Taraf, “WikiLeaks Türkiye belgeleri”ni yayımlıyor. Cumartesi manşeti çarpıcıydı:
“Sabancı’yı Veli Küçük Öldürttü.”
Bu, Amerikalıların iddiası değil. Ankara’daki FBI temsilcisi 2008 sonunda, Ergenekon’u merak etmiş. Emniyet yetkilileri de Amerikalılara “başka hiçbir ülkeye yapmadıkları kadar ayrıntılı” bir brifing vermişler.
İşte orada, Ergenekon’un “Türkiye’de kaosu kışkırtmak için muhtelif terörist gruplarla iletişim kurduğu” belirtilmiş.
“Mafya, İBDA-C, Hizbuttahrir ve Özdemir Sabancı’yı emekli general Veli Küçük’ün emriyle öldürdüğü anlaşılan DHKP-C” adları verilmiş.
* * *
Kriptoları okuyunca anlaşılıyor ki, Emniyet, Amerikalılara bazı tutuklamalara dair önceden ipucu vermiş. Biraz da “fazladan” bilgi eklemiş. Çünkü bildiğim kadarıyla Ergenekon iddianamesinde Sabancı’nın DHKP-C’ye vurdurulduğu iddiası var; ama Veli Küçük, doğrudan bununla suçlanmıyor; suikastın tetikçisi Duyar’ın öldürülmesini emretmekten yargılanıyor.
Elde, Uşak Cezaevi isyanından bir video var. Bu kayıtta Nuri Ergin, işgal ettikleri binadan, “Bu devlet bana Mustafa Duyar’ı öldürttü. Veli Küçük’ü ara, bizi sor” diye bağırıyor.
İddianamede bundan yola çıkılarak “Nurişler çetesinin Duyar’ın öldürülmesini Küçük’ün talimatı ile yaptığı, dolayısıyla Küçük’ün hem DHKP-C ile, hem de Nurişler çetesiyle gerekli koordineyi sağladığı” öne sürülüyor.
* * *
DHKP-C’li Ercan Kartal, savunmasında “Sabancı suikastı bizim eylemimiz” dedi; Ergenekon bağlantısını eleştirdi.
Veli Küçük ise, Nuri ve Vedat Ergin’i Ergenekon savcılarının yönlendirdiğini iddia etti.
Uzun süre Küçük’ü suçlamaktan kaçınan Ergin kardeşler ise, Küçük’ün bu ifadesi üzerine üslup değiştirdiler.
Milliyet’te ocakta yayımlanan “Semra Duyar röportajı”ndan sonra Edirne Cezaevi’ndeki Nuri Ergin’den uzun bir mektup aldım. Taraf’ın yayınından sonra daha da anlam kazanan bu mektupta Veli Küçük’le ilgili şu satırlar var:
“Bizim Veli Küçük’le ilgili en ufak bir suç isnadımız olmadığı halde bu açıklamayı neden yaptı? Bu telaşı, heyecanı, paranoyaklığı neden? Bize bu iftirayı attığı için kendisini namert ve haramzade ilan ediyoruz. Ayıptır!”
* * *
Ergin mektubunda, Duyar’ın öldürülmesini bizzat emrettiğini doğruluyor. Bu infazdan sonra, kendilerinin de öldürülmek istendiklerini hatırlatıyor:
Eskişehir Cezaevi’nde ailelerinin ziyareti sırasında “derin güçlerin maşaları” tarafından üzerlerine 38 el silah sıkıldığını, ateş edenlerin başka cezaevine taşınmadığını söylüyor.
“Uşak’ta da suikasta uğrayacağımız bilindiği halde ölüme terk edildik” diyor. Sabancı ve kendilerine aynı “şer güçler”in saldırdığını ima ediyor.
Burada Vedat Ergin’in sözlerini hatırlatmakta yarar var:
“Birileri Veli Küçük’ü darağacına çıkarmış, sandalyesini bizim tekmelememizi istiyor. Özür dilemezse tekmeyi vuracağım.”
* * *
Derinlerde derin hesaplaşma var.
Bir ayrıntıya dikkatinizi çekerek bitireyim:
Geçen ay, Sabancı suikastının iki numaralı ismi Fehriye Erdal’ın da öldürüldüğü bilgisi gelmişti; henüz doğrulanmadı.
Ayrıntıları öğrenmek için Belçika’dan sızacak WikiLeaks belgelerini mi beklesek?