Başbakan Ecevit pek çok konuya açıklık getiriyor.
Bu parlamentodan hükümet çıkışındaki kolaylık Cumhurbaşkanı seçiminde olmayabilir.
Bu nedenle Demirel'in süresini bir kez için uzatmada yarar var.
Tabii bunun için Anayasa değişikliği gerekiyor. Bu değişikliğin ilk şartı ise koalisyonun ahenkli bir şekilde 2000 yılını bulmasında yatıyor.
* * *
HÜKÜMETİN gündeminin birinci sayfasında DGM Yasası değişikliği, Bankalar Kanunu, sosyal güvenlik reformu, pişmanlık yasası, Özelleştirme ve Vergi Yasası'ndaki değişikliklerin olduğu anlaşılıyor.
Büyük iftiharla yürürlüğe sokulan yeni Vergi Kanunu daha kullanılmadan değiştirilecek. "Peşin vergi", "nereden buldun", "mali milat" gibi konularda yenilikler bekleniyor.
İş çevrelerinin son günlerdeki yoğun isteklerinin böylece mutlaka dikkate alınacağının işaretleri veriliyor.
* * *
BAŞBAKAN, Vergi Yasası değişikliği ile iş dünyasına taviz vermiş gibi görünse bile bazı eleştirilerden de geri kalmıyor.
Şu cümlesi bunun göstergesi:
"Bankalar yüksek faizden yararlanıp kasalarını dolduruyorlar."
Ve konu memur zammı ile devletin faiz yüküne gelince Ecevit biraz da tarzının dışına çıkarak "Gökten para yağmıyor ki" diyor. Bu, belki de daha çok zam isteyenlerin bu isteklerine konan bir nokta oluyor.
Para basarak karşılanacak yüksek zammınsa enflasyonu daha körükleyeceği gerçeği de ortaya konuluyor.
Hükümetin faiz yükünden bir nebze de olsa kurtulabilmesinin yolu normal koşullu bir dış borçta yatıyor. Ama ufukta o da pek görünmüyor.
Bu konuda IMF'den de yakın sürede umut yok gibi.
Başbakan bunu; "IMF yöneticileri Türkiye'ye çok ilgisiz. Pek çok ülkeye kredi buluyorlar, bize yok" diye ifade ediyor.
* * *
BAŞBAKAN Kosova konusunda karamsar görünüyor.
Kosova'da bugün imar görevi AB'ye veriliyor, insani sorunlar BM'ye, güvenlik AB'nin bir kuruluşuna, geçici yönetim BM'ye.
Bu kadar çok karışanı olan bir bölgede sorunları çözmenin pek de kolay olmayacağı muhakkak.
Üstelik Kosova coğrafyası da 6 ayrı hakimiyet bölgesine ayrılmış durumda.
Başbakan bunu; "Kosova sorunu çözümlenmiş değil, düğümlenmiş durumda" diye ifade ediyor.
Batı'nın Kosova'yı zorla ayırırken, Kıbrıs'ı zorla birleştirmek istemesindeki çelişki dikkat çekiyor.
Kosova; sonunda özerk mi, bağımsız mı olacak?
Sırplarla Kosovalılar bu kadar kanlı bıçaklı olduktan sonra aralarında yeni bir bağ kurulamayacağı anlaşılıyor. Artık Sırbistan'la birliğin yürümeyeceğini kabul etmek daha gerçekçi görünüyor.
* * *
TGRT'deki programda Ecevit'in Kuzey Irak konusundaki endişeleri de yeniden gündeme geliyor.
Bugünlerde Ankara dışlanarak ABD'de Kuzey Iraklı Kürt yetkililerle yürütülen görüşmeler eleştiriliyor.
Irak'ın bölünmesi gerçekleştiriliyor, Kuzey Irak'ta adım adım bir Kürt devletine doğru yaklaşılıyor.
Onun için de ABD'deki Kuzey Irak görüşmelerinden Ankara uzak tutuluyor.
* * *
EMNİYET'teki değişikliklerin telekulak dışında bir nedeni olmadığını vurgulayan Başbakan'ın sözlerinden Fethullah Gülen dosyalarının konuyu saptırmak için gündeme getirildiği sonucu da çıkıyor.
Yazara E-Posta: dheper@milliyet.com.tr