"- Düşüyoruz" diye fısıldadı.Normal koşullarda panik halinde Kelime - i Şahadet getirip birlikte yolculuk yaptığımız Tarık Akan' la, Nazım Hikmet Vakfı Genel Sekreteri Kıymet Coşkun' la ve kameramanımız Murat ™zcan' la hellalleşmem gerekiyordu. Ama bu sürprize hazırlıklıydım.Gülümseyerek kemerimi bağladım ve "Evet, düşüyoruz" dedim.Azeri Türkçesinde "düşme" nin "inmek" anlamına geldiğini geçenlerde İstanbul'a gelen bir Azeri dostumuzdan "ğrenmiştik.Dostumuz takside "Sakla da düşem" ("Dur da ineyim") deyince taksicinin niye tuhaf tuhaf baktığını anlayamamıştı.* * * Azerbaycan Havayolları'na ait uçak, Bakü için alçalmaya başladığında yanımda oturan Azeri kadın kulağıma eğilip: "Maşın" a yani "arabaya" binerken "Sen konaksın. Kabakta otur" denildiğinde etrafta konak veya kabağa d"nüşen araba aramayın. Çünkü "konak" (konuk) sizsiniz... "kabak" ise arabanın ""n" ü...Yemekte biri tabağa bakıp garsona "Bu çok sümüklü, geri g"tür" derse kusmayın. Getirilen et çok "kemikli" demektir.Arabadakilerden biri "Kıçım ağrıyor" diye sızlanırsa utanacağınıza "bacağı" nı bir doktora g"sterin.Doktor "Size ahırda bakacağım" dediyse "Bana hayvan demek istedi" diye celallenmeyin, "sonra" bakacak demektir; sıranızı bekleyin.* * *4 günlük Bakü seferimiz sırasında biz de benzerlerine tanık olduk:Mahçup kızlar Tarık Akan' a yanaşıp "Sizi Tarık Akan'a okşattık" deyince, kimin kime okşatıldığını ç"zmeye çalıştık; oysa sadece "benzettik" diyorlardı.Galatasaray'ın Sofya'daki maçını sorduğumuzda "Henüz heç - heç" ("sıfır sıfır") dediler. Bitince beraberlik haberi geldi.Fener? "Fener 2 - 1 üttü ve etabı aştı." Otel çıkışında kat g"revlisi "Kravatını düzeltiym mi?" diye sorunca kravatımıza davrandık, oysa "kravat" tan kasıt, "yatak" tı.Azeri televizyonunun karşısına oturup fonda İngilizce, "nde Azerice dublajla Amerikan filmi izlemek de ayrı alem...Askerlerine "OK guys" ("Tamam çocuklar") diye bağıran bir komutanın ağzından "Yahşidir uşaklar" s"zcüklerini duymak ya da "You're right" ("Haklısın") karşılığı "Düz s"ylüyorsun" u işitmek gerçekten şaşırtıcı...Ama en güzeli şu: Bir yıl aradan sonra geçenlerde İstanbul'a gelen Azeri işadamı dostumuz fiyatlardaki sıçramayı sorunca "Zam geldi" yanıtını almış. Kızmış dostumuz: "- S"yleyin o zamma, bir daha gelmesin buralara" demiş.Meğer Azerbaycan'da "muavin" e "zam" denirmiş.* * *Bütün bu dil muzırlıklarına rağmen Azerbaycan'da "Türk konak" olmak mucizevi bir şey.Azerilerin Türkiye aşkını g"rmek için cuma akşamı Azatlık Meydanı'nda olup Genelkurmay Başkanı Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu ile birlikte g"steriye gelen Türk jetlerinin g"sterisini izlemeliydiniz. Herhalde pek az Türk veya Azeri politikacı o meydana b"yle müthiş bir kalabalık toplayabilirdi.10 yıl "ncesine kadar Rus MİG'lerinin g"steri yaptığı meydanda 10. Yıl Marşı çalınıyor, Türk bayrakları dalgalanıyor, "Türk Yıldızları" nın her geçişinde meydanı dolduran yarım milyonu aşkın Azeri, heyecanla "el çalıyor" du (alkışlıyordu). Kucağında "uşağıyla" gelen bir Azeri kadın "Bu dünyada tek değiliz. Kardeşimiz yanımızda" dedi. Bir işadamı, "Rus'u Fars'ı g"rsün ki, sahipsiz değiliz" diye gururlandı. Meydana nazır otelimizin komisi İrfan, jetlere bakıp, "Sizinkiler bizi İran'a karşı kolluyor" yorumunu yaptı.Ertesi günkü Ekspress gazetesinde "yüzminlarla bakılının turk ulduzlarının maharetina uşaq kimi sevindi" ğini (yüzbinlerce Bakülünün Türk Yıldızları'nın ustalığına çocuk gibi sevindiğini) ve İran'ın bu g"vde g"sterisini "pislediği" ni okuduk. "Eleştirmek" burada - bizdeki anlamına yakın olarak- "b.k atmak" karşılığı kullanılıyordu.Yine de Azeri Türkçesinde beni en çok çarpan, "para" ya "pul", "rüşvet" e de "h"rmet" denmesi oldu.Sizce bizde de "yle demenin zamanı gelmedi mi? candundar@superonline.com Azeri Türkçesi ile Türkiye Türkçesi arasındaki farklar Bakü'ye giden Türkler için en eğlenceli konu... Yola çıkmadan tavsiyeler başlıyor: