ECEVİT'in korktuğu oldu.
Baykal; "DSP'nin tek başına kuracağı bir azınlık hükümetine destek vermeyeceklerini" belirtti. "Azınlık hükümetine CHP de katılsın. CHP - DSP koalisyonu olsun, destek verelim" dedi.
Dünkü buluşmadan önce Ecevit; "CHP'nin koalisyona katılma önerisinin bir kutuplaşma anlayışı getireceğini ve bu bloklaşmanın tehlikeli olacağını" söylüyor ve karşı çıkıyordu.
Baykal ise dün Ecevit'e bu istenmezi teklif etti:
"CHP, azınlık hükümetini destekler, ama katılarak."
* * *
TÜRKİYE'nin sancısı bölünmüşlük.
DYP - ANAP aslında aynı parti iken, düşman kardeşler gibi davranıyor.
Bakmayın, özellikle DYP'nin "Biz ANAP'tan farklıyız. Bir araya gelmemize tabanımız karşı" demesine.
Bunlar bahane.
Bunlar, partilerde oligarşik bir yapının sürmesini isteyenlerin bahanesi.
Başkan hep başkan olarak kalsın, etrafında da birkaç muteber adamı değişmeden otursun. Milletvekillerini de bunlar tayin etsin. Adeta küçük bir derebeylik.
ANAP'ta da DYP'den farklı durum yok.
Lider ve yakınında daima aynı dört kişi, şimdi biri istifa zorunda kaldığı için sayı üçe indi.
* * *
SOLDA da durum aynı.
Böyle olduğu için de demokrasimiz ne demokrasiye benziyor, ne de seçimlerimiz istikrar getiriyor.
Halkın demokratik anlayış, özlem ve dilekleriyle siyasilerimizin tutumları arasındaki makas açıldığı için Türkiye normalleşemiyor.
Bu nedenle de, anti demokratik de sayılsa zaman zaman katalizörlere ihtiyaç doğuyor.
* * *
ECEVİT'in, DSP azınlık hükümeti kurma teşebbüsü, bir şeyi, bir kez daha ortaya çıkardı.
İki sol parti; CHP ve DSP aslında birleşmeyi arzu etmiyor.
Onlar da hala "küçük olsun, benim olsun" hesabı içindeler.
Bazı CHP'liler dünkü Baykal - Ecevit buluşmasından önce; "DSP'ye desteği verelim, solun iktidar olmasını önleyen biz olmayalım" diyordu.
Ama Baykal belki de bu desteği vermemek için Ecevit'in kabul etmeyeceğini önceden açıkladığı "ortak hükümet, sol blok" teklifinde bulundu.
* * *
FARKLI bir açıdan bakılarak şu da söylenebilir:
Ecevit, Baykal'ın teklifini kabul etse, solda özlenen ve gerekli olan birlik için olumlu bir adım atmış olmaz mıydı?
Buna olumlu cevap vermemek imkansız.
Ama sonuç olarak görülen şu ki, halk sağda ve solda birleşmeyi, bütünleşmeyi beklerken liderler ayrı kalmak, küçülmek için ne gerekirse yapıyor.
* * *
BU arada, Baykal'ın; DSP azınlık hükümetine ortak olma isteğinin, Ecevit engeli dışında başka engellemelerle karşılaşmayacağını söylemek de imkansız.
DSP azınlık hükümetini destekleme sözü veren ANAP ve DTP'nin, CHP + DSP azınlık hükümetine de aynı olumlu yaklaşımı göstereceklerini beklemek iyimserlik olur.
* * *
Baykal, bir alternatif olarak; "herhangi bir milletvekilinin başbakanlığında FP dışındaki partilerden alınacak üyelerle bir hükümet kurulabileceğini" de belirtiyor. Ve bu milletvekilinin Ecevit olmaması gerektiğini de hemen ekliyor.
Bu öneriye Ecevit'in yanıtının ise; ancak kendi başbakanlığının kabul edilmesi halinde "evet" olacağı anlaşılıyor.
Özet şu ki; liderler olmayacak dualara amin diyerek kısır politikalarla Türkiye'yi oyalıyor...
Yazara E-Posta: d.heper@milliyet.com.tr