Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Türkiye Avrupa Birliği'ni unuttu.
Unutmasaydı, Avrupa'ya topyekün ve sürekli baskı politikası uygulaması gerekmez miydi?
Her fırsatı kullanmak ve her mekanda ortaklık isteğimizi vurgulamak.
İmkan varsa, gerekiyorsa, sonuç verecekse Avrupa'ya bu amaçla şantaj bile yapmak.
Ama tüm bunları bir yana bırakın biz neredeyse Avrupa Birliği'ni istemezmiş gibi bir havadayız.
Çünkü yine kendi içimize kapandık.
Dahili sorunlarımızla boğulduk.
Aylardır erken seçim kararı, azınlık hükümeti, seçim, Meclis, Merve, türban, yeni koalisyon derken zaman akıp geçiyor.
Ankara'dakiler, dersi kaynatmak için muziplikler yaratan haşarı öğrenciler gibi davranıyor.
Her ne kadar şu teselli ile avunuyorsak da:
"Türkiye'de istikrarsızlık içinde bir istikrar var.
Zorluklar var; ama onları aşma kabiliyeti de var.
Rusya krizi bile zannedildiği kadar Türkiye'yi etkilemedi."
Günü gün etmek için, boş teselli...
* * *
TÜRKİYE'nin önüne önemli fırsatlar da çıkıyor.
Bir süre önce bu köşede "Kore Savaşı: NATO, Balkan Savaşı: AB" demiştik.
O günlerde Türkiye'nin Kosova'ya birlik yollaması gündemdeydi.
İşte şimdi NATO bir kez daha Türkiye'ye tam anlamıyla muhtaç oldu.
Yugoslavya'yı vurmak için Bandırma, Balıkesir ve Çorlu havaalanlarımızı istedi.
Ankara çok doğru bir kararla bu isteğe olumlu cevap verdi.
Türkiye Soğuk Savaş boyunca, yıllarca Avrupa'nın, NATO'nun asker depoluğunu yaptı.
Sovyet tehlikesine karşı Türkiye'ye insandan bir kalkan gözüyle bakıldı.
Ama aynı Avrupa, askeri ortaklık dışında bir ortaklık söz konusu olunca, Türkiye'yi hep dışladı; Ankara'ya devamlı üvey evlat muamelesi yaptı.
Türkler asker olsun, Avrupa ailesini korusun, ama ailenin sofrasına oturmasın.
Bu çifte standart, bu eşitsizlik bir nokatada son bulmalı.
Bunun yolu Türkiye'nin AB'ye girmesinden geçiyor.
Avrupa Türkiye'ye borcunu ancak böyle ödeyebilir.
* * *
BUGÜN NATO'ya istediği havaalanlarımızı kullanma imkanı tanımak, belki Avrupa ile askerlik dışındaki ailevi ilişkiler için de yeni bir imkan doğurabilir.
Türkiye, Avrupa'yı Avrupalılarla beraber askeri açıdan savunurken isteklerini de etkin bir şekilde seslendirmeyi sürdürmeli...
Kore Savaşı nasıl NATO'nun kapılarını Ankara'ya açtıysa, bu kez de ona Avrupa Birliği'nin kapıları aralanmalı.



Yazara E-Posta: dheper@milliyet.com.tr