ömür katmıştı.
İsmet paşa'nın 89 yıllık yaşamını iktidarı bıraktıktan bir ay sonra sonlandıran da, Bayar'a "dalya" dedirten de, o yüzüktü.
Demirel'i o yaşta bunca dinç tutan iksir de yüzükte gizli, Ecevit'in sır gibi saklanan dopingi de...
Sahibinin ömrüne ömür katan yüzük, aynı zamanda başına da olmadık işler açıyor, aslında fark ettirmeden, o, sahibinin sahibi oluyor.
* * *
Son zamanlarda Türk siyasetinde çıkan yegane Bilbo Baggins, Erdal İnönü oldu.
Babasından devraldığı yüzüğü parmağına geçirip "ölümsüzleşebilecekken", gönüllü vazgeçti yüzükten...
Bu "haz"zı, peşinden gelecek gençlere bıraktı.
Bir anda yüzüğün varisi olduğunu iddia eden çok sayıda Frodo adayı çıktı ortaya... Kimisi, en az filmde bu rolü oynayan Elijah Wood kadar iyi yürekli adaylar...
Lakin yüzük, iyi niyetli bir idealistten, yüzükten başka bir şey düşünemeyen bir muhteris yaratabilecek kadar kışkırtıcı ve arsız...
* * *
O yüzden yapılması gereken, tam da "Yüzüklerin Efendisi"nde tembihlenen şey:
İktidar zehrine ve putlaştırma tuzağına düşmek istemeyen bir oluşum, çözümü, yüzüğü bir parmaktan çıkarıp diğerine takmakta değil, "yüzüksüz bir parti" kurmakta aramalıdır.
Çare, ölümsüz kahramanlara ihtiyaç duymayan partiler, toplumlar kurabilmektir.
Solda boşluğu doldurmaya talip tüm gruplar, (yüzüğü görünce dişi uzayanlar, nicedir yüzüğün peşinde olanlar, onunla ömrünü uzatmaya niyetli olanlar, hem ondan vazgeçmek isteyip hem gizliden iç çekenler) bu dönemeçte buluşup "yüzük kardeşliği"yle, solun başına musallat olan "önce karizmatik bir lider bulalım" saplantısını toprağa gömebilir, yeni, güleryüzlü bir söylem, kollektif bir yönetim, sağlam bir program, anti - otoriter bir çıkış umudu yaratabilirler.
Zaman, yüzüğe sahip arama zamanı değil, iktidar hırsının yerine dayanışma ruhunu koyabilme zamanıdır.
Bu iddiayı taşıyacak bir parti, uzun dağ yollarında epey kayıp verme pahasına, yüzüğü, hem de ürediği yerde (siyasi arenanın orta yerinde) kaynar bir lav nehrine atıp eritmeli ve işe "kötülükler prensi"nin koltuk hırsını gömerek başlamalıdır.